Geçtiğimiz Perşembe günü, FIFA’nın güdemindeki önemli maddelerden biri olan “Kıbrıs’ta futbolun birleştirilmesi” ve Kıbrıs Türk futbolunun dünyaya açılımı konusundaki çalışmalar FIFA İcra Kurulunun Brezilya’nın Bahia kentindeki toplantısında görüşüldü. 
Bu toplantıya gelinirken, Kıbrıs’ta futbolun birleştirilmesi konusunda KTFF ile KOP arasında Zürih’te imzalanan geçici anlaşma sürecinin devamının  her iki federasyon tarafından onaylanması, sürece ayrı bir ivme kazandırdı. Bu onayların ardından KTFF’nin FIFA Başkanı Blatter’e gönderdiği mektupta süreci öne götürecek Steering Committee’nin (Yönlendirme Komitesi) kuruluşuna da onay verilmesi “Kıbrıs’ta futbolu birleştirme” noktasına süratle gelmekte olduklarını gösterdi.
Bu arada, Kuzey Kıbrıs’ta Başbakan Yardımcısı-Spor Bakanı Denktaş’ın başını çektiği ve KKTC’de yayınlanan 11 gazeteden sadece birinin ve bazı yeni-eski politikacıların yer aldığı “RED CEPHESİ”, Kuzey Kıbrıs halkının büyük bir kesiminin bu görüşmelere verdiği destekle adeta feleklerini şaşırdılar.
Konu ile ilgili olarak, burası bağımsız bir devlet değil de Türkiye Cumhuriyeti’nin bir iliymiş gibi, Ankara’ya KTFF’yi şikayete giden Bakan Denktaş, Ankara’dan da  bu konunda destek bulamayınca, üstüne üstlük Türkiye Başbakanı Erdoğan’ın da süreci destekleyen mesajı ile şaşkın bir şekilde gerisin geriye KKTC’ye döndü.
Bu arada, Futbol Federasyonu’nu dışlayarak, kulüpler ile Sertoğlu’na verilen desteğin çekilmesi için yaptığı toplantılardan da sonuç alamayan Bakan Denktaş Kıbrıs’a döner dönmez, üstü kapalı biraz da Rumlarla işbirliği yapmakla suçladığı  Hasan Sertoğlu’nu kabul ederek, zevahiri kurtarmaya çalıştı.
Sertoğlu ve yönetimi ile şirin pozlar veren Bakan Denktaş, güya Sertoğlu’nu Ankara’ya şikayet eden Bakan değildi. Vay be, bu nasıl politika. Değişen dünyadan habersiz, benimsemediğin bir düşüncenin temsilcilerine karşı  destek bulmak için eski TMT taktikleri ile Ankara’ya gideceksin; orada yüz bulamayınca hiçbirşey olmamış gibi, Kıbrıs’a döndüğünde Sertoğlu karşısında geri adım atmaktan da çekinmeyeceksin.
Bu konunda, sizlere iki resmi anımsatmak istiyorum. Bir tanesinde Bakan Denktaş, Sertoğlu’nu Suat Kılıç’a şikayet ederken; diğerinde ise, Kıbrıs’a döndüğünde yerden yere vurduğu Sertoğlu’nun kendisini ziyaretinde Sertoğlu ile birlikte. Pess doğrusu.
Bu arada, Bakan Denktaş’la yaptığım özel sohbette, bu girişimden memnun olmadığını konuya destek veren spor medyasını küçümser bir edayla küçük düşürmeye çalışması dikkati çekerken, bu olayın sonunda kendisinin güleceğini ifade etti. Konu ile ilgili olarak, Türkiye Cumhuriyeti Gençlik ve Spor Bakanı ile yaptığı görüşmede, medyaya yansıyanların aksine görüşlerine destek bulduğunu belirten Bakan Denktaş en önemlisi Futbol Federasyonu’nundan Zürih süreci ve FIFA’ya gönderilen mektubun kendi düşünceleri doğrultusunda gönderildiğini iddia etti.
Neyse, “Kıbrıs’ta futbolu birleştirme misyonu” Zürih’ten Brezilya’ya taşınırken, toplantının sonucu birleşmeyi Kıbrıs’a taşımıştır.
