Bedenen burada, ruhen yok…
Kaymaklı – Lefke karşılaşmasında goller savunma hatalarından geldi. Kâğıt üzerinde baktığımızda iki rahat takımın mücadelesi şeklinde geçen bir karşılaşma olacağı kesindi. O yüzden karşılaşmadan goller dışında (ki goller de öyle müthiş organizasyonlarla gelmedi) çok fazla zevk aldığımı söyleyemem.
Kaymaklı orta sahasında forma giyen Adal-Bayram ile Lefke orta sahasında oynayan Arif-Aziz ikilisinin mücadelelerinde daha baskın görünen taraf Arif-Aziz ikilisi oldu. Özellikle Aziz fizik gücüyle orta sahada Lefke’nin ilk yarıda üstünlüğü ele almasını sağladı. Ancak ikinci yarıda (özellikle son 20 dakikada) oyun disiplininden kopan Lefke maçı kaybetmekten kurtulamadı.
Kaymaklı takımı dünkü maçta golleri son çeyrekte buldu bulmasına da pek tat verdiği söylenemez. Hele ilk yarı o kadar kötü bir Kaymaklı takımı vardı ki sahada, maçın 2.dakikasındaki pozisyon dışında pozisyon dahi bulamadı. Kaymaklı’nın oyun taktiği gereği tüm oyuncular Tansel’i topla buluşturma çabası içerisine giriyor.
Ancak gerek Kingsley, gerek Ahmet Coşkun gerekse de Zokou inisiyatif aldığı zaman Tansel de rahatlıyor ve Kaymaklı takımı daha rahat gol bulabiliyor. Maç boyunca bunu yapmayan Kaymaklı son çeyrekte bunu yapınca rakibinin direncini kırdı ve maçı kazanmasını bildi.
Aslında Kaymaklı’nın sezon başından beridir yapması gereken bu. Başarılı olmak ve galip gelmek istiyorsanız oyun planınızı bir oyuncu üzerine kurmadan tüm oyuncularınızdan maksimum verimi almanız gerek.
Dünkü maçta Tansel penaltının yanı sıra çok sayıda gol kaçırdı. Burada Tansel’in kalitesini tartışacak değilim. Her yıldız oyuncuda olduğu gibi Tansel’in de arada gol kaçırmaya hakkı var. Ama bizdeki futbol mantalitesine göre bir maçta gol atan ve takımına galibiyeti getiren oyuncu “kral” oluyor. Aynı oyuncu gol kaçırdığı zaman takımı mağlup olunca “çoban” oluyor.
Lefke takımına baktığımız zaman bana göre bu ligin en iyi 3 takımından biri bu takım. Ancak gerek saha dışı olaylar, gerekse de bazı problemler sebebiyle bu takım lige erken havlu atmak zorunda kaldı.
Dünkü maça gelecek olursak, beklediğim Lefke’yi bulduğumu söyleyebilirim. Kâğıt üzerinde rahat bir takım ve artık tüm konsantresini kupaya verdiği açıkça ortada. Mor beyazlılar aslında maça çok iyi başladı. Golü de erken buldu. Golden sonra net pozisyonlar da buldu. Ancak Kaymaklı karşısında pozisyon bulursanız, atacaksınız. Atmazsanız bir anlık konsantrasyon kaybınca cezayı size keserler.
Önce hücumculardan başlayayım. Kasım dünkü maçta ortalarda gözükmedi. Bir türlü Kaygısız-Bahadır markajından kurtulamadı. Geriye gelip top aldığı zaman da pozisyon hazırlayacak birini bulamadı. Cedric, zor olanı yapıyor, dönüyor Kaymaklı savunmasını peşinden sürüklüyor, 50 metre top sürüyor, altı pasta gol yapacağı yerde topa ıska geçiyor. Dünkü maçta Lefke’nin mağlubiyetinde kimse kaleci Mehmet’e suç bulmasın.
Böylesine boşluk veren bir savunma karşısında Mehmet ne yapsın. Kaymaklı takımı son çeyrekte en az 5-6 net pozisyon buldu. Lefke takımı eğer bu boşlukları kupa maçlarında da verirse, kupa hayal olur, söylemesi benden. Yani işin özü Lefke takımı bedenen sahada ama ruhen kafalar başka yerde.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.