Çin Seddi
Onuncu haftaya girilirken K. Kaymaklı ve Yenicami’nin ardından üçüncü sırada bulunan ve kağıt üzerinde baktığınız zaman şampiyonluk yarışına ortak olan bir takımın trübünlerde bu kadar az sayıda seyircisinin olmasını açıkcası yadırgadım.
Kıbrıs Türk futbolunun en büyük camia ve taraftar desteğine sahip kulüblerinden biri olan Lefke’nin taraftarlarının sadece iki yıl önceki kupa finalindeki gibi değil her maçta takımlarına destek olması lazım.
Üstelik bu takım iki yıl önceki gibi güzel futbol oynayıp başarılı sonuçlar alıyorsa onlara seyirci desteği verip hedeflerini büyütmelerine yardımcı olmak lazım.
Dün Lefke belki kazanamadı. Peki çok mu kötü oynadı? Bana göre hayır, ancak karşılarında çok iyi savunma yapan bir takım vardı.
Belli ki bu maç için hafta boyunca iyi hazırlanıp iyi motive olmuşlar. Buna rağmen Lefke öne geçebilecek pozisyonları üretti ancak bana göre şanssızlık değil ancak beceriksizlik veya motivasyonsuzluk diyebileceğim nedenlerden dolayı bu fırsatları değerlendiremediler.
Daha henüz maçın başında tıpkı iki hafta önceki Mormenekşe maçında olduğu gibi Ali Özbahar’ın sağdan getirip kale içine çıkardığı topu önce Kasım kafayla ıskaladı ardından Kemal dağlara taşlara dedirten bir vuruşla harcadı.
Maçın başında Lefke’nin öne geçmesi Hamitköy’ün direncini kırıp skorun çok farklı olmasına neden olabilirdi. İkinci yarıda bu kez Sherman kaleciyle karşıkarşıya kaldığı topu kaleciye nişanlayınca Hamitköy savunması onlara başka şans vermedi.
Genele baktığınız zaman üstün olan taraf Lefke’ydi ancak orta alanda pas yapan Lefke’nin Hamitköy yarı alanı içerisinde özellikle ceza alanına yakın bölgede paslaşıp pozisyon üretmesine Hamitköy defansı hiç fırsat vermedi.
Hamitköy Lefke’ye bir puan için gelmişti. Bunu da sahaya yansıttıkları sistemle zaten belli ettiler ve sonuçta istediklerini de aldılar. Defans bloğunu oluştururken sarkık libero olarak görev yapan Mehmet Özkasnak’la birlikte beş kişiyle savunma yaptılar. Orta alandaki dört adam da savunmaya yakın oynadı. İleride sadece Kingsley kaldı. Hücumlarda bazan Yağış, bazan da Allen, Kingley’e destek vererek Lefke kalesinde belki bir gol bulurum takdiği ile oynadılar. Lefke, sağ kanattan özellikle Ali Özbahar’ın bindirmeleri ile pozisyon üretmeye çalıştı.
Sol kanadı hemen hemen hiç çalışmadı. Maç içerisinde hoca Kemal ile Smart’a alan değiştirmesine rağmen buna çare bulamadı. Bindirmelerle sağ kanattan takımı atağa kaldıran Ali’yi oyundan alıp orta alana Buğrayı oyuna alıp orta alandaki Yakup’u Ali’nin yerine sağ kanada kaydırmak hangi akla hizmet etmekti bunu pek anlayamadım.
Yapılacak en doğru iş Yakup’un yerine Buğra’yı almaktı. Yenicami maçından sonra inanılmaz bir değişim yaşayan Lefke futbolcuları gerginlikten ve asabiyetten uzak oynamaya başlayınca başarılı sonuçlar da gelmeye başlamıştı. Ancak dünkü maçta, herzaman soğukkanlı ve sakin görüntüsü ile dikkat çeken Toygar hocanın asabi ve gergin hareketlerinin sahadaki futbolcuları da etkilediğini ne yazık ki ifade etmem lazım. Maçın ilk yarısında hiç kart görmeyen Lefke futbolcuları maçı dört sarı kartla tamamladılar ki kartların ikisi itirazdan diğer ikisi de kasıtlı faulden geldi.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.