Lefke, Türk Ocağı’nı yenmek amacıyla gelip ligi ikinci bitirmek düşüncesini gerçekleştirmek için maç boyunca sayısız fırsatlar yakaladı ama başta Kasım olmak üzere çerçevenin içini Aziz’le bir kez dışında bulamayınca, beraberliğe razı oldu.

Kasım, ilk yarı boyunca tam dört kez kale önünde gol şansı yakaladı, iki kafa vuruşunu dışarı attı, bir vuruşu kalecinin ellerinde kaldı. İlk yarının uzatma dakikasında vurduğu nefis kafa vuruşunu ise kaleci Hüseyin mükemmel bir şekilde tokatlayarak gol olmasına izin vermedi.

Yani, Kasım bunlardan birini gol yapsa, ilk yarıda beraberliği yakalamaları işten bile değildi. İkinci yarıda Lefke savunmayı üçledi, Yılmaz Çetin’in yerine Aziz’i sağ kanata aldı, Mustafa da sağ kanattan bindirme yapınca, çok adamla Ocak kalesine gelmeye başladılar. Ocak skoru koruma amacıyla sahasına çekilince, bol bol da Türk Ocağı ceza alanını karıştırdılar. Sakatlanan Aykut’un yerine giren Mehmet Toros boş kale yerine topu göklere dikmese, Aziz’den önce skor eşitlenecekti. Kasım, Yılmaz Şipal, Semih, Rahmi sayısız fırsatları değerlendiremeyince, sadece Aziz’in golü ile yetinerek berabere kaldılar.

Bunları şunun için yazıyorum; Lefke taraftarları, yedikleri golden sonra hakemlere ve Ocak taraftarlarına küfür etmeye başladılar. “Onun-bunun çocuğu” sözünün gerçeğini dışarıda herhangi birine söyleseniz, polis size dava okur ama nedense tribünde bu çirkin sözleri hakeme söyleyen taraftara polis tepki vermiyor. Hakeme baskı kurmak için kendisini ceza alanı içinde yere atan futbolcu mu arasınız, her pozisyonda hakeme hakaret eden taraftar mı ararsınız? Hepsini maç boyunca yaşadık. Maç sonunda Lefke taraftarlarından bazılarının sahaya girerek hakeme koşmaları, futbolcuların itirazlarına devam etmesi, Polisin emniyeti alması ile son buldu ama ikinci olamamayı hazmedemedikleri kesin ortaya çıktı.

Onlara sadece şunu hatırlatmak isterim; İstatistikler sadece şampiyonları yazar. İkincileri kimse hatırlamaz.

T. Ocağı, Play out’a avantajlı girmek amacıyla galibiyet almak için oynadı, ilk yarıda Ali ile golü de buldu. İkinci yarıda savunmaya duvar örerek, kazandıkları toplarla Doğukan ve Ali’yi buluşturmak ve farkı ikiye taşımak istediler. Ali ile bu fırsatı da yakaladılar ama Ali’nin vuruşu Kaleci Mehmet’ten döndü.

Ali dün Doğukan’la birlikte mükemmel oynadı. Son dakikalarda yoruldu, çünkü çok koştu. Cevdet de onlara uyum sağlasa, belki galibiyete ulaşma şansları olacaktı. Mehmet Uçar’ın savunmanın sağında oynaması düşünce olarak güzeldi, sağ kanatta 53 dakika oynayan sol ayaklı Eren ise bekleneni veremedi. İlk yarıda Kemal karşısında adeta kayboldu. Yerine giren Mahmut da etkili olamadı.

Ocak, Play out maçlarına Hamitköy ve Baf Ülkü Yurdu önünde avantajlı giriyor. İlk maçında yenerse, kalan maçları oynamadan düşecek üçüncü takım belli olabilir. 

Kapanış maçında kazanan yok: 1-1