Covid-19’da sporun durma süreci, diğer bireysel sporcuları olduğu gibi bisikletçileri de olumsuz etkiledi.

Havadis’e konuşan şampiyon sporculardan Soner Akbaş, Covid-19 döneminde sokağa çıkma yasaklarında tek kişi veya iki kişilik antrenmanlara izin verilmesinin gerekliliğini vurguladı.

Akbaş, haklı siteminde, “Yaptığım branşın açık havada olması çok büyük bir avantajdı, çünkü sokağa çıkma yasağı olmadığı takdirde herhangi bir sıkıntı olmaksızın rahat rahat antrenman yapabiliyordum” dedi.

Bisiklet sporunda sporcuların motivasyonlarının her geçen gün daha da azaldığına da vurgu yapan başarılı sporcu, “Bisiklet branşında günden güne sporcuların motivasyonsuzlukları ve kendilerine bir hedef koyamadıkları için azaldıklarını görmekteyiz. Ve her yıl alttan gelen sporcularla sayımız artacağına maalesef azalıyor” dedi.

Ve ülke sporumuzun en büyük sorunu, ülkemizde sporun ayrı bir bakanlık altında olmaması. Sporun da altında olduğu bakanlık ve müdürlüğün çalışmalarını da yorumlayan Akbaş, yetersizlikleri şöyle yorumluyor: “Spor Bakanlığının ne federasyona, ne de sporculara yaptığı yatırımları kesinlikle yetersiz buluyorum. Bir sporcuya kulübü yardımcı olmuyorsa ve ailesinin de maddi yetersizliği varsa, spor yapmak bu memlekette imkansızlık derecesinde. Ben bu spora 11 yılımı verdim ve halen daha bisiklet sporunu yapıyorum. Adada bir ilk yaparak Türkiye’nin en büyük takımlarından biri olan Salcano Sakarya B.B Pro takımına transfer olarak profesyonelliğe imza atmış bulunmaktayım ama böyle bir durumdan eminim Spor Bakanlığının veya alt yetkililerin haberleri bile olmamaktadır. Yıllarımı verdim ve olimpiyat hayalleri olan bir sporcu olarak bu spora, bugüne kadar kendi ülkemden hiçbir destek ve yardım almadım. Bu günden sonra da bir değişiklik olacağından hiç ümidim yok. Bu yüzden bu adada spor gelişmeyip, lise yıllarının son zamanlarında son bulurken, veya en iyi ihtimalle üniversite hayatına da dahil olup yolun sonunda tıkanmaktadır.”

Yukarıda da belirttiğim gibi, biz sporu ayrı bir bakanlık altında toplayıp da karar mekanizmalarını, kendi bütçesiyle buraya yönlendirmezsek sporda başarı için daha çok dert yanacağız. Başarı nasıl gelir? Kaliteyle gelir, yatırımla gelir, inançla gelir, öngörülerle gelir… Bu yönde de tüm enerjisini spora harcayacak ve tüm federasyonları kucaklayacak bir bakanlık gereklidir ki geleceğin stratejileri birlikte belirlenip, yol alınabilsin.

***

Futbol Müzesi için ilk adım atıldı

Daha önce bu sayfalardan yazmıştık, “ülkemizde bir spor müzesi olsa, ne de güzel olur” diye. Belli ki Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Sertoğlu’nun da aklında böylesine güzel bir proje varmış. Dün basına da yansıdı, “Futbol Müzesi” için, ilk adımlar atıldı ve Futbol Federasyonu’nda bu yönde bir toplantı gerçekleştirildi.

Türkiye Cumhuriyeti Gençlik ve Spor Bakanlığı KKTC Koordinatörü Mithat Tekçam, Futbol Federasyonu’nu ziyaret ederek, federasyon başkanı Hasan Sertoğlu ile “Kıbrıs Türk Futbol Müzesi” projesinin geliştirilmesi için görüş alışverişinde bulundu.

Güzel adımlar atılıyor ve bu adımları alkışlıyoruz. Çünkü bu yönde atılacak her bir adım, kendi öz değerlerimizi, izler silinmeden gelecek nesillere taşıyacaktır.

***

Futbolun “Rüya Takım”ları…

            UEFA 2020’nin 11’ini açıkladı.

            Kalede Alman kaleci Neuer var.

            Defans hattında Joshua Kimmich, Sergio Ramos, van Dijk ve Davies.

            Orta sahada, Alcantara, Kevin de Bruyne.

Forvette de Messi, Ronaldo, Neymar ve Lewandowski var. Bu forvet hattı çağımızın en iyileri. Kuşkusuz, tartışmasız, korkunç… Düşünün bir savunma oyuncususunuz ve karşınızdaki forvet hattında bu dörtlü var. Çıkart formayı, otur kenara. Yapacak pek bir şey yok, ya da futbolun tadını çıkar, maçtan sonra imza alırsın, dörtlüden.

Peki kendimce bir 11 çıkaracak olsam, gelmiş geçmiş futbolcuları düşünerek, kimleri yazardım? 3-4-3 düşünerekten şöyle bir kadro oluştururdum ilk aklıma gelen yıldızlarla:

Kalede Peter Schmeichel olurdu, alternatifi de oynayan efsane Buffon olurdu.

Savunma hattında Cafu, Maldini, Baresi, yedek kulübesinde de Sergio Ramos, Puyol ve Zanetti.

Orta sahada Matthaeus, Ronaldinho, David Beckham, kadroda yıldız bolluğundan C.Ronaldo’yu sol kanatta kullanırdım. Yine orta sahayı zenginleştirerek, yedek kulübesinde Hagi, Zidane, Socrates, Giggs ve Platini gibi isimleri de kadroda tutardım.

Forvet hattında da Maradona, Messi, Pele yedekte de Ronaldo Nazario ve Roberto Baggio derdim.