Geçtiğimiz haftayı kazanarak büyük bir moral ve motivasyon ile hazırlanan, “Mesarya derbisi” niteliği taşıyan, kaybetmeye hiç kredisi olmayan, lig hedefleri sezon sonunda şampiyonluk olan, iki takımın daha bir çok hikayesi olan karşılaşma Lefkoşa’da başladı.
Cihangir takımı maç başlangıcında taktik diziliş ve teknik plan olarak sahada ne yaptığını bilen bir takım olarak göründü. Toygar Davulcu takımını maça çok iyi hazırladı. Geriye düşmelerine rağmen oyunlarını hiç bozmadan, doğru oyunla gol bulup, devreyi eşitliği yakalayarak kapattı. Özellikle Babacar ve Abaka son derece etkili oynayarak takımlarına çok ciddi katkı koydular. İkinci yarıya kazanmak için hamle yapmak için kuşku duymayan Toygar Davulcu, karşılığını bulduğu gollerle almayı başardı. Oyuncuların performansları yüksek maç ritmini yakalayarak geçtiğimiz yıl sergilenen oyun formuna yakın bir görüntü sergilediler. Fizik kaliteleri gerçekten oldukça yeterli gözüktü. Rakibin bu kadar uzun oynadığı bir maçta savunma ve hücum geçişlerine ayak uydurup, direnç gösterdiler. Topu kazanınca kendi oyunlarını oynayarak, sahada ki duruşları ve oyun becerileri farkı yarattı. Babacar güzel oyununu maçın tamamına yansıttı. Şampiyonluk hedefi ile çıktıkları bu yolda son derece önemli bir dönemeci hata yapmadan geçmeyi başardılar. Sezon sonu hedeflerine ulaşmak için çok doğru planlanacak devre arası transfer hamleleriyle küçük köyün büyük hikâyesi yazılabilir.
Değirmenlik teknik düşünceleri doğrultusunda, Hüseyin Deynekli’yi defansın arkasına atacakları uzun toplarla kaçırmayı düşündüler. Ali Oraloğlu’nun takımı bu oyun yapısı ile golü bularak öne geçmeyi başardı. Fakat sürekli ayni oyun planları topun rakibe daha fazla geçmesine neden oldu. Orta alanlarını pas yapmadan direk geçmeleri, orta saha adamlarının 70 metre koşular yapmalarına ve zaman zaman yorulup alanı doğru kapatamamalarına neden oldu. Oyuncu performanslarını değerlendirebilmek için takımda oynayan oyuncuların topa daha fazla sahip olması ve oyunu rakip alana yıkmaları gerekiyor. Zira bu oyun yapısıyla sadece kenarda oynayan ve uzun çıkılarak pozisyon yaratmaya çalışan Deynekli ve Şükrü’nün fiziksel durumunu ve performanslarını görebiliriz. Hedefe yürümek için Ali Oraloğlu’nun ve ekibin zamana ihtiyacı olduğu çok net. Takımı kendi kurmadı. Kendi oyun felsefesini bu oyuncu grubuyla gösterebilmesi bir hayli güç. Yabancı oyuncularının son derece yetersiz görüntülerini iki nedene bağlayabiliriz. Bir tanesi fizik kaliteleri yeterli değil, bu da iyi bir hazırlık süreci geçirmediklerini gösterir. İkincisi ise tercihi yapan kişilerin takıma doğru adamları getirememesi sonucunu çıkarıyor.
Hakem değerlendirmesi; Turgay Misk, Halil Erdem Canaloğlu ve Burak Yiğit son derece güzel bir yönetim sergilediler. Genel olarak orta hakem Turgay Misk, müdahalelere yakın ve oynatmaya yönelik tutarlı çalığı düdüklerle iyi bir maçı geride bıraktı.
Maçın adamı; Sezona çok iyi başlayan ve bu gün de attığı 2 güzel gol ile takımına maçı kazandıran Babacar oldu.