İskele Cumhuriyet Stadı’nda oynanan Gençler Birliği – Gençlik Gücü maçı sabaha kadar devam etse Gençlik Gücü, bırakın kazanmayı, gol dahi atamazdı. Ancak durum böyledir diye bir teknik adam, maçın 85. dakikasında “ayıptır be hoca” dediği için oyun alanının dışına gönderilmez. Cumhuriyet Stadı’nda orta hakem olarak görev yapan Fehim Dayı ve dördüncü hakem Hasan Eriş, oyun alanı içinde maalesef adalet dağıtamadı.
Fehim Dayı daha maçın ilk çeyreğinde, karşılaşmanın 17. dakikasında Gençler Birliği oyuncusu Mehmet Aylanç’a yaptığı hareketten dolayı sarı kartını verirken, dakika 25’te Nnemeka’ya yapılan sert hareketi es geçmesine çok büyük tepkiler gösteren Gençler Birliği teknik direktörü Hasan Toplaoğlu’na karşı Hasan Eriş sessiz kaldı. Bu sessiz kalışa aslında Gençlik Gücü yedek kulübesinden Hasan Eriş’e karşı seslerin yükselmesi, 85’te Gençlik Gücü teknik direktörü Niyazi Göksun’un “ayıptır be hoca” demesi ile birlikte zaten yüksek olan tansiyonun bir o kadar daha yükselmesine neden oldu. Yalnız seksen beşe kadar hakem Fehim Dayı’nın göstermesi gereken kartları göstermemesi maçta her iki tarafında sinirlerin iyice gerilmesine neden oldu. Mesela, Gençler Birliği oyuncusu Nnemeka’nın maçın 35’inci dakikasında Uğur’a yaptığı sert harekete tepki vererek saha içerisine dalan Gençlik Gücü yedek kulübesi ile saha bir anda ana baba gününe dönüşmesine neden oldu. Araya giren polis ekiplerinin müdahalesi ile olaylar yatıştı. Ancak olaylar sonrası Fehim Dayı’nın Nnemeka’ya sarı kart vermesi tansiyonu daha da artırdı ve bu tansiyon maçın sonuna kadar devam etti. Maça gelince, Gençler Birliği takımında teknik direktör Hasan Topaloğlu, son antrenmanda sakatlık geçiren Emir Dolu’yu dinlendirmesi yerinde bir karar olurken, oyun içinde yaptığı oyuncu değişiklikleri tam yerindeydi. Ancak, Gençlik Gücü teknik direktörü Niyazi Göksun’un Özcan Saygı ve İsmail Soydan’ı neden ilk 11’de sahaya sürmediğine anlam veremedim. Debola’nın eksikliği maç içinde kendini gösterirken, Uğur Sönmez’in stoperde, Daniel Addo’nun da orta sahada oynatılması bana göre yine yanlışlar arasındaydı. İleride oynayan yabancı oyuncu Dadjo ise gerek hava toplarında gerek yerden gelen ortalarda çok etkisiz kalması Gençlik Gücü’nün gol pozisyonu üretememesine neden oldu. Gençler Birliği takımımda Şenol yine çok koşarken, ilk golde Arif’e yaptığı orta mükemmeldi. Arif de bu güzel ortayı topu filelere göndermekle hakkını verdi. Arif Uysal’ın attığı ikinci gol ise tamamen kendi becerisini ön plana çıkardı. Sol kale çizgisi üzerinden getirip, sıfır denilen yerden vurduğu sert şut gol olması Arif’in ne kadar kaliteli bir oyuncu olduğunu gösterdi.
Son olarak karşılaşmanın dördüncü hakemi Hasan Eriş’in GAÜ Çetinkaya – Küçük Kaymaklı maçında GAÜ Çetinkaya teknik direktörü Mehmetali Özgürgün’ü oyun alanının dışına gönderirken ne kadar doğruysa, bu karşılaşmada da Gençlik Gücü teknik direktörü Niyazi Göksun’u dışarı göndermesi o kadar yanlıştı.