Daha birinci dakikada Gabriel Bawa’nın kendi kalesine attığı gol ile öne geçen DTB, sanki her şey bitmiş gibi “nasıl olsa kazandık” havasında oynayınca, hem tribünleri uyuttular, hem de toparlanan G. Birliği futbolcularına fırsat verdiler.

Topla çıkışlarda, rakibinin savunmada ve orta sahada kendilerini karşılamasına rağmen, savunmadan rakip ceza alanına topu kaldırmaları, G. Birliği’nin hemen her topu kazanmasına neden oldu.

İkinci yarının hemen başında Eren’in akıl dolu pasını harika bir vuruşla DTB ağlarına gönderen Mikhail Rosheuvel’in skoru eşitlemesi, Doğan futbolcularını uyandırdı.  Ayağa paslarla rakip alana gelen, orta sahadan rakip ceza alanına, savunmanın arkasına atılan toplarla etkili olan ve son haftaların en güzel futbolunu oynayan Arda ile öne geçen Doğan, gerçek futbolunu oynamaya başladı.

Her zaman çakılı oynadığı için eleştirdiğim Arda, rakipten kurtardığı topu kaleci Cengiz’in üzerinden aşırtarak ikinci, yine rakibi çalımlayarak attığı üçüncü gol ile adeta yıldızlaştı. Kenarlara gelip top alması, aldığı toplarla rakiplerini çalımlarla geçmesi, arkadaşlarını pozisyona sokması mükemmeldi.

Ama alkışlar yine Kenan’ın oldu. Kenan iki dakika arayla öyle nefis vuruşlarla iki gol attı ki, tüm tribünler ayağa kalktı.

DTB, altyapısındaki 50-60 kadar minik futbolcuları ile sahada ve tribünde adeta şov yaptı. Bu çocukların tezahüratı tribünlere bir hava getirdi. Doğan taraftarları şampiyonluğa inanmışlar, tek beklentileri MTG’nin puan yitirmesi. 

G. Birliği futbolcularının çoğu altyapıdan gelen kendi çocukları. İki yabancı ve Rosheuvel’in attığı golün asistini yapan Eren hariç tamamı yerli oyuncular. Ellerinden geleni yaptılar ama rakipleri daha iyi kadroya sahip olduğu için kaybettiler. Kaleci Cengiz, köşelerden topları çıkarmasa, fark daha da büyük olabilirdi.

Golü atan Rosheuvel harika bir oyuncu. Teknik kapasitesi yüksek, futbol zekası ileri seviyede. Hızı ve topa hakimiyeti çok iyi. İlk yarıda boş kaleye topu dışarı gönderdi ama İkinci yarı başında mükemmel bir gole imza attı.

Bu takım düşebilir ama mücadele azimleri mükemmeldi. Çok koştular, gol için savaştılar, ancak DTB’nin arka arkaya gelen golleri karşısında teslim oldular.

Hakem Ferhat Tuna’yı çok beğendim. Düdük çaldığı anlarda pozisyonlara yakınlığı, futbolcuların itiraz etmelerini önledi. Fiziği iyi, benzer pozisyonlarda iki takıma da eşit düdük çalması, dikkatli ve hatasız maç yönetmesi gelecekte adını daha çok duyuracağının göstergesi oldu.