Kim istemez şampiyon olmayı. Ne güzel bir duygudur ‘şampiyon oldum’ demek, maratonun sonunda ipi göğüslemek. Para ile satın alamazsınız bu duyguyu. Bu duyguyu yaşayarak tadabilirsiniz ancak. Çalışmadan, emek harcamadan, özveri göstermeden sahip olamazsınız böyle bir duyguya. Şampiyon olmanın nasıl bir duygu olduğunu yaşamayan bilemez. Birçok sporcu spor yaşamı boyunca, böyle bir duyguyu tadamadan spor hayatını sonlandırmak zorunda kalabilir.

Fakat Yenicami, son dört yıldır bu duyguyu üçüncü kez yaşıyor. Kolay değil ülkemizdeki koşullarda dört yılda üç kez şampiyon olabilmek. Emek, para, zaman ve büyük özveri gerektiren çalışmanın ürünüdür şampiyonluk. Ayrıca disiplin, prensip, fedakârlık, arkadaşlık, inanç ve çok çalışma gerektiren unsurlar da lazım.

Şampiyon, sadece futbol takımının sahadaki başarısı ile olunmaz. Esas olan perde gerisindeki unsurların neler yaptığıdır. Yani yönetimlerin. Yenicami 2010 yılından itibaren iyi yönetiliyor. İyi yönetmek, hem teknik kadronun, hem de futbolcuların işini kolaylaştırır.

Bana göre şampiyon olabilmenin en büyük payı yönetimlerindir. Olanakları onlar sağlar, teknik heyet ve futbolcular da görevini yapar. İşte Yenicami’nin son dört yılda elde ettiği üç şampiyonluğun esas mimarları yönetimsel başarıdır.

Bugünkü karşılaşma, Yenicami için sadece şampiyonluk kutlamasının yapılacağı bir şölenden ibaretti. Kazanmak veya kaybetmenin aslında her iki takım için de, fazla önemi yoktu. Çünkü sahaya çıkarken şampiyon belliydi. Buna rağmen Yenicami olağanüstü mücadele örneği sergileyerek kupa töreninde galip gelmenin mutluluğu ile kupayı kaldırmak istedi, bunu da hak ederek elde ettiler.

Sadece kutlamalar daha görkemli olabilirdi diye düşünüyorum. Yenicami ile ligin sponsoru K-Pet'in birlikte organize ettikleri saha süsleme olaylarının içerisine federasyon da dahil olup sponsor firma daha çok onore edilebilirdi.

Ligin değerini artırmak, sponsorları olayların içerisine çekmek açısından daha görkemli kutlamanın yapılması gerekiyor. Bunu yaparken de federasyonun bu işin içerisine olması şarttır. Daha görkemli şovlar daha güzel sunumlar yapılmalıdır. Sponsor açısından bu şovların çok büyük önemi vardır. Sezon başında sponsor firma ile şampiyonluk kutlaması da anlaşılmalı.

Gelelim maça. Şölen maçına Yenicami, üç önemli eksikle çıktı. Erbay, Ünal ve Halil gibi klas oyuncularından yoksun olması, takımın iskeletinde değişiklik yapılmasına neden oldu. Bu eksikler maçın başında takımın bocalamasına neden oldu. Oyunun hemen başında, kaleye giden topa elle müdahale eden Ömer, kırmızı kartla oyundan atılınca Yenicami 74 dakika 10 kişi oynamak zorunda kaldı.

1-0 yenik duruma düşen ve 10 kişi kalan Yenicami, olağanüstü performans ve çok iyi mücadele örneği sergileyip karşılaşmadan galip ayrılmayı başardı.

Kaymaklı’ya gelince. Çarşamba günü Cihangir ile oynadığı kupa maçında, çok iyi organize olmuşlar ve iyi bir oyun sonrasında rakiplerini eleyip yarı finale kalma başarısı göstermişlerdir. Peki, üç gün önce bu kadar iyi oynayan, iyi organize olan bir takım, nasıl oldu da 10 kişi kalan Yenicami karşısında tel tel döküldü.

Sanırım bu sorunun cevabını Kaymaklı yönetimi vermeli. Yarı finale kalan bir takım, kupayı kazanmış gibi, kutlama yaparsa dünkü maçın sonuçlarına da doğal olarak katlanmış olur. Bugüne kadar uyguladıkları birçok kararda kendilerine destek verdiğim Hasan Tosunoğlu ve yönetimi, maalesef bu eğlence modelinde sınıfta kaldı. Kaymaklı gibi bir takımın Yenicami karşısında tel tel dökülmesi ve sakat vermesinin altında yatan gerçek Cihangir maçı sonrasında yaşanan eğlence modeli olmuştur.

Bugünkü karşılaşmada özellikle yardımcı hakemler çok başarısızdı. İkinci yarıda, Yenicami’nin organize geliştirdiği bir atakta, üstelik de karşılaşmanın en güzel ve en organize bir pozisyonda, oyunun ofsayt diye kesilmesi ve Tansel'e sarı kart gösterilmesi, oyunun en dramatik anıydı. Kusura bakmayın ama böyle hakemlerle futbolumuzu ileriye götürmek mümkün değildir.

Evet, Yenicami’yi bir kez daha şampiyonluklarından dolayı yürekten kutluyorum. Malzemecisinden tutun da, yönetici, teknik heyet, taraftar ve de futbolcular hak ederek bu şampiyonluk ipini göğüslemişlerdir. Sekizinci kez şampiyon olmanın ve ikinci yıldızı takmanın haklı gururunu yaşıyorlar. İlk kez düzenlenen 16 takımlı ligde ilk şampiyon Yenicami olmuştur. Bu da Yenicami’nin tarihine altın harflerle yazılacaktır. Çünkü Yenicami, ilklerin takımı olmaya alışmış bir takımdır.

Unutmayalım, KKTC'nin ilk şampiyonu da Yenicami’dir.