Gına geldi
Oldum olası bu “Hedef ilk 3, hedef ilk 5, hedef Play-aut çizgisinin dışında kalmak istiyoruz” açıklamalarından “nefret ederim.”
Yokki takımları suçlarım ha, nefret etmem nedenim hedefsiz bir toplum olmamızdandır.
Hedefleri hep kendi içinde kalan bir toplum.
Kendi kendiyle yarışan bir toplum…
***
Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu kurulup, lig düzenlemeye başladığı günden beridir takımlarımızın hedefi hep aynı ol muştur.
Kimi ilk üç, kimi ilk beş…
Aslında şamar gibi birer tokattır bize bu açıklamalar. Beşlik çeker yüzümüzün tam ortasına, “şak” diye !
Dışa açılamayan, dünya ile kucaklaşamayan bir toplum olduğumuzu bir kez daha anlarım, her teknik adamın, her yöneticinin sezon öncesi belirlediği hedeflerinde…
***
Artık bu tip açıklamalardan da vazgeçmeliyiz gibime geliyor.
Gına geldi.
Mademki, kapalıyız, mademki açılamıyoruz da dünyaya, kendi içimizde farklı bir açılım yapalım.
Çıksın bir teknik adam; “Biz artık çağdaş futbol oynamak için çalışacağız. Göze hoş gelen, pas yüzdesi yüksek bir takım olmaktır hedefimiz” desin.
Farklı açıklamalar, futbolcunun ve futbolkamuoyunun bilinçaltına yerleşmesinin zamanıdır.
***
NOT: Önceki akşam oynana Kıbrıs Türk Spor Yazarları Derneği Kupası maçında protokol tribününde sınıfta kaldık. İlk cümlede söylediğim gibi oldum olası sevmiyorum bu protokol işlerini... Ama mademki uygulanıyor bu sistem, bir ülkenin spordaki en önemli kurumuna yani MOK’a daha duyarlı davranılmalıdır. Bir MOK başkanına veya temsilcisine bu tip protokollerde mutlakla yer ayrılmalıdır.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.