Aksa Süper Lig’de geride kalan hafta GEÇİŞ OYUNU’nda Burhan Gürkan, Haldun Oktay ve Coşkun Ulusoy ile değerlendiriliyor. Konu başlıklarına üç farklı yorum, üç farklı gözlemle beraber yazarlar kendilerine göre haftanın panoramasını GEÇİŞ OYUNU'nda açıklıyor. GEÇİŞ OYUNU'nun altıncı hafta değerlendirmesi sizlerle...
1. Son 4 maçında 10 puan toplayan ve toplamda 13 puanla zirveye ortak olan Lefke’nin ligdeki gidişatını nasıl değerlendirirsiniz?
Haldun Oktay: Arka arkaya gelen galibiyetler mental olarak da ciddi katkı sağladı
Yenicami maçında ciddi hakem hatası olmasa Lefke galip gelmesi gerekir ve puanını 12 yapardı. MTG maçı değişken bir maç oldu. İki kez geriye düşüp öne geçtiler. Bu da oyun disiplinine bağlılığı gösterir. O galibiyeti hakem hatasına bağlayanlar oldu ama bu değerlendirme esnasında bana göre yanlış olur. Lefke’nin galibiyet golünden sonra da çok net pozisyonları vardı. GHE ve Binatlı maçlarındaki galibiyetler de oyun disiplinine bağlılığı gösteriyor. Binatlı maçında üstün bir takım performansı vardı. Arka arkaya gelen galibiyetler mental olarak da ciddi kaktı sağladı. Her ne kadar çok sakatlıklar olsa da fizik kondisyon olarak da takımın sıkıntısının olmadığını gözlemledim.
Coşkun Ulusoy: 10 puanlık dönemde MTG maçı önemli
Lefke’nin son haftalarda yükselen performansının nedeni, sakatların yavaş yavaş iyileşerek takıma fayda sağlaması olarak düşünüyorum. Evet, eski hüviyetine kavuştular. Ancak bu maçların iki tanesi Girne Halk Evi ve Binatlı karşısındaydı. Mağusa Türk Gücü maçında elde edilen galibiyet büyük bir başarı ama bundan sonra ne yapabilecekleri yönünde konuşmak için erken diye düşünüyorum. Çünkü dediğim gibi GHE ve Binatlı Lefke’ye nazaran çok üst düzey durumda değiller. Yenicami maçı için de denk güçlerin mücadelesi şeklinde bir yorum yapabilirim. Bu son 10 puanlık dönemde MTG maçı önemli, Lefke’nin Lefke olduğunu gösterecek bir maçtı.
Burhan Gürkan: İçerdeki Kaymaklı ve MTG maçları önemli dönüm noktalarıydı
Lefke sezon başlangıcında önemli sakatlıklar yaşadı. Bu sakatlıklarda eldeki mevcut kadroyu nasıl kullanacakları önemliydi, iyi de kullandılar. Örneğin Aykut ve Yakup yokken Armstrong ve Kaan ikilisi o bölgede iyi işler yaptılar. Haftalar geçtikçe bireysel performanslar da kendini göstermeye başladı. İçerde kaybedilen Kaymaklı ile kazanılan MTG maçları önemli dönüm noktalarıydı diye düşünüyorum. Futbolda özgüven çok önemlidir. Haftadan hafta alınan sonuçlarla üzerine koydular. Devamı nasıl gelecek, hep birlikte göreceğiz
2. Bir buçuk yıldır ödenmeyen hakem paraları nedeniyle BTM’nin başlangıcı belirsiz. Önümüzdeki hafta ise Cumhurbaşkanlığı’na siyah çelenk konulması planlanıyor…
Haldun Oktay: Bu paranın nereye gittiği ciddi şekilde sorgulanmalı
Bu sorun bu noktaya gelmeden çözülmesi ve maçların başlaması gerekirdi. Eğer verilmiş sözler varsa yerine getirilmelidir. Kimse bana Spor Dairesi’nin parası yok demesin. Orada yapılan protokole sadık kalınsaydı iş bu noktaya gelmezdi. Buraya ayrılan paranın nereye harcandığı da geriye dönük takip edilmeli. Her yıl bütçeden maliyeye paralar geri dönerken bu paranın nereye gittiği ciddi şekilde sorgulanmalı.
