SPORUN İZİNDE YAZI DİZİSİ 17 – BERKEM KORBAY

“10 yıl kadar daha en iyisini yapmadan kramponları asmam…”

“Futbolcular Derneği’ndeki en büyük sorun; oyuncuların, ‘önce kendim’ deyip, birlik beraberliği oluşturamamasıdır”

“ ‘Tanıyoruz, tanınıyoruz’ bunlar sporumuz için bir palavra. Kıbrıslı Türk çocuklar, Akdeniz Oyunları’nda bile olamıyor, çekirdekle evde Türkiye – Kıbrıs Cumhuriyeti maçlarını takip ediyor”

Hüseyin ÖZBARIŞCI

Ülkemiz futbolunda şu ana kadar gerek futbolculuğu, gerek dernek başkanlığı, gerekse antrenörlüğünde örnek bir kişilik olan ve kısa süre önce kanser hastalığını yenerek futbola geri dönen Berkem Korbay, futboldan hiçbir zaman kopmak istemediğini söyledi.

YENİDÜZEN’in her hafta farklı spor branşlarında sporcu, antrenör veya hakemlere yer verdiği SPORUN İZİNDE yazı dizisine konuşan Korbay, hastalığı boyunca kendisini ayakta tutan şeyin ailesinin yanında olması ve futbola döneceği günleri düşünmek olduğunu belirtti.

Kendi kariyeri dışında ülkemiz futbolundan da bahseden Berkem Korbay, daha önce başkanı olduğu Futbolcular Derneği’nin, futbolcuların birlik olmaması sebebiyle aktif olamadığını ifade etti, ülkemiz futbolunun en büyük sorunun ise uygulanan ambargolardan dolayı kaynaklandığını dile getirdi.

“Ailemden ve futboldan asla kopamam”

► Sizi futbola bağlayan şey nedir?

➢ “Futbol, hayatımda en önemli şeyleri reddedeceğim kadar ilk sırada yer alan 30 yaşıma kadar, maçım veya antrenmanım olduğunu bildiğim Cuma gününden Pazartesi gününe kadar sevip istediğim hiçbir şeyi yapmayıp erteleyecek kadar, sağlığımı bile düşündürtmeyecek kadar değer verdiğim bir şeydir.  Beni futbola bağlayan para kazanmak asla olmamıştır, takdir ederseniz, hiçbir kulüple aylık dahi konuşmadım. Minimum bedellere oynadım ve hep futbol ailesinde takdir gören, ailenin sevilen bir parçası olmak için uğraştım, dolayısıyla futbola bağlayan şey, sorunuza insanın ailesine bağlılık durumu ile eşdeğer diyebilirim. Ben ailemden ve futboldan kopamam, koparılamam.”

“Futbolcular bir olmadıkça, bu sistemle dernek sıfırla çarpılır”

► Futbolcular Derneği Başkanlığı yaptınız. Sizce futbolcuların birlik olamamasının sebebi nedir, ne önerirsiniz?

➢ “Gurur ile iki dönem, Futbolcular Derneği başkanlığı yaptım. 2 yıl boyunca derneği olabildiğince aktif, futbolun liderleriyle maksimum doğru ilişki seviyesinde ve yaratıcı fikirlerle yeniliklerle ayakta, ekibimizle tuttuğumu düşünüyorum. Bu derneğin daha kalıcı adımlar atması için, özellikle en temel sorun olan 'sözleşmelerin' geçmesi için öncelikle yaşadığımız en büyük sorun oyuncuların, ülkemizdeki genel sorun olan, ‘önce kendim’ deyip, birlik beraberliği oluşturamamasıdır. Gerek eylemler, gerek yaptırımlar hep duruş gerektirir. Çok itmeye uğraşsak da ‘Ben kurtarayım, benden sonraki ne yaparsa yapsın zihniyeti’ ve açıkçası ülkemizin futbol konusunda kurduğu yapıda söz hakkının hiçbir şekilde futbolcuda olmayan, hatta bir gecede 2 yıl oynayamamanın lisansının düşeceğinden 3 yıla çıkartabilecek kadar et ve bıçağı elinde bulunduran bu sistem, futbolcular bir olmadıkça, bu derneği sıfır ile çarpmaktadır.”

“Futbolcuların bu ateşin içerisine hepsi atlayıp birlikte yanmaları gerekiyor”

➢ “Bu konudaki temel fikrim, yapmaya çalıştığım, oyuncuların alacaklarının, bonservislerinin iki dudak arasında, sakatlanınca başkanların insafında kalacağı bir süreçten kurtulmak istiyorlarsa futbolcu kardeşlerim, bu ateşin içerisine hepsi atlayıp birlikte yanmaları gerekmekte, ayrıca benim de çok sevdiğim KTFF başkanımız Hasan Sertoğlu’nun, bu dernek için bütün futbol paydaşlarını bir odaya toplayıp nasıl daha ileriye gidebiliriz diye bir dönem ayırması sanırım ortamı en iyi şekilde dizayn edecektir... Hasan başkanın liderliğine futbolcu hakları için çok ihtiyaç vardır. Her şeyi Kulüpler Birliği’ne bırakmak büyük haksızlıktır.”