Bahia’daki toplantı sonrası medyaya konuşan FIFA Başkanı Sepp Blatter’in sözleri tartışmaya son noktayı koymuştur. Kıbrıslı Türkler artık FIFA aracılığıyle dünyaya açılmıştır.
İşte Blatter’in sözleri “Bir tanesi FIFA tarafından tanınan diğeri tanınmayan, Kıbrıs adasındaki iki futbol federasyonu, büyük bir anlayışla hafızalarda yer edecek şekilde onay vermişlerdir. Yakın zamanda siyasi sorunu olan bu iki oluşumu futbol içerisinde görebileceğiz. Bu FIFA’nın politikaya bir müdahalesi değildir. Bu Filistin ve İsrail arasında olduğu gibi, Kosova ve Sırbistan arasında yapmaya çalıştığımız gibi sorunu çözmek için bir yardımdır”
Kıbrıslı Türkler artık FIFA aracılığıyle dünyaya açılırken, bu saatten sonra dünya ile Kıbrıs Türk futbolunun birleşme misyonu yeni bir ivme kazanmıştır.

KKTC MOK’da ayak oyunları
Yıllardır, statükonun bekçilerinden olan eski başkan Eyyüp Zafer Gökbilen’in başkanlığında KKTC MOK başkanlığına seçildiği günden beri farklı bir vizyon sergileyen Serdar Savim’e karşı ayak oyunları başladı. Spor federasyonlarının KKTC MOK’ta söz sahibi olmasını istemeyen bu zihniyet Savim’in şahsında spor federasyonlarına  karşı adeta savaş açtı.
Anımsanacağı gibi, her zaman Futbol Federasyonu’nun yanında olan Savim’e karşı,  tüzük ve teamüllere aykırı olarak baskın yapar gibi, kendisinden habersiz yapılan yönetim kurulu toplantısına Savim son anda katılmıştı. Yönetim Kurulundan dört üyenin desteğiyle yayınlanan bildiride  KTFF-KOP sürecine karşı çıkılırken, bu süreç engellenmeye çalışıldı.
Geçtiğimiz hafta, Başkan Sertoğlu’nun olağanüstü topladığı 42 kulüpten destek aldığı saatlerde yayınlanan bu bildiri, KTFF’ye bağlı kulüpler üzerinde anti tepki yaratmış olacak ki, 42 kulüp firesiz olarak Sertoğlu’na destek verdi.
Ancak, KKTC MOK’un bu etik olmayan ve adeta bir darbeye benzeyen bildirisini içine sindiremeyen Başkan Savim, sözlü olarak KKTC MOK başkanlığından istifa etti. Ne var ki, bu noktada devereye giren KKTC MOK’a üye 32 federasyondan 31’i bu sözlü istifayı kabul etmeyince, Serdar Savim göreve devam kararı aldı.
Bu noktada, harekete geçen spor federasyonları tüzük ve yönetim kurulu seçimi için olağanüstü genel kurul için imza toplamaya başlarken, KKTC MOK’a kişisel üye olan üyelerin bir kısmından da destek aldıkları öğrenildi.
Buna, başkandan habersiz toplanmaya çalışan yönetim kurulu bir geçici başkan seçti. KKTC MOK tüzüğüne aykırı olarak Genel Sekreter Atila Mahmutuoğlu geçici başkanlığa seçilince, tüzük aykırı işlemler karşısında hukuk yolunu seçen Başkan Savim, suç duyurusunda bulunma kararı aldı.
Bu noktada, Savim’e karşı bu kişiler genel kurulu toplayacak imzaya ulaşsalar bile, yeni kişisel üyeleri yasa dışı duruma düşen yönetim kurulunun bu üyeleri onaylama tehlikesi ortada duruyor.
Alınan duyumlara göre, bir başka tehlike ise, kişisel üye aidatlarının çoğunun KKTC MOK yönetimi tarafından geçmişte olduğu gibi usulsüz olarak ödenebilmesi. 
Bu da bilinmelidir ki, KKTC MOK’un gerçek sahipleri olan spor federasyonarına rağmen, hiçbir yönetim kaos ve çatışma olmadan ayakta kalamaz.