Bir de Futbol Federasyonu özerktir. Futbolun patronu onlardır. Verilen sözlere rağmen para verilmemiş olabilir, o ayrı bir şey. Ama gerekirse Süper Lig ve 1. Lig takımlarının alacağı paylardan ayarlamalar yapılmalı ve BTM maçları bir an önce KTFF tarafından başlatılmalı. Hakemler maçları boykot edebilir ama kimse bana maça çıkamaz demesin. Bu konu da KTFF Başkanı Sertoğlu’nun bir işaretine bakar.
Coşkun Ulusoy: Söz verildi ama bu para var mı?
Gönül isterdi ki bir eylem durumu olmadan çözüm üretilsin. Bu ülkede o kadar çok takım var ki, kim neye yardım edeceğini şaşırmış durumda. Bu kadar küçük bir ülkede bu kadar takıma yardımcı olmak kolay değil. Bu takım sayısının azaltılması gerekiyor. Takım sayısı ülke bütçesini aşıyor. Pay o kadar çok bölündü ki kimseye bir şey kalmıyor. BTM diye sakın kimse küçümsediğimiz zannetmesin çünkü bu söylediklerin Süper Lig ve 1. Lig için de geçerli. Maddi olanaksızlıklar yaşayan takımlar için de geçerli. Takım sayısı bu ülkeye çok. Hiçbir bütçe bu kadar takımı kaldırmaz. Söz verildi ama bu para var mı? Eyleme gidilmeden bir orta yol bulmak lazım.
Burhan Gürkan: Her yıl olduğu gibi bu yıl da binlerce lira maliyeye geri dönecek
Bir protokol çerçevesinde verilmiş bir taahhüttün bir buçuk yıl geçmesine rağmen yerine getirilmemesine anlam vermekte zorlanıyorum. Yıllarca gözden uzak yerleşim birimlerinde gençliği bir çatı altında hep bu kulüpler bir arada tutmuştur. BTM ligleri de bu kulüpler için bir heyecandır. Diğer yanda da hakemlerin kendi ceplerinden yaptığı harcamalarla bu maçları yönettiği gerçeği var. Genel anlamda ortada mağdur olan büyük bir kesim var ve kimsenin bu insanları söz vererek mağdur etme hakkı yoktur. Gelecek hafta yapılması planlanan eylem noktasına gelmeden bu iş çözülebilir. Ama çözülmezse bu haklı eylemleri Kıbrıs Türk futbol tarihinde yerini alacak. Atılan imzalar sonrası ayrılan bu para nerelere, nasıl kullanıldı? Her yıl olduğu gibi bu yıl da binlerce lira maliyeye geri dönecek. En azından bu yıl bu rakamlar bu yönde kullanılmalı. Sayın Cumhurbaşkanı bu ve ülkenin daha birçok sorununu çözmek zorundadır. Gelinen noktada bunun başka yolu yoktur.
3. Altı hafta sonunda lider ile onuncu sıra arasında sadece beş puanlık bir fark söz konusu. Bunun sebebi sizce ne olabilir?
Haldun Oktay: İnişli çıkışlı performanslar
Daha önceki yıllarda bir MTG olsun, Yenicami olsun bazı takımlar arka arkaya galip gelerek lige başlıyorlardı. Bu yıl takımların inişli çıkışlı grafikleri var. İyi başlayan sonradan kötüye giden takımlar var. Bu ortamda arka arkaya puanlar toplayarak yarışa girenler oldu. Takımların inişli çıkışlı performansları bunda en büyük etkendir. Bir etken de uzun zaman sonra futbola geri dönüş oldu. Takımlarda sakatlık sayısı da artış gösterdi. Bu da gerçek performanslarını yansıtmalarını engelledi diye düşünüyorum.
Coşkun Ulusoy: Çok dengesiz bir lig yaşıyoruz
Ciddi anlamda çok dengesiz bir lig yaşıyoruz. Bunun göstergesinin bu olduğunu düşünüyorum. Bir buçuk yıldır futbolcuların ciddi maç eksiği var. Antrenörler de bu konuda sıkıntılı. Performanslar her hafta aynı değil. Bazı takımları bu yıl iki kez izleme fırsatı buldum, her hafta aynı performansı göstermiyorlar. Matematiksel olarak da bakıldığında onuncu sırada bulunan Göçmenköy’ün bir iki maç sonra lider olma olasılığı var. İki hafta sonra alttaki takımlarla da aradaki fark büyüyebilir.
