Devam eden EURO 2020’nin heyecanla beklediğimiz karşılaşmalarından biriydi Belçika-Portekiz karşılaşması.

            Tam anlamıyla bir taktik savaşı şeklinde geçmesini bekliyorduk, öyle de oldu.

            Her iki takımın da yıldızlarının nasıl bir performans sergileyeceği, merak konusuydu.

***

            Karşılaşmanın ilk dakikalarında Diogo Jota, bulduğu net pozisyonda topu filelere gönderebilse, belki de bambaşka bir maç izleyecektik. Olmadı.

            İlk çeyrek, her iki takım da birbirini sınadı. Orta alandan derinlemesine toplarla ceza sahası içine girmeye çalıştı, ancak hata yapan olmadı.

***

            Portekiz’in dünya futboluna altın tepside armağanı Cristiano Ronaldo, maç boyunca serbest vuruş için iki kez geçti topun başına her ikisinde de nefesler tutuldu. Kaleyi sağdan gören açıdan 25’inci dakikada kullandığı serbest vuruşu Courtois güçlükle çelerken, 72’deki frikik baraja takıldı.

***

38’inci dakikadan sonra rakip kaleye baskı kuran Belçika’da, Portekiz’in Guerreiro, Dias, Pepe ve Dalot’tan oluşan başarılı savunmanın kilidini açan Hazard kardeşlerden Thorgan oldu. Sol çaprazdan, ceza sahasına doğru girmeden sert vuruşu, kaleci Patricio’yu çaresiz bırakırken, skorboarda 1-0 olarak yansıdı.

***

            İkinci yarının düdüğünün çalmasıyla, birlikte Portekiz’in Belçika kalesini abluka altına aldığını gördük.

            Bunda ilk devrede girdiği pozisyonda sakatlanan, ikinci devrede de kendini deneyen, çilingir futbolcu De Bruyne’nin 48’de oyundan çıkmasını da neden gösterebiliriz. Onun boşluğu çok derinden hissedildi.           

***

            Portekiz’in baskısını kıran Belçika, zaman zaman Lukaku ile rakip kalede etkili olmak istedi. Ancak bunda da Portekiz’in sert savunması kendini gösterdi. 38 yaşındaki tecrübe abidesi Pepe, hem oyunu okuyan, hem ayaklarına hakim, hem de futbol dışındaki etkenlerle, rakip oyuncular üzerinde bir baskı kurdu maç boyunca. Birçok pozisyonda Lukaku ile girdiği ikili diyaloglar, moral anlamında Lukaku’yu olumsuz etkiledi, kanaatindeyim.

***

            Ve 82’nci dakikada Portekiz’in kazandığı köşe vuruşunda, topa yükselen Ruben Dias’ın sert kafa vuruşu kaleci Courtois’a takılmasaydı, belki de 90 dakika değil, 120 dakika izleyecektik futbolu.          

Ya da 83’te Guerreiro’nun vuruşu, direkten dönmeseydi.

***

            Son 10 dakikası nefesleri kesen mücadelede gülen taraf Belçika olurken, adını bir üst turda İtalya’nın karşısına yazdırdı.

            Sahada bir yıldızlar geçidi vardı.

            Lukaku, karşılaşmanın birkaç gün öncesinde basına yaptığı açıklamalarda, “Messi ve Ronaldo en iyiler olarak anılıyor. Serie A’da biz şampiyon olduk, şimdi Ronaldo beni kıskanıyordur” demişti.

            Bakalım şimdi nasıl bir açıklama gelecek, yenilmezlik serisine devam eden Belçikalı futbolcudan.