MTG’nin Erhun’u var
Son haftaların formda iki ekibi olan Mağusa Türk Gücü ile Göçmenköy karşı karşıya geldi. Zirve mücadelesinde daha çok puana ihtiyacı olan ve bunu da oynadığı futbolla da sahaya yansıtan MTG, zorlansa da maçı kazanarak yoluna devam etmesini bildi.
Mağusa Türk Gücü artık ilk devrenin son haftalarına girilirken kalan iki haftada puan kaybetmeden devre arasına girip, sakat oyuncularının iyileşme sürecini bekleyecek şekilde kayıpsız götürmeye çalışıyor. Göçmenköy’de ise bu hafta yaşanan Mahmut Amasyalı ve Mehmet Özeralp’in kadro dışı kalması, yine Bayram’ın yokluğunda ciddi bir kadro kurma ve oyun içerisinde de hamle yapma şansının azaldığını gördük. Maç başlarkenden de daha 3. dakikada Erhun’un Nevzat’tan aldığı topla ceza sahasına girerken yerden Şenol’a verdiği pasla attırdığı gol, adeta MTG’yi maça 1-0 önde başlattı. Bundan sonra da Dinopeter ile ve yine Erhun, Ünal ile girilen pozisyonların yanı sıra özellikle Göçmenköy sol tarafının MTG tarafından çok fazla kullanıldığı ve Dinopeter, Nevzat, Mustafa Salk başta olmak üzere adeta ‘yol geçen hanına’ çevrildiğini gören Nazım Aktunç, forvette veya orta sahada hücuma dönük görmeye alıştığımız Arda Sözcü’yü buraya çekerek çözüm bulmak zorunda kaldı. Bu durumda da hücum etkinliğindeki gücü biraz da olsa azalmış oldu.
Göçmenköy ilk yarıda doğru düzgün pozisyona giremese de, ikinci yarı adeta roller değişti. Göçmenköy’ün iki yabancı oyuncusu da daha hareketli oynamaya, İbrahim Çıdamlı daha çok sorumluluk almaya ve Remzi de hücum hattında defansı zorlamaya başladı. MTG’nin alışkın olduğumuz oyun anlayışından uzaklaşıp rakipler tarafından nasıl durdurulurum görüntüsünden Göçmenköy’ün ataklarını nasıl durdururum boyutuna geldiğini gördük. Son bölümlerde MTG’nin yaptığı hamlelerle oyunu dengelemeye çalıştığı, bu nedenle de önce zorunlu bir değişiklik, Gürlü’nün sakatlığı nedeniyle Uğur’u sahaya sürdüğü, sonra iki Emre hamlesi ile orta sahayı dengelediğini, son bölümlerde de Arif ve Doğukan ile bir nevi oyunu soğutma mantığıyla beş değişikliğini kullanırken, buna karşılık Göçmenköy’de 84 ve 86’da Bekir ve Mustafa hamlesi dışında oyuna sürebileceği doğru düzgün oyuncusu olmadığı handikapını gördük. Özeralp’ın ayılması sonrası kalede uzun süre görev almayan, geçtiğimiz haftadan sonra bu hafta da Kıvanç kalede görev yaptı. İki gol yese de tecrübesi ile başarılı kurtarışları oldu. Kıvanç ile devam edeceklerse devre arası iyi bir antrenman süreci ile Kıvanç’ın takıma katkı koyacağını söyleyebiliriz.
Son bölümlerde artık risk alan, Mustafa ve Bekir’i sahaya sürüp gol arayan Göçmenköy’ün orta sahadaki güven noktasını elden bırakması ile MTG gibi bir rakiple oynuyorsanız faturayı kesmek zor olmayacak. Öyle de oldu. Doukara ile soldan girilen bir pozisyonda ceza sahasına sokulan Erhun’u görmesi, Erhun’un da bu sezon liglerimize renk katan oyunuyla golü atması ile maça son noktayı koyduğunu söyleyebiliriz.
Daha ilk dakikada verdiği gol pası, son dakikada attığı gol MTG için Erhun’un ne kadar önemli olduğunun göstergesi oldu.
Turgay Misk bu maçta verdiği kararlar, çaldığı düdükler, gösterdiği kartlar ve gösteremediği kartlarla çok da iyi bir maç yönetti diyemeyeceğiz. Umarım ilerleyen haftalarda form grafiğini yükseltir ve daha iyi maçlar çıkarır.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.