Schumacher tekrar pistlerde!
Formula 1 – 2021 Sezonu (Bahreyn Grand Prix)
Geçen sezon pandemi ile beraber farklı bir şekle bürünen Formula 1 sezonu bu sene takvimin açıklandığı şekilde başladı. Değişen takım isimleri, araç tasarımları, yeni pilotlar, yeni “eski” pilotlar derken, 15 haftalık ara sonrası sezon Bahreyn’de start aldı.
Netflix’in son 3 sezondur yayınladığı “Drive To Survive” belgesel serisi ile izleyici ve takipçi sayısını inanılmaz şekilde artıran F1, aynı zamanda sosyal medya hesaplarını da çok iyi yöneten bir ekibe vermiş durumda ve bu yönde de çok başarılı bir çizgide ilerliyorlar.
2014 yılında turbo-hybrid çağına adım atan F1’de, araçların makinelerine artık “motor” yerine “güç ünitesi” denilmeye başlandı ve bu çağ sonrası tamamen Mercedes dominasyonu ile geçti. Geçtiğimiz sezon 7. Şampiyonluğunu kazanan “Sir” Lewis Hamilton da bununla birlikte efsane Schumacher’i geride bıraktı ve tarihin en başarılı pilotu oldu.
Toto Wolf gibi bir patron ve Lewis Hamilton gibi bir tecrübe ile birleşen Mercedes AMG motoru, bu dönem sonrası arkasına bile bakmadı. Bu sezona başlarken majör bir değişikliğe gitmediklerini ve iyileştirmeler sonrası eski güçlerinde de olmadıklarını ima eden açıklamalarda bulunmalarına rağmen, sezonun ilk yarışında ilk ve üçüncü sırayı yine almayı başardılar.
Gridin bir diğer favori takımı Red Bull ise Honda güç ünitesi ile sezona iddialı bir giriş yaptı. Verstappen bu sene de Mercedes ikilisini en çok zorlayacak isim gibi duruyor. Albon yerine takıma katılan eski Racing Point sürücüsü Perez ise önce sıralama turlarında son tura kalamayarak, sonrasında ise yarış günü formasyon turunda yaşadığı aksilik ile birlikte sezona kötü bir giriş yapacak gibi duruyordu. Yarışa pit duvarında başlamasına rağmen arka alanda inanılmaz bir yarış geçiren Meksikalı sürücü, 5. sıraya kadar yükselmeyi başardı. Verstappen ise Hamilton ile beraber bizlere muazzam bir son bölüm izletti ama 4. virajda geçiş esnasında pist limitleri dışına çıkması ile beraber ikinciliğe razı olmak durumunda kaldı.
McLaren ise bu sene Mercedes güç ünitesi ile yarışmaya başladı. Gridin en komik ikilisi Lando Norris ile Daniel Riccardo’yu aynı takımda izlemek çok keyifli olacak. Aynı NBA gibi, Formula 1’de de tuttuğum ve desteklediğim bir takım olmamasına rağmen en sempati duyduğum takım kesinlikle McLaren. Onlar da Ferrari ile birlikte 3. sıra için bir mücadele içerisinde olacaklar.
Ferrari ise Vettel’in ayrılığı sonrası dümeni genç isimler Leclerc ve Carlos Sainz Jr’a teslim etti. Özellikle ilk yarışta Ferrari ekibinin başka bir havada olduğunu görmek mümkün. Önce sıralama turlarında Q2’de yakaladıkları başarı, sonrasında ise yarış içerisindeki pit stop süreleri ile birlikte dikkat çektiler.
AlphaTauri-Honda’da Pierre Gasly sürpriz sonuçlara imza atacak bir sürücü. Geçen sezon kazandığı Monza yarışı sonrası güven tazeleyen Gasly, bu sezona da sıralama turlarında aldığı 3. sıra ile başlamasına rağmen yarışın hemen başında ön kanadını kırınca istediği sonucu elde edemedi ama önümüzdeki yarışlar için umutluyum. Çaylak Yuki Tsunoda ise ilk yarışında gözü kara bir performansa imza attı ve 13. Sırada başladığı yarışı 9. Sırada bitirmeyi başardı. Aston Martin-Mercedes sezonun ilk yarışında hayal kırıklığı yarattı. Pistin en güzel görünümlü aracının biraz daha zamana ihtiyacı var anlaşılan. Alpine ile pistlere geri dönen Alonso ise frenlerinde yaşadığı sorun ile yarışı tamamlayamadı.
Son olarak ayrı bir parantez de Haas-Ferrari için açmak gerek. Pistin en yavaş aracı, en düşük bütçeli takımı, sezonu son sırada geçireceği kesin gibi. Fakat Formula 2 şampiyonu, efsane Michael Schumacher’in oğlu Mick Schumacher’e dümeni vermesi ile dikkatleri üzerine çeken ekip, aynı şekilde takım yatırımcısının oğlu Nikita Mazepin’e de bir koltuk verdi. Mazepin yakın dönemde internete düşen bir taciz videosu ile gündeme gelmişti. Yani gridin en sempatik ve en antipatik sürücüleri aynı takımda. Muazzam bir dilemma. Mazepin yarışın henüz başında yaptığı kaza ile yarış dışı kaldı, Mick Schumacher ise ilk yarışını sonuncu sırada tamamladı. Formula 1’de sürücüler genelde soyisimlerinin ilk üç harfi ile sıralanır. Baba Schumacher zamanında kardeşi Ralf Schumacher ile yarıştığı için SCH yerine MSC kısaltmasını kullanıyordu. Oğul Mick de, yarışan başka Schumacher olmamasına rağmen babasına saygı göstergesi olarak aynı şekilde MSC kısaltması ile yarıştı, bu da tüyleri diken diken eden bir minik detaydı yarış adına.
Sezon güzel başladı, sezon heyecanlı başladı. Şimdi 2 hafta sonraki İtalya yarışını bekliyoruz. Avrupa’da İtalya sonrası sırası ile Portekiz, İspanya ve Monako izleyeceğiz. Aynı şekilde heyecanlı ve daha çekişmeli bir sezon geçmesi en büyük dileğimiz...