Yeşilova önde basarak başladı. Top rakip sahada kaldı. Doğal olarak pozisyonlar arka arkaya geldi. Mustafa Salk ilk bölümde rakip ceza sahası içinde üç net pozisyon buldu.
Sonuçlandırmada aynı beceriyi gösterebilseydi geri kalan bölüm teferruattan ibaret olabilirdi.
Peki o alanda Billy Osman varken, Mustafa Salk’ın ceza sahası içinde topla bu kadar etkili olmasının nedeni ne idi?
Bill Osman statik kaldı. Mustafa tam tersi hep hareketli idi. Her zaman doğru alana koşup topla en etkili olabileceği yerlerde buluştu. Seken boşta kalan savunmadan dönen topları da aldı.
Etkili oyununu şık bir golle süsledi. Defansif anlamda da takımına katkı koyarak bana göre maçın hiç kuşkusuz öne çıkan ismi oldu.
Yenicami savunma yaparken çevre kontrolüne daha fazla önem verirse önümüzdeki haftalarda bu kadar açık vermeyecek diye düşünüyorum.
Yenicami’yi kısa bir süre önce Süper Kupa maçında izleme fırsatı buldum. Aksayan düzeltilmesi gereken yönleri olduğu düşüncesine vardım.
Lig daha farklı olur dedim. Ama en ufak bir değişiklik görmedim.
Oyunu geriden kurma konusunda başarılı bir takım. İkinci bölgeye geçişte de sıkıntı yok. Ama bundan sonrası çok çalışma gerektiriyor.
Moses son derece formsuz. Fizik olarak yetersiz. Destek de gelmeyince bire-bir oymamaya çalışıp top kayıplarına neden oluyor.
Aslında her iki takımın da “PAS-DESTEK” konusunu çok iyi çalışması gerek. Maç boyunca dikkatimden kaçmadı. Pası veren yerinde kaldı. Koşmadı, boş alana çıkmadı.
Topu atan ANDİLLA’yı koyup baktı.
Top kayıplarının yaşanması bu düşünce tarzına paralel oldukça fazla oldu. Kalite ve tempo düştü.
Yeşilova kontra yakalandığı zaman geri dönüşleri hızlı yaptı, kalabalık savunma yaptı.
Geri koşular konusundaki istek ve başarısının ödülünü lig boyunca alacak diye düşünüyorum.
Yenicami’nin kalabalık, yerleşik savunmayı aşmak için dış şut denemeleri doğruydu. Tek eksik çerçeveyi bulmaktı. Bu konudaki ısrar ileride amaca ulaştırabilir.