Bu sezon en çok izlediğim takım olan Doğan Türk Birliği’nin bu denli kötü futbol oynadığını hiç görmedim desem yalan olmaz.

Santraforu olmadan sahaya çıkan, gol vuruşunu değişerek oynayan Kenan, G. Toure, Billy ve Mustafa Salk ile düşünen Doğan, bir türlü kalabalık Göçmen savunmasının arasından topu çerçevenin içerisine gönderemedi. İlk yarıda G. Toure, bir kez direğe nişanladı, bir kez dışarı gönderdi, bir kez de O’nun pasını Kenan topuğu ile ağlara göndermek istedi, yavaş giden top genç kaleci Murat Can’ın kucağında kaldı.

Tamam, ilk yarı boyunca Göçmenköy futbolcuları yerden kalkmadılar. Temaslı oyun olmadığı halde her mücadelede yere yatarak zamana oynadılar. Hakem de buna çanak tuttu. Bunların hepsi doğru ama DTB futbolcuları da sanki lig bitmiş gibi oynadılar.

Devre arasında Arda veya Kaan’ı oyuna alır, sakatlıktan dönen ve etkili olamayan G. Toure’yi veya orta sahada etkili olamayan Doğukan’ı çıkarır diye düşündüğüm kenar yönetim, bu değişikliği ancak 66’da yaptı, G. Toure’yi çıkardı, Arda’yı oyuna aldı. Hem de kalesinde iki kez yaşanan Göçmenköy gol vuruşlarından sonra.

Kalabalık Göçmen savunmasını aşamayan Doğan, kaptırılan her topta kalesinde tehlike yaşadı. Mbou, Remzi ve Arda biraz daha şanslı olsalar, tabi Cem’de uzatmanın son dakikasında Arda’nın sert şutunu köşeden çıkarmasa, berabere kalıp, şampiyonluk umudunu bir başka bahara bırakabilirdi.

Göçmenköy takımı, rakibin gücünü bilerek kalabalık savunma anlayışı ile sahaya dizildi. Her fırsatta hakemin de hoşgörüsü ile yerden kalkmadılar. Ya gerçekten ya çok yüklemeden, ya da antrenman eksikliğinden sık sık sakatlık yaşadılar veya zamandan çalarak bilerek rol yaptılar. Düşünün, ilk köşe atışını 45+da kullandılar.

Kaleci Murat Can, çok genç 17-18 yaşlarında bir futbolcu. Pek de hata yapmadı. Ancak Doğan’ın kaleyi bulan şutu, karşı karşıya pozisyonu olmadığı için kalitesini öğrenemedik. Yine de görevini başarı ile yaptı. Yediği golde hatası yoktu; Kenan’ın köşe atışından gelen topa Billy mükemmel yükselerek kafayı vurdu, bu topu benim diyen kaleciler bile çıkaramazdı.

Göçmenköy de anlayamadığım bir şey de hiç değişiklik yapılmaması. Demek ki, Hüseyin Hacıömer Hoca oynayan 11’den memnundu.

Hakem Osman Özpaşa, yılların hakemi ama 28.dakikada öyle bir anda oyunu durdurdu ki, anlamakta güçlük çektim. Remzi, DTB ceza sahasının hemen dışında yerde kaldı. Faul yoktu ki, oyunu devam ettirdi. DTB atağı rakip sahada devam ederken, ansızın oyunu durdurarak Remzi’nin yanına gitti ve Remzi kalktıktan sonra DTB atağının kaldığı yerden hakem atışı ile oyunu başlattı. Madem faul yoktu, Remzi de kafasından darbe almamıştı,  DTB atağını niye kesti? Doğrusu anlamakta zorluk çektim.