Önce kendine bakmalı
Madde madde gidelim.
1) UBP Hükümeti ülkenin en büyük spor organizasyonu olan Dr.Fazıl Küçük Spor Oyunları'na kaynak ayırmadı.
2) Esentepe'ye salon sözü verildi, temeli atıldı bırakıldı. Tamamlanması için kaynak ayrılmadı.
3) Milli Olimpiyat Komitesi genel kurul yapmadı. Tüzüğü eski yönetimden kalma... Federasyonlar şikayet ettiği bu tüzüğe bugün itibaren sessiz.
4) Lefkoşa'da bulunan Futbol Okulları, çocuklardan parayı alıyor, devletin çim zeminli sahalarını ücretsiz kullanıyor. Dumlupınar Spor Kulübü de saha bulamadığı için bünyesindeki çocuklara spor yaptıramıyor.
5) 2012 yılında iki tane tartan pist yapacağını vurgulayan UBP, 2013 yılında olduğumuzun farkında mı?
Bu listeyi uzatmak mümkün.
Gözüm kapalı aklıma gelen bunlar.
***
Şunu da belirtmekte yarar görüyorum.
Sporun yönetim erkini geçmişte elinde bulunduran hükümetlerinde bu tip listeleri vardır.
Sıkıntı, spor yönetim erklerinin rant sağlama adına kendi bölgelerine yaptıkları yatırımlardır.
Mesela, Spor Bakanı olduğu dönemde seçim bölgesi olan Güzelyurt'u sporun başkenti haline getiren Kemal Dürüst.
Bölgede futbol dışında branş yok, ama futbolun dışında tüm branşların yapılacağı spor alanları yaratıldı.
Sporcuya yatırım yerine taşlara yatırım tercih edildi.
***
Sporcu sayılarında durağanlık var.
Atletizmden, basketbola, voleyboldan badmintona kadar...
Yok be Kamil azalma yok attın da diyebilirsiniz. Ancak bir spor branşında sporcu sayısı artmıyorsa hep aynı kalıyorsa bunun adına durağanlık denmez de ne denir?
Şimdi yukarıda madde madde sıraladıklarımızı değerlendirecek olursak, sporcuya yatırımın olmadığı ülkelerde sporkamuoyu sıkıntıları gündeme getir.
Ve sıkıntılar gündeme geldikçe de spor yönetim erki savunma mekanizmasını çalıştırır.
Asar keser, kendinden önceki yönetimleri suçlar.
Oysa kişi önce kendine bakmalıdır.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.