“Antrenör olarak ileride şampiyonluklar yaşayacağıma eminim”

► Akçay Spor Kulübü’nde antrenörlük de yapıyorsunuz. Antrenörlüğe futboldan sonra da devam edecek misiniz?

➢ “Futbola elbette devam edeceğim, 2’nci kez ayrı kaldığım bu aileden, Allah’ın düşmanıma bile vermesini istemediğim kanser rahatsızlığı ile yine beni sınadı. Ancak ilk ayrı kalışımda gözümü karartıp adanın bana göre en büyük camiası Yenicami'de koca 2 sezon geçirecek kadar iyi bir dönüş yapmıştım. Şu an çalışıyorum, yine başaracağımdan öncelikle kendim eminim. 10 yıl kadar daha en iyisini yapmadan kramponları asmam… Antrenörlük konusunda ise yetenekli olduğumu düşünen futbolcu kitlesi ve köyüm olduğunu düşünüyorum. Sıfır bütçe ile 4 senedir Akçay'ımda harikalar yarattığımızı düşünüyorum. Açıkçası futbolcu olarak olamasam da, antrenör olarak çoğu takımla ileride şampiyonluklar yaşayacağıma ve yaşatacağıma eminim. Çok fazla efsane futbolcu ve hoca ile çalışmak, kaptanlıklar yapmak beni içerisinden gelerek bu konuma hazırladı. İnşallah daha iyi eğitimler alarak, adada iz bırakacak başarılı sporcular ve gençler yetiştirecek bir role de bürüneceğim.”

“Beni ayakta tutan futbol ve ailem oldu”

► Kısa süre önce rahatsızlık yaşadınız, sonra hayata yeniden tutundunuz. Bunun sırrı nedir, ne söylemek ister siniz?

➢ “Bahsettiğim gibi Kanser durumu oldukça stres yaratan, yaşamınızla ilgili soru işaretleri bıraktıran bir süreç. Özellikle kemoterapi ise, bir insanın başına gelebilecek en ağır tedavi şeklidir. Yatakta halsizce ve kımıldamaya dermanı olmayacak günlerimde beni ayakta tutan hep futbola bir an önce geri dönmem gerektiğinin hayaliydi ve ailemdi. Hiç aklımdan bir gün bile çıkmadı, ayaklarımın yere basmaya başladığı, toparladığım ilk gün ise düdüğümü boğazıma geçirip Akçay’ım için koşturdum. İyi ki de... Ne olursa olsun, 10 yıl kadar daha en iyisi oynayarak yapmadan kramponlarımı asmayacağım. Özellikle kış günlerinde maçtan önceki soyunma odalarımızdaki mentollu kremler ile kokan koku altındaki odada, arkadaşlarının ve hocanın senden çok şey beklediği ve 2 dakika sonra maçın başlayacağı anda her şeyi ama her şeyi unuttuğun o anda, kalbinin atışlarını boğazında hissettiğin o anı hatırlayıp motive olmak kanseri bile yener. Her şeyi yener.”

“Futbol camiasının aranan ismi olmak istiyorum”

► Geleceğe dair hedefleriniz nelerdir?

➢ Gelecekte, camiaların en çok aradığı, futbol ailesinin en çok aranan kişisi olmanın hayali içerisindeyim, özel hayatımda ise geçenlerde aldığım ‘Dr.’ unvanın hakkını vererek bana dokunan herkesin hayatını güzelleştirme derdindeyim.

“ ‘Tanıyoruz, tanınıyoruz’ bunlar sporumuz için bir palavra”

► Sizce ülkemiz futbolunun en büyük sorunu nedir?

➢ “Ülkemiz futbolun en büyük derdi bana göre, bir hedefin olmamasıdır. Süper Lig şampiyonumuz, Ziraat Türkiye Kupası’nın ilk elemesine bile katılacağının hedefinde olsaydı, ne kadar farklıydı? ‘Tanıyoruz, tanınıyoruz’ bunlar sporumuz için bir palavra. Akdeniz’in en büyük üçüncü adası Kıbrıs’ın bir parçası Kıbrıslı Türk çocuklar, Akdeniz Oyunları’nda bile olamıyor, çekirdekle evde takip ediyor, Kıbrıs Cumhuriyeti - Türkiye maçlarını çeşitli spor alanlarında avuç içlerini çenesine dayayıp gözyaşları ile takip ediyor. Ülke futbolumuz bu ambargoların içerisinde bir de iç siyasette hiçbir şekilde devletten de katkı almıyor. Sahalara bile bakılmıyor. Ülke sporu sadece sponsorlarla ayakta duruyor. Bu ülke için spora sıfır katkı verdiği için bence utanç bir durumdur. Spor bakanlığı bile yok.”

“Kötü yaşamdan sporla kurtulabilirler…”

► Son olarak gençlere ne önerirsiniz?

➢ “Genç kardeşlerime ne olursa olsun, spordan vazgeçmemelerini, inançlarının peşinden koşmalarını, bu spor ailesinin bir parçası olmanın bu ülke adına en önemli şey olduğunu unutmamalarını öneriyorum. Çok çalışmalarını, sigaradan, maddelerden, alkolden, kötü yaşamlardan spor ile kurtulacaklarını bilerek, en iyisi olabileceklerini akıllarına kazıyarak çalışmalarını tavsiye ederim.”