“ADIMI ALTIN HARFLERLE YAZDIRMAK İSTİYORUM”… Kani Kansu Çeliker: “Geleceğim için büyük düşünüyorum. Büyük düşünmezseniz başarılı olamazsınız. Her zaman çok çalışıyorum, eksikliklerimi görüp, gidermeye çalışıyorum. Öncelikli hedefim Çetinkaya’da kaptan olup bu ‘Efsane’ denilen takımın tarihine adımı altın harflerle yazdırmak”
“AMBARGOLAR DÜNYA TARİHİNDE KARA BİR LEKE”… “Üzülüyorum… Metrelerce diye tarif edebileceğimiz öteki tarafta dünya yıldızları oynuyor. Biz de onları sadece izlemeye gidebiliyoruz. Bu, dünya tarihinde kara bir leke be insan haklarına aykırı… Utanılacak bir durum”
Hüseyin ÖZBARIŞCI
Ülkemiz futbolunda takımlar genç oyunculara şans veriyor. Gençler, A takımda kendilerine verilen şansı iyi değerlendirmek için çalışıyor. ‘Geleceğin Kramponları’ yazı dizisinde bu fırsatı yakalayan oyuncular, düşüncelerini ve hedeflerini anlatıyor.
‘Geleceğin Kramponları’ yazı dizisinin bu haftaki konuğu, Süper Lig’in Lefkoşa ekiplerinden Çetinkaya’nın genç kalecisi Kani Kansu Çeliker... Şu anda 16 yaşında olan Ateş, hem şu ana kadar yaşadığı anıları, hem de geleceği hakkındaki hedeflerini her hafta Cuma günleri YENİDÜZEN’de yayınlanan ‘Geleceğin Kramponları’ yazı dizisine anlattı.
İlk A takım deneyiminiz nasıldı?
İlk A takım maçım geçen yıl Gençlik Gücü karşılaşmasıydı. A takımın kalesini koruyan Cenk abi sarı kart cezalısı durumuna düşmüştü ve beklediğim o şans gelmişti. Çok mutlu heyecanlı ve gururluydum daha henüz 15 yaşımı yeni doldurmuştum ve ‘Efsane’ lakaplı takımın kalesini koruyacaktım... Böyle bir takımın kalesini korumak bu yaşta kimseye nasip olmaz hele de Çetinkaya gibi büyük bit takımın… Çok iyi bir maç çıkarmıştım ve Lefkoşa derbisini 1-0 kazanmıştık. Derviş hocanın verdiği şansı iyi değerlendirdim ve yüzünü kara çıkarmadım.
İlk 9 haftada çok kötü bir Çetinkaya... Sonrasında 3 haftada alınan 7 puan... Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?
9 haftada evet kötü oynuyorduk ve kötü sonuçlar almıştık. Sahada mücadele etmiyorduk. Bu kötü performans Derviş hoca veya Mehmet Kemancıoğlu hocadan dolayı değil. Kötü olan yalnızca bizim performansımızdı… Hani mesela yapmak istiyorsun ama olmuyor... İki hocamızla da iyi çalışıyorduk ama takım içinde bazı sorunlar vardı. Sahaya gelince mücadele etmezsen, koşamazsan karşı takım kim olursa olsun seni yener... Biz bir kâbusta gibiydik. Ama uyandık artık öyle değiliz. Artık kaybetsek de savaşarak mücadele ederek kaybediyoruz. Bunu da sahaya yansıtınca rakip kim isterse olsun fark etmez… Puan veya puanlar kazandık sonra daha iyi motive oluyoruz. Son 3 haftadır kazanıyoruz ve en önemlisi yenilmiyoruz. Zorlu Lefke deplasmanından son saniye 3 puanı kaçırdık. Yenicami’yi 2-1 yendik. Doğan Türk Birliği bence ligin en kaliteli oyuncu kadrosuna sahip... Onları yendik. Bu maçlar hem takım ruhunu hem de özgüvenimizi geri getirdi. Armaya yakışan bir futbol oynamaya başladık. Önümüzdeki 3 maç Binatlı, GG ve Düzkaya hepsi de bire bir rakibimiz... İnşallah güzel sonuçlar çıkarıp istediğimiz yerde ligin ilk yarısını bitireceğiz.
A takım formasıyla ezeli rakip Yenicami'ye karşı ilk galibiyetinizi aldınız. Karşılaşmada güzel de kurtarışlar yaptınız. Bu maç hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
Haftalardır ben oynuyorum... Her hafta da bir şeyler kazanıyorum. Tecrübelenerek, öğrenerek ve üzerine koyarak oynuyorum... O kadar rahatım ki; abilerim, yöneticiler, hocalarım ve babam her zaman bana büyük destek oluyorlar. Ufak yaşıma rağmen tabii ki benim için çok önemli maçtı. Yenicami gibi köklü, büyük bir camiaya karşı oynadım. İyi kurtarışlar da yaptım. Yaptık sonra kendime güvenim daha da attı ve iyi bir maç çıkardım. Herkesin gözü üstümde olduğunu biliyorum ve farkındayım ama bu bana ayrı motive oluyor. Başkası olsa bunu kaldırmayabilir ancak ben bunu negatiften pozitife çevirmeyi başardım. Kimseden korkmuyorum ve çekinmiyorum çünkü ben en büyük camiada oynuyorum. Efendiliğimi de her zaman koruyorum sahaya çıkar işimi yaparım. Yenicami maçı da benim için çok güzel geçti. Maçtan sonra herkes beni tebrik etti. Eski başkanların beni tebrik etmesi sarılması beni çok mutlu ediyor. İşte bu yüzden de çok iyi çalışıyorum. Hem antrenmanda hem de ekstra olarak babamla çalışıyorum. Boş günümün olmadığını söyleyebilirim. Bu sayede meyvelerini toplamaya başladım.
