Sezon öncesi karışıklıkların kulübü olan ve camia olarak aldıkları radikal önlemler sonucu K-Pet Süper Ligi’ne sorunlu giren “Mesarya’nın Beygiri” Serdarlı, geçtiğimiz hafta deplasmanda aldığı ilk galibiyet ve ilk gollerinin ardından dün de, 14 Ağustos Stadı’nda rakibi Gençlik Gücü’nü adeta berhava etti.
Aslında geçtiğimiz hafta, Doğan Türk Birliği karşısında son dakika golü ile mağlup olan Gençlik Gücü’nden dün, Serdarlı karşısında daha dirençli ve mücadele eden bir takım olarak bekliyordum, ne gezer...
Dün, mükemmel bir maç yöneten orta hakem Fehim Dayı’nın başlama düdüğü ile adeta Hipodromdaki STARTBOX’tan ileriye fırlayan bir beygir gibi atağa kalkan Serdarlı daha 8. dakikada Kabore’nin kaleye gönderdiği topun kaleci Zihni’den dönmesini izleyen Serdar Dural’ın golü ile oyuna 1-0 önde başlamış gibi oldu.
At yarışları benzetmesi ile anlattığımız Serdarlı’nın birinci golünün ardından, bu kez ringlerden bir teşbih (benzetme) ile anlatabildiğimiz Serdarlı’nın ikinci golü 13. dakikada yine bir Kabore klasiği olan derinleme pasında bu kez maçın yıldızı Mustafa Arnavut’tan geldi.
Bu gol ile ayağa kalkmaya çalışan bir boksörün abandone olması sonucu daha 13. dakikadan karşılaşma sona erdi. Bu golle, şahlanan Serdarlı karşısında çaresizleri oynayan yeşil-beyazlılarda ne defans kurgusu kaldı, ne orta saha. Forvet ise, hak getire.
Oyuna, golcü Özgür Ongun’u yedekte bırakarak başlayan ve bu maç sonunda istifasını sunan Teknik Direktör Mustafa Özarabacı, Özgür Ongun’u yedekte başlatmakla bir anlamda kendi ipini çekti.
Gençlik Gücü hakkında bir şeyler söylmek gerekirse, eldeki kadronun K-Pet Süper Ligi için yeterli olmadığını söyleyebiliriz. İyi niyetle mücadele eden ancak güçleri bu kadar olan Emrah Hasan-Niyazi Göksun, Hakan Eminoğlu, Mustafa Ayker, Derviş Özeralp bir varlık gösteremezken, genç Ahmet Can, Volkan Ortakçı daha gayretli futbolculardı.
Ne var ki, Gençlik Gücü’nün yabancı futbolcuları Samuel ile Boris tam bir hayal kırıklığıydı. Bu takımda, tek masum olan kalesinde dört gol gören ve yediği birinci golde topu elinden kaçırması hariç kaleci Zihni idi.
İnanın ki, Serdarlı forvetleri her aldıkları topla, güya randevulaşmış gibi, kaleci Zihni ile karşı karşıya kaldılar.
Aylar sonra dün izlediğim, Sedat Devecioğlu yönetimindeki Serdarlı, maçın başlama düdüğü ile bir makine intizamı ile sahaya yayılırken, göze hoş gelen bir futbol sergiledi.
Kaleci Çağatay, kendisine çok iş düşmemesine rağmen, bazı kritik pozisonlarda adeta devleşti. Yaptığı kuratışlarla takımının moral motivasyonunu üst düzeye taşıdı. Defansta İbrahim Faye, Kaan Arsu mükemmel bir ikili oluşturuken, Mustafa Yorgancı, Serdar Dural, Ümit Genç, İsmet Pehlivan ve maçın yıldızları Mustafa Arnavut ile Kabore bu makinenin muhteşem çalışan dişlileriydiler. Salih Küçükoğlu ile oyuna sonradan giren Efe Efeoğlu bu başarılı takımın vasat futbolcuları görünümündeydiler. Bu iki futbolcu eski günlerini arattılar.
Getiğimiz sezon, Geçitkale’den tanıdığım başarılı Teknik Direktör Sedat Devecioğlu çok güzel bir takım yaratırken, başarılı bir teknik adam olduğunu kanıtladı. Oyuna müdahaleleri ve yaptığı değişiklikler yerinde idi.