Eski Başbakanlardan Sayın İrsen Küçük'ün vefatı nedeni ile karşılaşma bir dakikalık saygı duruşundan sonra başladı.

        Bu tür maçların stresi yüksek olur. Çünkü her iki takımın rakipleri, önceden oynadıkları maçlardan galip ayrılmışlar ve bu karşılaşmadan çıkacak sonucu beklemeye koyuldular. İşte bu bilmek, sporcular üzerinde gereğinden fazla heyecan ve stres yaratır. 

        Her iki takımın da şiddetle puana ihtiyacı olduğu için, mutlak galip gelme arzusu, futbolcular üzerinde, zaman zaman hatalar yapmalarına da neden olur. 

        Oyuna her iki takım da galibiyeti düşünerek başladı. Ancak tecrübeli ve oyuncu kalitesi daha iyi olan takım, karşılaşmadan galip ayrılmasını başardı. 

        Lider olmak kolay değildir. Bunun sorumluluğunu ve yükünü taşımak tecrübeli takımlara mahsustur. Beş yılda dört şampiyonluk yaşamış bir takımın bu tür maçlarda tecrübesini ortaya koyması daha kolaydır.

        Dün akşamki karşılaşmada Yenicami sadece bunu başarmıştır. Tecrübeli oyuncularının fazlalığı, karşılaşmayı farklı kazanmasına yetmiştir. Yoksa ortaya koydukları oyun farklı kazanmayı hak edecek cinsten değildi. Tecrübeleri sayesinde bir engeli daha geçmeyi başarmışlardır. 

        Girne Halk Evi oyuna hızlı başladı, özellikle Lua Lua ile ataklar geliştirdi ancak oyunun 20’nci dakikasından sonra oyunda varlığı ile yokluğu belli olmadı. Lua Lua'nın kalitesini tartışmam ama aldığı kilolar hareket yeteneğini engelliyor. GHE takım olarak golü yiyene kadar iyi mücadele etti. İlk yarıda daha dirençli bir GHE vardı sahada. Ancak ikinci devrede rakibi karşısında fazla dirençli olamadı.

         İlk devreyi Kenneth'in attığı golle Yenicami önde tamamladı. Fakat oyunun genelinde çok iyi bir futbol oynamadılar. Çok pas hatası yaptılar ve fazla gol pozisyonuna giremediler.

        İkinci devre karşılıklı gollerle başladı. Altı dakikada üç gol gördük. Önce Hascan'ın nefis frikik golü, ardında Selim Saygı ve onun ardından da John'un golleri geldi ve bir anda skor 3-1 Yenicami’nin lehine oldu. Bu noktadan sonra GHE takımının hem inancı hem direnci kayboldu.

       Her zaman yazdığım ve söylediğim gibi Yenicami, fizik kondisyon bakımından özellikle ikinci devrelerde rakiplerine oranla üstünlük sağlıyor. Dün akşam da bu üstünlüğünü ikinci devre bariz bir şekilde göstermiştir.

       Sol bek Salih'in sakatlanıp oyundan çıkmasından sonra, oyuna giren Hasan takımını da ateşledi. Hasan'ın sol kanattan getirdiği toplar GHE kalesinde tehlike yarattı. Üçüncü golde Hasan'ın büyük katkısı vardı.  

       Yenicami dün akşam farklı kazanmasına rağmen çok iyi futbol ortaya koyamadı. Son dakikalarda gelen goller kimseyi şaşırtmasın. Sadece tecrübesi ve fizik gücü ile galip gelmeyi başardı. Görevini yapan oyuncu sayısı çok azdı. Aminu, Hascan, oyuna girdikten sonra Ünal ve birçok fauller maruz kalmasına rağmen John’du.

     Hakemin bu faullere göz yumması ise ayrı bir handikaptı. Gerçekten John çok sakin ve efendi bir oyuncudur. O kadar darbe almasına rağmen kimseye ağzını açıp tek kelime söylemiyor. O şikayet etmeyince de hakemler oyun içerisinde adeta dövülmesine seyirci kalıyor. İyi ki çok güçlü bir fiziğe sahip, yoksa bu darbeler karşısında sakatlıktan kurtulamayacaktı.

       Evet Yenicami bir engeli daha geçti. Bundan sonra zor maçlar kendilerini bekliyor. Ancak şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Bu savunma kurgusu ile zor maçları atlatması çok zor olacaktır. Dünkü maçta da çok panik yaptılar ancak karşılarında iyi bir forvet yoktu o yüzden şanslıydılar. Ama bu şans bundan sonraki maçlarda olmayabilir.