Ülkemizde birçok başarılı kaleci var. Senin idolünüz hangisi?
Ülkemizde tabii ki iyi kaleciler var. Benim idolüm yürünmeye başladığımdan itibaren antrenmanlarını, maçlarını, kamplarını kaçırmadığım ve hep yanında o nu görerek büyüdüğüm babam Ahmet Çeliker’dir. Ben babamla hep konuşuyorum. Hatalarımı doğrularımı, eksiklerimi çalışıyoruz. O bana çok şeyler kattı onunla her zaman gurur duyuyorum. Onun tecrübeleri benim için çok ama çok önemli… Onun bugüne kadar yaşadığı şampiyonlukları ve başarıları geçmek en büyük arzumdur Babamla hep bunu konuşuyoruz inşallah onu da geçerim. Babam dışında beğendiğim kaleciler de var tabii. Hasan Piro, irfan, Mehmedemin ve cenk abimi çok beğeniyorum.
"Öncelikli hedefim Çetinkaya'da adımı altın harflerle yazdırmak"
Bireysel olarak gelecekteki hedefleriniz nelerdir?
Geleceğim için büyük düşünüyorum. Büyük düşünmezseniz başarılı olamazsınız. Bu yıl benim tecrübe kazandığım yıl. Her zaman çok çalışıyorum, eksikliklerimi görüp, gidermeye çalışıyorum. Öncelikli hedefim Çetinkaya’da kaptan olup bu ‘Efsane’ denilen takımın tarihine adımı altın harflerle yazdırmak. Daha sonra yurtdışı hedefim var. Çok çalışırsam neden olmasın? Yaşım çok küçük ama kendime güveniyorum. Güneyden bazı takımlardan antrenmanlarda denenmek için teklif aldım. Ama oraya gitmeyi asla düşünmüyorum.
"Ambargolar kara bir leke..."
Kıbrıs'ın güneyine dünyanın en iyi takımları maç yapmaya gelirken, Kıbrıs'ın kuzeyinde yaşayan bizler izlemekten başka bir şey yapamıyoruz. Parlamaya aday, genç bir futbolcu olarak Kıbrıslı Türklere uygulanan ambargolar için ne söylemek istersiniz?
Üzülüyorum… Metrelerce diye tarif edebileceğimiz öteki tarafta dünya yıldızları oynuyor. Biz de onları sadece izlemeye gidebiliyoruz. Bu, dünya tarihinde kara bir leke be insan haklarına aykırı… Utanılacak bir durum. Şunu söyleyebilirim ki bizlere uygulanan bu ambargolar günün birinde bir şekilde kalkacak. Gençler olarak bunu çok istiyoruz. Avrupa'da eşit şartlarda maç yapmak, onlardan bir eksiğimiz olmadığını ispat etmeyi kim istemez ki? Çalışmalıyız çok ama çok çalışmalıyız. Biz de iyiyiz, bir farkımız yok ama ambargo duvarı var... Ne isterse olsun hazır olmalıyız çünkü her an her şey olabilir.
Ülkemizde sizin gibi birçok genç oyuncu mevcut… Kimisi parladı, kimisi de sizin gibi henüz parlama aşamasında... Arkadaşlarınıza ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?
Benim yaşım henüz çok küçük. Ligde sürekli oynayan en küçük yaşta kişi benim. Üstelik de kaleci olarak… Ama sahada genç gördüğüm zaman sevinirim. Çünkü bir nesil bitti ve futbolda artık bizlerin sahne alma zamanı geldi. Ben ve benim gibi arkadaşlarıma tavsiyem asla antrenmandan kaçmasınlar. Antrenman maçın aynasıdır. Biz genciz daha çok çalışmalıyız. Çok yetenekli arkadaşlarım var şu an ama az zaman alıyorlar. Hocalarım güvensin ve bu arkadaşlarımıza şans vermekten korkmasın. Bugün benim gibi ilk kez bu heyecanı yaşarsın ve korkarsın ama bunu atlatınca takıma katkı komaya başlarsın... Bizlere şans verilmeli, çünkü biz de bu tarihin içinde yerimizi almak zorundayız. Gelecek bizleriz…
Peki, son olarak sizin eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Bana ve diğer genç arkadaşlarıma bu imkânı tanıyıp, bizim düşüncelerimize yer verdiğiniz için sizlere çok teşekkür ederim…
16 yaşında Çetinkaya’nın kalesinde…
Henüz 16 yaşında olan genç kaleci Kani Kansu Çeliker, geçtiğimiz sezondan bu yana Çetinkaya’nın A takım kalesini koruyor. Gösterdiği performansla kısa zamanda ön plana çıkan genç kaleci, bu sezon geride kalan 12 maçın 8’inde sarı kırmızılı ekibin kalesini korudu.