Hasan Ecer

Hasan Ecer

Binatlı inancını kaybetmemeli

A+A-

 

         Ligin sonu yaklaştıkça, maçların önemi ve heyecanı daha da anlam kazanmaya başladı. Maçlar, telafisi mümkün olmayan değer taşıyor. Özellikle şampiyonluğa oynayan takımların, hatayı en az seviyeye indirmesi ve özellikle kendi evinde oynadığı maçlarda avantajını çok iyi değerlendirmesi gerekir.

       İşte Binatlı dün, kendi saha ve seyircisi önünde oynadığı Yenicami maçında, bu avantajını değerlendiremedi. Şampiyonlukta iddialı Çetinkaya'nın berabere kaldığı bir haftada, galip gelmeyi başaramadı. Galip gelmeyi başaramamasının yanında kötü bir futbol da oynadı.

       Bir kere şampiyonlukta iddialıyım diyorsanız, sahada canla başla çalışmanız gerekiyor. Taraftarı ile teknik heyeti ve oyuncuları ile hırs, inanç ve coşkunuzu ortaya koymalısınız. Kimse size galibiyeti tepside sunmaz. Mücadele edeceksiniz, inanacaksınız ve kazanacaksınız.

       Yenicami, her ne kadar, ligteki iddiasını kaybetse de, kupada yarı finale kalan bir takım. Elbette takımın performansını üst düzeyde tutmak için, maçlara çıkarken, galip gelmek için mücadele edecektir. Dünkü maçın analizini yapmaları gerekir. Şampiyon olabilmek için dün sahada ne yaptım demelidir. Özellikle ilk yarıda çok kötü bir oyun sergiledi. Yok denecek kadar az pozisyon buldu, onları da iyi değerlendiremedi.

      İkinci devreye Yenicami tempolu başladı. Erken gelen gol, Yenicami’nin daha çok pozissyon bulmasına neden oldu. Ancak ileri uçtaki elemanların beceriksizliği, pozisyonların heba edilmesine neden oldu.

       Bu noktadan sonra Binatlı, toparlanıp rakibinin üzerine gitmeye başladı ve golü buldu. Gol, oyuna tempo ve heyecan getirdi. Ancak takımlar bir birlerine üstünlük sağlayamadı ve karşılaşma berabere bitti. Aslında Binatlı bu beraberliğe sevinmelidir. Çünkü mağlup olsalardı, diğer maçlar için motivasyonları bitmiş olabilirdi. Rakipleri Çetinkaya'nın da berabere kalması umutlarının yüksek olmasına neden olmalıdır.

        Yenicami dün rakibine oranla çok daha iyi oynadı. Özellikle kalede ilk kez ilk 11’de yer alan genç Ozan, müthiş kurtarışları ile teknik heyetin ve taraftarın güvenini kazandı. Her zamanki gibi Erbay, Uğur, Hascan, çok iyiydiler. Adil, Ünal, Hüseyin ve Musa geçmiş maçlara oranla daha gayretliydiler.

       Ama dün sahada izlemekten büyük keyf aldığım bir oyuncu vardı. Haftalardır takıma mütiş katkı koyuyor. Her geçen hafta performansını yükseltip takıma inanılmaz katkı koyuyor. Evet, bu oyuncunun adı Zihni.

       Zihni dün inanılmaz işler başardı. Doksan dakika boyunca hiç durmadı, bir çok atağı kesti, hücum başlattı, her aldığı topu olumlu değerlendirdi, kısacası hiç bir hatası olmadan maçı tamamladı.

        Hatırlıyorum da, bizler futbol oynarken ve bizlerden önce de, sahaya bazı futbolcuları izlemek için gelen futbolseverler vardı. Bence, Zihni de, o futbolcular gibi kendisini izletmeye gelen futbolseverlere sahip olacaktır. Gerçekten futbol bilgisi, futbol zekası, fizik gücü, kondüsyonu Kıbrıs standartlarının üzerinde. Önü açık bir oyuncu, umarım, bu değeri anlayacak birileri çıkar ve Zihni'nin tanınmış liglerde oynamasını sağlar.

         Hakem Serkan Durmaz için de bir şeyler söylemek istiyorum. Maçın ilk devresinde hatasız bir yönetim gösterdi. Ancak oyunun ikinci devresinde, öyle hatalı kararlar verdi ki, ilk devedeki güzel yönetimine de gölge düşürdü. Maç rahat seyrederken yönetmek çok kolaydır. Fakat önemli olan kritik noktalarda oyundaki otoritenizi ortaya koymaktır.

       Maalesef ikinci devrede öyle bariz ve hatalı kararlar verdi ki, bu kadarı da olmaz dedirti. Her hafta artan hakem hataları, futbolseverleri çileden çıkartmaya başladı. Hakemseniz gördüğünüzü çalacaksınız. Kart gerektiren yerde kartın rengi ne olursa olsun çıkartacaksınız. Bunu yapmadığınız sürece OTORİTE olmanız mümküm değildir.

      Aslında üzüldüğüm konu, bu kadar eleştirilmelerine rağmen, hakemlerin, bu noktada eleştirilere kayıtsız kalmalarıdır. Ben aslında gözlemlicerin raporlarını da çok merak ediyorum. Bu kadar bariz hatalar yapan hakemlerin puanları neye göre veriliyor.

        Ligin bitimine beş hafta kaldı. Çok ciddi ve takımlar adına hayati önem taşıyan maçlar vardır. Hakemler bu noktada, ligin kilit noktasını oluşturuyor. Yani şampiyon ve küme düşecek takımları hakem kararları tayin edecek. O nedenle son beş haftaya girilirken hakemlere büyük görev düşüyor. Çok dikkatli ve kimsenin hakkını elinden almıyacak maçlar yönetmelisiniz. Benden söylemesi...

 

Bu yazı toplam 1608 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.