Aşk olsun sana çocuk!
İsmini başlıkta saklı tuttuğum çocuğun şanını, dünya tenis meraklıları henüz daha sekizli, dokuzlu yaşlarından itibaren bilerek takipte olan, yaşadığı coğrafyayı kader saymanların, gerçek azimle, istek ve disiplinle çalışanların, mazeretlere sığınmayanların, sadece kendini hocasına ve spora adayanların bunu başarabildiği, bu çocuk kim biliyor musunuz?
Asım Aras Astan, sporcu bir genetikten gelen, adını taşıdığı dedesinden oğluna, yani Asım Aras’ın babasına ve babasında da kendine geçen sporcu bir genetikten bahsediyorum. Dede Asım Astan, uzun yıllar MTG’nin başarılı yıllarında aktif rol oynayan bir futbolcu ve çok iyi yüzücü olan bir kişiydi. Aramızdan ne yazık ki çok erken ayrıldı. Işıklarda uyusun. Oğlu Cemal Astan da tıpkı babası gibi uzun yıllar MTG’de şampiyonluklara oynamış, ülkemizin yetiştirdiği en üst düzey voleybolculardan, hala ismini bu sporla duyurabilen biri. Fakat bu gün öznemiz sporcu aile genetiğinin en üst düzeye ulaşan kişisi.
Çok küçük yaştan itibaren içine giren tenis tutkusu ve sevdasıyla hayatına devam eden Asım ve onu yetiştiren hocası Mustafa Ülker, belki de bu hayatta olan en büyük şansı. Aralarında oluşan pozitif etkileşim sayesinde dünya çapında geldikleri seviye inanılmaz. Bu iki değere sahip çıkmak, onlara en güzel ortam ve imkânlarla çalışma ortamı sağlamak sadece Tenis Federasyon’un değil ülke politikası olmalı!
Tenis federasyon başkanı Sn. Hasan Gazioğlu ve yönetiminin, bu başarılı genç sporcu ve hocasının her koşulda desteklemesi gerektiğini düşünüyorum. Açıkça söylemek gerekirse federasyonun bu küçük ülkede tenis için çok iyi işler yaptığını söyleyebiliriz. Şu an Asım ve yeni yetişecek çocuklar için çok büyük çaba harcadıklarını görüyorum. Federasyona devlet tarafından çok daha büyük katkılar sağlanması gerekiyor. Zira Asım’ın göstereceği gelişim, yıllardır ülkeyi tanıtmak için uğraşan kişilerin başaramadığını çok daha erken yapabilecek durumda.
Bu güzel çocuğa ve hocasına devlet olarak ve bireysel olarak da sahip çıkmalıyız. Onları pamuklara sarıp sarmalamalıyız. Son olarak dünyaca çok büyük bir öneme sahip olan, birçok kez Grand Slam kazanan, Dünya bir numarasına kadar çıkan Rafael Nadal’ın akademisinin düzenlediği turnuvada hem 11 yaş, hem de 12 yaş kategorisinde şampiyon olan, çalıştırıcısı turnuvanın “En iyi antrenörü” seçilen bu iki değerli kişiyi şahsım adına yürekten tebrik ediyorum. Bence bu yıl tıpkı Buse Savaşkan’ın yaşadığı başarı kadar önemli! Son derece prestijli bir turnuvada gelen şampiyonluk öyküsü bu. Size bu gençlerin başarısının ne olduğunu daha da iyi anlayabilmeniz için şuraya bir link bırakıyorum. Lütfen girip inceleyiniz. https://www.rafanadalacademy.com/
Bu ülkeyi tanıtma derdiyle, ısrarla çabalan kişilerin yüzlerini spora, sanata ve bilime çevirerek çok daha erken ve kesin sonuçlar alabileceklerini düşünüyorum. Yolunuz açık olsun sevgili Asım Aras Astan ve Mustafa Ülker, bize yaşattığınız bu sevinç ve gurur için binlerce kez teşekkür ediyorum. Ve şunu sakın unutma sevgili Asım! Adını taşıdığın deden de emin ol seni bir yerlerden görüyor ve seninle gurur duyup, huzurla yaşıyordur.