Zirve yarışındaki heyecan her geçen hafta kayboluyor. Yenicami zirvede yalnız kaldığı için, oynadığı maçlara motive olması çok da kolay değildir.

          Oyuna her iki takım da oldukça durgun başladı. İlk 20 dakika futbol adına ne bir tempo, ne bir hırs ne de bir iddia vardı. 21. dakikada Ertaç'ın golü oyunu ateşledi. O ana kadar kaleye atılan tek şutun gol olması oyunun temposunu artırdı.

          Yenicami’nin ateşlenmesi için demek ki gol yemesi gerekiyordu. Gerçekten gol Yenicami’yi ateşledi. İlk yarının son dakikalarında gelen iki gol ile de soyunma odasına 2-1’lik üstünlükle gitmiş oldu.

         Devre arasında yaşanan olaylar futbol adına çirkindi. Soyunma odalarına giderken futbolcu ve idarecilerin arbede yaşamaları, iddiasız bir ligde hiç de hoş değildi. Tabi bu olayların öncesinde yaşananlar olayları oraya taşımıştır.

         TOL'un golünden sonra, TOL teknik direktörü ile Yenicami taraftarı arasında yaşanan çirkin diyalog, maçın gerilmesine ve olayların devre arasında büyümesine neden oldu.

         Halbuki TOL teknik direktörünün hafta içerisinde bu maçın kendileri açısından önemli olmadığını, esas olanın kupa maçı olduğunu beyan etmiş ve takımına rotasyon uygulayacağından söz etmişti. 

          Fakat Yenicami karşısına hiç de öyle çıkmadı. Tam kadro ile çıkmış ve galip gelmek için de özellikle ilk yarıda, her şeyini ortaya koyan bir futbol oynamıştır. Bu anlayış oyunun gerilmesi, maçta olay çıkmasına, futbolcuların sakatlanmasına ve en önemlisi iki kulübün gerilmesine neden olmuştur. Yani maç öncesi verilen demeç ile sahada yapılanlar tümden farklıydı.

         Ayrıca devre arasında futbolcu, yönetici ve taraftarın arbede yaşaması, kime zarar verirdi. Tabi ki Türk Ocağı’na. Belki futbolcular yaşanan gerilimden fazlaca etkilenmemiştir.  Ama maçın ikinci devresi oynanırken, gerilimden etkilenen ve hastaneye kaldırılan TOL'un eski futbolcusu Orhan Kaptan'ın bu gerilimden dolayı kalp krizi geçirmesi bizleri derinden üzmüştür. Orhan kardeşime acil şifalar dilerim.

          Bütün bu gerilime rağmen yine de maçın en enteresan olayı, 67. dakikada sakatlanan Yenicami futbolcusu Tansel'in yerine, üç oyuncu değiştirme hakkı olmasına rağmen, sırf rakip üç oyuncu değiştirmiş ve 10 kişi oynuyor diye, Yenicami teknik direktörünün centilmenlik adına oyuncu değiştirmemesi ve takımını 10 kişi oynatmasıydı.

          Sanırım bu hareket ülkemizde değil, dünyada ilk kez uygulanan bir hareket olmuştur. İlla ki bir takıma toleranslı davranmak istiyorsanız, hafta arası oynanacak kupa maçınızı da düşünmek zorundasınız. Siz oyuncu değişikliğini yaparsınız, oyuncularınızın fazla efor harcamasını önlersiniz, sonra da oyun içerisinde top çevirip rakibinizin üzerine gitmezsiniz olur biter.

         Bence bu davranışın fair-play ile bir ilgisi yoktur. Siz böyle bir davranışı iyi niyetli olarak değerlendirebilirsiniz. Fakat karşı tarafı küçük düşürüp rencide olabileceğini de düşünmeniz gerekir.

         Evet, Yenicami emin adımlarla ve her takıma üstünlüğünü kabul ettirerek yoluna devam ediyor. Fark her geçen hafta açılıyor. Bu noktadan sonra Yenicami’ye ŞAMPİYON diyebiliriz.

         Kısacası ligin bitimine 12 hafta kala şampiyonun kim olduğu belli olmuştur. Bundan sonra hiç bir amacı olmayan ligde, sadece hangi takımın küme düşeceğini takip edeceğiz.