Hani derler ya, “Keskin sirke küpüne zarar verirmiş” Ertaç’ın da yaptığı oydu.

Hafta boyunca takımını ve kendisini bu maça konsantre etmiş olan Ertaç, hem hoca, hem de futbolcu olarak bu maça gerçekten iyi hazırlandı. İyi başlayıp öne de geçtiler. Sonra, Doğan kaliteli futbolcuları ile iki gol atıp öne geçince, sinirler tavan yaptı T. Ocağı futbolcularında. Diğerlerini anlarım, ama takımı yöneten ve kaptanlığını yapan Ertaç’ın aynı dakika içinde biri rakibini itmekten, diğeri de hakeme söylenmekten çift sarı ile oyun dışı kalmasını hiç anlamam. Film de orada koptu zaten.

Oysa, Doğan kapanmasına rağmen ısrarla dört forvet ile oynamaya devam edince, T. Ocağı’nın eşitliği sağlama şansı çok fazlaydı. Tabi, Ertaç iki kez kaleci Cem ile karşı karşıya topu dışarı atmasaydı.

Özellikle ilk yarıda kötü mü oynadılar? Elbette hayır. Ama dakikalar geçip, eşitlik golü gelmeyince sinirler gerildi. Candy, Doğukan ve Remzi ile Doğan kalesini zorladılar ama Doğan savunması onlara geçit vermedi. 

Doğan’ın kadro kalitesi ve yedek kulübesi T. Ocağı’ndan daha zengin. Savunmada Ahmet Sönmez bir kez topu ıskalaması dışında hatasız oynadı. Ki, onda da zeminin azizliğine uğradı. Hemen her topu havadan ve yerden kesmesini başardı. Farouk, mükemmel oynadı. Candy, Onun karşısında çok zorlandı. Billy ve erken sakatlanan Kenan’ın yerine giren Halil, Ocak savunmasını çok zorladılar. Billy ilk golü attı, Halil’in, ikinci golde filelere giden topunu Mehmet Uçar kendi kalesine gönderdi. Sercan’ın yerine oyuna giren Tansel de, Halil’in “Al da at” dercesine verdiği pası geri çevirmedi ve skoru tayin eden golü filelere gönderdi.

İkinci yarıda Doğan sahasına yaslanarak, kazandığı toplarla hızla çıkarak farkı açma düşüncesi ile oynadı. Doğru düşünceydi ama gole yakın dört ismin sahada kalması, bu düşünceye ters bir uygulama oldu. Şansları vardı, Ocak futbolcuları gol atamayınca sinirlerdiler, hakemle ve rakipleri ile uğraşmaya başladılar. Ertaç da durup dururken, aynı dakika içinde iki sarı kartla oyun dışı kalınca, istedikleri gibi oyunu domine etmeyi başardılar.

Şu basın tribünü ve şeref tribünü dedikleri yeri birileri gözden geçirmeli. Maçın içinde Federasyon Başkanı geliyor ve yer olmadığından TOL Başkanı’nın hanımı yerinden kalkıyor ve ona yer veriyor. Hem de orada oturmaması gereken kişiler olduğu halde. Basına ve Federasyon Başkanına hakaret ve küfür eden Ocak taraftarını polisin tutuklaması gerekirdi. Dışarıda edilse, bu küfürlere hoşgörü gösterecekler mi?  Karşılaşmayı Futbol Federasyonu Başkanı veya spor yazarları mı yönetiyor da, gelip onlarda mahmurluyor bu adamlar?