Atletizmin Efendisi Baf (Güzelyurt) Kurtuluş Lisesi
Son 10 yılda yılda yedi kez Kıbrıs Liseler Atletizm şampiyonluğunu kazanan ve erişilmez bir rekora sahip olan bugün, Güzelyurt’ta faaliyet gösteren Baf Kurtuluş Lisesi okul sporlarında adeta bir abide gibi.
Baf Koleji isimi ile 1944 yılında kurulan bu okul sporun her branşında özellikle, atletizmde yıllardır büyük bir başarıyı temsil etmektedir.
Baf kasabasının gururu olan Baf Kurtuluş Lisesi, Numan Kanatlı, Celal Canova, Mehmet Albayrak gibi rekortmen atletler yetiştirirken, 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı sonrası Güzelyurt’a yerleşen Baflıların devam ettirdiği ve Güzelyurt Kurtuluş Lisesi adını alan bu büyük okul atletizmde Kuzey Kıbrıs’ta atletizmde bir ekol, bir gelenek oldu.
Özellikle, son 10 yılda sekiz kez Kıbrıs şampiyonu olan ve adeta şampiyonluklara ambargo koyan Baf (Güzelyurt) Kurtuluş Lisesi, Kıbrıs atletizmine damgasını vurdu.
Ömer Yalçıner, Eser Erçin, Mehmet İstanbullu, Erdal Sakaoğlu, Hüseyin Sarro, İmge Kemaloğlu Kuzey Kıbrıs ve Türkiye şampiyonu gibi başarılı atletler yetiştiren bu görkemli lise, Kıbrıs atletizminin de lokomotifi olmuştur.
2012-2013 sezonunda da bu şampiyonluğu bir başka okula bırakmayan Kurtuluş Lisesi’nin değerli müdürleri Veli Büyükağa ile başta spor olmak üzere, tüm branşlarda tüm Kuzey Kıbrıs okullarına adeta ders veren bu büyük liseyi ayakta alkışlıyorum. Baflıların o ünlü söylemi gibi “Baflı olmak bir ayrıcalıktır”. Evet, hem Kıbrıslı, hem Baflı olmak bir ayrıcalıktır.
------------------------
Okullar atletizmi panayır gibi
Dünyada belki de, nüfus oranına göre sporcu potansiyeli zirvede ve tam anlamıyle başarıya aç Kuzey Kıbrıs’ta sporda bilimselliğin ve ciddiyetin olmadığı bir başka ülke yok diye düşünüyorum.
Geçtiğimiz Pazartesi start alan ve Salı günü sonlanan ve ilk kez bu yıl uygulanan Liseler, Orta ve İlkokullar finalleri adeta bir hercümerç içerisinde bir panayır ortamında tamamlandı.
Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı Okul Sporları Biriminin organize ettiği bu müsabakalar ne yazık ki, maksada bir türlü hizmet edemiyor.
Bu Birimin (Okul Sporları) artık yasak savma veya baştan savma mentalitesiyle organize ettiği müsabakalar o kadar dağınık bir şekilde yapılıyor ki, bu oyunların yapıldığı Atatürk Stadı çimlerine, parkuruna ve hatta tribünlerine yayılan sporcular ile konuklar o güzelim Atatürk Stadı’nın adeta bir MESİRE yerine dönüştürüyorlar.
Üstelik, geçmişte lise, orta, ilkokul katagorilerde ayrı ayrı günlerde yapılan müsabakaların aynı günde yapılması stattaki keşmeşkeşten de dolayı çok çirkin bir görüntü verdi.
Bir tarafta ilkokullar yarışırken, bir başka köşede ortaokullar ve parkurun bir yerinde de liselerin yarışması sahada bir panayır görüntülerinin yaşanmasına neden oldu.
Statta bu yarışmalar olurken, dikkatimi çeken bir husus da sağlık açısından önemli olan bir ilk yardım ekibi veya ambulansın sahada olmaması oldu.
Böylesine büyük bir katılımın yer aldığı bir organizasyonda sahada sağlık ekibinin olmaması çok büyük bir hata.
Havaların sıcak olması nedeniyle, öğleden sonra başlatılan bu müsabakalarda gece olunca, stada yayılan sporcular “saldık çayıra artık, Mevlam koruya” moduna girmeleri olayın komik boyutuydu. Biraz daha ciddiyet beyler.
----------------------------------
Futbolun Üç Efsanesi
Bir süredir, “Belge’nin Penceresi’nde” başlattığımız ve büyük ilgi gören “NOSTALJİ” köşesine bugün, futbolun üç efsane kişisini konuk etmek istiyorum.
Yıl 1960, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluş çalışmaları devam ediyor. Bu arada, 31 Ekim 1955’de KOP’dan ayrılan Kıbrıs Türk takımlarının kurduğu Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu takımları dünyada tanımışlığın da dayanılmaz keyfi ile uluslararası müsbakalarda boy gösteriyor.
İşte, böylesine önemli ve tarihi bir müsabaka 16 Mart 1960 tarihinde Kıbrıs’ı ziyaret eden Türkiye’nin ünlü takımlarından Galatasaray, zamanın Gençlik Gücü Başkanı merhum Rifat Şeneri’in de katkılarıyla maç yapmak için geldiği Kıbrıs’ta Takviyeli Gençlik Gücü ile karşılaşıyor.
Yukarıdaki resimde, 15-1 Galatasaray’ın farklı galibiyeti ile sonuçlanan bu maçtan önce yapılan seremonide Galatasaray’ın “Berlin Panteri” olarak anılan kaptanı kaleci Turgay Şeren, Gençlik Gücü’nün efsane kaptanı Mithat ve orta hakem olarak da, Kıbrıs futbolunun büyük duayeni, KTFF’nin ilk başkanı Merhum Ahmet Sami Topcan yer alıyor.
Bu tarihi maçta, takviyeli Gençlik Gücü’nün tek golünü Erdoğan Aşardağ atarken, Galatasarayı’ın gollerinin büyük bir çoğunluğunu Türk futbolunun taçsız kralı merhum Metin Oktay kaydetmişti.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.