Burhan Gürkan: Devre arasına kadar böyle devam edeceğini düşünüyorum
Burada ana etken istikrar. Geçmiş yıllarda ligi alıp götüren, sürklase eden takımlar vardı. Favori dediğimiz ekiplerin de beklentinin altında kaldığını görüyoruz. Beş altı haftalık dönemlerde tam performansa takımlar erişirken, bundan sonra neler yapabileceğini daha net anlayabiliyorduk. Bu sezon altı hafta sonunda kimin ne yapacağı tam olarak belli değil. İstikrarın yakalanamaması da sonuçlara, dolayısıyla puan durumuna yansıyor. Bir yıllık futbolun oynanmayışı sonrasında geri dönüşte performansa nasıl yansıyacağı sorusunun cevabı da şu anki puan tablosundadır. Bunun devre arasına kadar böyle devam edeceğini düşünüyorum.
4. Son iki sezonun altıncı haftalarında takımların attığı gol sayılarına bakıldığında 2018-19 sezonunda 171, 2019-20 sezonunda da 194 gol atıldı. Bu sezon ise 140 gol atıldı. Gollerdeki düşüş neden kaynaklıdır?
Haldun Oktay: Sonuçlandırma konusunda birçok takımımız son derece yetersiz
Klasik olacak ama yabancının düşürülmesi bir etkendir. Şöyle ki özellikle takımlar daha önce ya forvet ya da hücumda bu yabancıları alıyorlardı. Üçüncü bölgede sonuçlandırmada başarılıydılar. Bu sene en büyük sıkıntı takımlar öyle veya böyle üçüncü bölgeye top taşıyorlar ama sonuçlandırma konusunda birçok takımımız son derece yetersiz. Bana göre bu iki etken ciddi göz önüne çıkıyor. Kaleci performanslarını da unutmayalım. Birçok maçta kaleciler maçın adamı oluyor, buda bir gösterge.
Coşkun Ulusoy: Maç eksiği antrenmandan daha önemli
Muhtemelen genelde hücumdan yana, gol vuruş becerileri daha yüksek oyunculardan yana kullanmaktaydı. Yabancı eksikliğinden dolayı bu düşüş olmuş olabilir. Ayrıca daha önce de dediğimiz gibi hiç kimse henüz hazır değil. Yüzde yüz hazır takım görmedim. 5-6 haftadan sonra bazı takımların performansı patlaması lazım. Örneğin MTG’de dengesizlik var mesela. Yüzde yüz performansa giremedi. Herkes antrenmanlı olabilir ama maç eksikliği bundan daha önemli.
Burhan Gürkan: Bu yıl ilk beşte iki yabancı var
Yabancı oyuncunun düşüşü tabi ki bunda önemli bir faktör. Takımlar üç yabancı varken bu tercihlerini hücuma yönelik yapıyordu. Bu yıl ise tek yabancı bir yere kadar skora yansıyor. Eskiden gol krallığı sıralamasına baktığımızda yabancı oyuncuların üst sıralarda yer aldığını görüyorduk. Bu yıl ilk beşte iki yabancı var. Yabancı sayısının düşüşü ile takımların gol yollarındaki etkinliği de göz önünde. Zira bir hafta farklı kazanan bir takım, diğer hafta kazansa kazansa tek golle kazanabiliyor. Gol sayılarındaki düşüş yabancı ve takımların büyük bir bölümünün hücumdaki etkinliğinin az oluşudur.
BURHAN GÜRKAN’IN PANORAMASI
Haftanın Takımı:
Lefke
Haftanın Oyuncusu:
Bekir Yıldız
(Göçmenköy)
Haftanın Antrenörü:
Toygar Davulcu
(Lefke)
Haftanın Hakemi:
Hüseyin Eyyüpler
(BÜY-DTB)
HALDUN OKTAY’IN PANORAMASI
Haftanın Takımı:
Gönyeli
Haftanın Oyuncusu:
Yusuf Yontar
(MTG)
Haftanın Antrenörü:
Toygar Davulcu
(Lefke)
Haftanın Hakemi:
Osman Özpaşa
(Lefke-Binatlı)
COŞKUN ULUSOY’UN PANORAMASI
Haftanın Takımı:
Cihangir ve Y. Dumlupınar
Haftanın Oyuncusu:
Bekir Yıldız
(Göçmenköy)
Haftanın Antrenörü:
Emre Perçinci
(Cihangir)
Haftanın Hakemi:
Hüseyin Eyyüpler
(BÜY-DTB)