“Kaleci bir takımın huzur noktasıdır” dedi son şampiyon Mağusa Türk Gücü’nün file bekçisi Ufuk Şimşek, Yenidüzen’e konuşarak. Doğru da söyledi. Kalecisine güvenen bir takım, sahaya daha ayakları yere basar bir şekilde çıkar.

            Bana göre, futbol oyununun en zor mevkisidir kale. Maçın başlama düdüğü çalındığı andan başlayarak, bitiş düdüğü çalınıncaya kadar, dikkatinizi oyunda, en üst seviyede tutmalısınız. Hem de önünüzdeki savunma oyuncularını da gözleyerek. İşte o noktada başlar “güven” noktası ve geride motive olmuş, iyi bir kalecinin olduğu savunma hattı da, rakip ile mücadelesinde artı bir önde başlar.

            Diğer bir deyişle, takımın büyük sorumluluğu da sizin omuzlarınızdadır. Bazen başarıyla giden bir maçta yapacağınız bir hata ile puan ve puanları rakip takımın hanesine yazarsınız, bazen de sahada olmayan takımınızı, yaptığınız başarılı kurtarışlarla puan veya puanlarla sahadan uğurlarsınız.

            Hele oynadığınız bir final maçıysa ve maç penaltılara kalmışsa. O an artık iş, sizinle meşin yuvarlak arasında kalmıştır.

            Böyle bir giriş yaptıktan sonra Ufuk’a dönelim. Ufuk futbola forvet olarak başlamış, Baf Ülkü Yurdu’nda golü koklamış, ardından da kalede denenince bir anda kendini takımını birinci kalecisi olarak bulmuştu. Hatta Baf’tan sonra Küçük Kaymaklı, Bostancı Bağcıl, Çetinkaya derken, yolu Türkiye ekiplerinden Alibeyköy’e de düşmüş ve takımıyla BAL’dan 3. Lig’e çıkma başarısı yakalamıştı. Son iki sezondur MTG forması giyen ve şampiyonluklar yaşayan 27 yaşındaki file bekçisi futbola verilen aranın kendilerini yıprattığını da dile getirdi.

            Şimdi de bir efsaneye sözü bırakalım. Dünya futbolunun hala oynayan efsane ismi Gianluigi Buffon, birçok konuda açıklamalarda bulundu.

            43 yaşındaki Juventus kalecisinin bu röportajı The Guardian’da yayınlandı.

            Aktif futbolculuk kariyerine devam eden başarılı isim, 2017 yılında futbolu bırakma noktasına geldiğini, ancak bunu düşünürken kendisini bir anda Paris Saint Germain’in kalesini korurken bulduğunu söyledi.

            Şu anda teknik direktörlüğünü yapan, bir dönem aynı takımın formasını terlettikleri Andrea Pirlo ile ilgili de konuşan Buffon, “Pirlo ile dostluğumuz çok eskilere dayanıyor. Ben, Gattuso ve Pirlo, 1993 yılından beri arkadaşız. Dünya Kupası’nı birlikte kazanmak, arkadaşlığımızı inanılmaz bir seviyeye çıkardı. O kupayı kazanmak bizde, inanılmaz bir bağ yarattı. Pirlo benim için, başkalarının yanında her zaman ’Bay Pirlo’dur, ancak dışarı çıktığımızda ben Gigi, o da Andrea oluruz. Bu saygı ve zeka olayıdır” dedi.

            Ve kariyer notları: 1978 yılında dünyaya gelen Buffon, Juventus forması ile 10 Serie A, 1 Serie B, 4 İtalya Kupası, 6 İtalya Süper Kupası kazandı. 176 kez İtalya milli takım forması giydi, 1 Dünya Kupası kazandı.

            Kulüp düzeyinde 926 maçta kaleyi korudu.

            Madem kalecilerden açıldı konu, bende iz bırakan isimleri not edeyim.

            Buffon’un yanına mutlaka yazılması gereken isimler arasında, Neuer, Peter Schmeichel (En iyilerden biri ama Bolic’in golü hâlâ belleklerde),  kariyerinde 131 gol atan Ceni, Chilavert, Oliver Kahn, Kolombiyalı kaleci Higuita’yı da yazmak lazım.