“LİGİ EN İYİ YERDE BİTİRECEĞİZ”… Kaptanınız Konuşuyor Yazı Dizisi’nin bu haftaki konuğu Baf Ülkü Yurdu kaptanı Ahmet Hatay oldu. Haftalar geçtikçe oturan bir takımları olduğunu belirten Hatay, genç ve iyi oyunculardan oluşan takımlarının tehlike yaşamadan ligi en iyi yerde bitireceğini belirtti
“TAKIMLAR FUTBOLCU BULMAKTA ZORLANACAK”… “Yıllardır ambargoların kalkacağı söyleniliyor. Bu söylemleri yapan insanların önce buna inanması lazım. Umarım ülke ve futbolumuz için gerekli adamlar atılır. Aksi takdirde ilerleyen senelerde ülke takımları futbolcu bulup oynamakta bile zorlanacak”
Halit Dağ
Kaptanınız Konuşuyor Yazı Dizisi’nin bu haftaki konuğu, Süper Lig ekiplerinden Baf Ülkü Yurdu’nun kaptanlığını yapan Ahmet Hatay. Denizli Spor Kulübü’nün altyapısında yetişen Hatay, 2016 yılında transfer olduğu Baf Ülkü Yurdu’nda kaptanlık görevini yürütüyor. Takımının durumundan kendi performansına, unutamadığı anıdan ülke futbolcusu ve sporcusunun yaşadığı sorunlara kadar Ahmet Hatay birçok soruya yanıt verdi.
Hatay: “Haftalar geçtikçe oturan bir takımımız var”
“Baf Ülkü Yurdu’na 4 sene alt yapısından yetiştiğim ve üstümde çok emeği olan Denizli Spor Kulübü’nden transfer oldum” diyen Ahmet Hatay, “Bu sene itibarıyla takım kaptanlığı görevini üstlenmeye başladım” dedi.
Takımın durumunu değerlendiren Hatay, “Sezon öncesi gerek futbolcu gerek antrenör konusunda bir çok belirsizlik yaşamamıza rağmen ligi çok geç açan bir ekibiz. Lige girerken birçok kişi tarafından küme düşme tehlikesi yaşayacak ilk takım olarak bizi gösterdiler ama haftalar geçtikçe oturan takım bir takımımız var. Genç ve çok iyi oyunculardan oluşan takım bu sene Play-out tehlikesi bile yaşamadan ligi en iyi yerde bitirecektir” açıklamasını yaptı.
“Bana göre her şeyin başı disiplin”
“Yeni sezona çok ta istediğim gibi başlayamadım, ben de belirsizlikler içinde sezona başladım” diyen Hatay, “Türkiye’ye gitmiştim. Şartlar uygun olsaydı orada devam edecektim ancak geri geldiğim içinde çok ta pişman değilim. Her geçen hafta özgüvenimi kazandıkça kendimi daha hissediyorum. Performansım gün geçtikçe arttığına inanıyorum ve takımıma elimden geldiği kadar yardımcı olmaya çalışıyorum. Daha fazlasını vermek için disiplinli çalışıyorum. Bana göre her şeyin başı disiplin” şeklinde konuşarak kendi performansını değerlendirdi.
“Denizli ile kazandığımız finali unutamam”
Unutamadığı anısını da aktaran Ahmet Hatay, Denizli ile Play-off finalini kazandıkları Vadili maçını anlatıyor. Hatay, “Tam tarihi hatırlamıyorum ama 2012-2013 sezonu Denizli ile Play-off finalinde Vadili’yi 90+3’te attığımız gol ile Atatürk Stadında 3-2 yenip bir üst lige çıkmıştık. Bütün duyguların bir arada olduğu gündü, bu günü unutamam” ifadelerini kullandı.
“Futbolcuların yaşadığı birçok sorun var”
Ülke futbolcusunun sadece bir sorunu olduğunun söylenemeyeceğini, birçok sorunların olduğunu belirten Ahmet Hatay, bunların en önemlisinin sözleşmelerin ve tesisleşme açısında ülkeye yatırımın olmaması olduğunu aktardı. Hatay, “Bir çok takım antrenman yapacak saha bile bulamıyor. Antrenman ve maç yapılan zeminlerin futbolcular için bir çok sakatlık getirdiğine inanıyorum. Sözleşmelerin olmamasından dolayı futbolcular sezon öncesi kulüp ile olan anlaşma şartlarının sezon içinde uygulanmadığı takdirde futbolu bırakma noktasına bile gelebiliyor. Bunların önüne geçmek için profesyonelce düşünülüp futbolumuza bir an önce sözleşmelerin gelmesi gerekmektedir. Böyle devam ederse birçok genç ülkeden ayrılıp kendi şansını Türkiye veya başka bir yerlerde deneyecektir. Profesyonelliğin olmadığı yerde bence bu çok doğal bir durum” diyerek futbolcuların sorunlarına değindi.
“Gereken değer verilmezse takımlar futbolcu bulup oynatmakta zorlanacak”
Ülke sporcusunun en büyük sorunu nedir sorusu ile ilgili Ahmet Hatay görüşlerini şöyle aktarıyor: “Yıllardır bu ülkede futbol oynuyorum ve yıllardır bu ambargoların kalkacağı söyleniliyor. Bu söylemleri yapan insanların önce buna inanması lazım. Bana göre bu konu hakkında hiçbir girişim ve adım atıldığına inanmıyorum. Bundan sonra da atılmayacaktır. Güney Kıbrıs’ta ve Türkiye’de takımlar UEFA ve Şampiyonlar Ligi gibi en üst düzeyde ülkesini temsil edip ülkesine ve ekonomisine büyük katkılar yapıyor. Biz bunları sadece televizyon ve tribünden izliyoruz. Biz gençler ve bizden sonraki nesil de bu ambargolar altında ezilip kalacaklar. Böyle bir düzen içinde sezona başlayan takımlar sadece kümede kalmak için savaşır. En iyi takım zaten şampiyon olur ama bence bu ambargolar yüzünden şampiyon olan bir takımın UEFA organizasyonlarına gidememesi ülkede ‘Şampiyon olmasam ligde 5’inci de olsam benim için şampiyonluk kadar değerlidir’ zihniyeti yaşatıyor ve bence böyle bir yapı içinde çok ta doğru bir düşünce. Ambargoların kalkacağına çok inanmıyorum ama inşallah biz futbolculara gereken değeri verip ülke ve futbolumuz için gerekli adamlar atılır. Aksi takdirde ilerleyen senelerde ülke takımları futbolcu bulup oynamakta bile zorlanacaktır.”