Masa tenisinin efsane antrenörlerinden Aşkın Demiray 3 Ocak’ta sosyal medya hesabından altı çizilmesi gereken tecrübelerinden bahsetti. Aslında takip etmekten keyif aldığımız, ancak pek de arzu edilen noktaya çıkaramadığımız bir spor dalıdır masa tenisi. Halbuki, yurt içinde ve yurt dışında birçok başarı kazanmış, çokça oyuncuyu bünyesinde bulundurması hasebiyle, daha fazla desteği vermek durumunda olduğumuz ve bizim yurt dışına açılan kapılarımızdan biri olarak görmemiz gerektiğini düşünüyorum.
İşte bu noktada da Demiray’ın “En İyi Spor Masa Tenisi” başlığıyla aktardıklarına bakalım…
“Bütün spor branşları arasında vücudumuzu en çok çalıştıran spor branşı olarak halkımız arasında yüzme birinci sırada gelir diye bilinir. Oysa ki yüzme masa tenisi branşından sonra ikinci sırada yer alır. Masa tenisi birinci sıradadır ve ayak tırnağınızdan başlayarak saç telinize kadar maç esnasında her an teyakkuz halindesinizdir ve düşünün ki saatte 170 km. hızla giden 40 mm. çapında ve 2,7 gram ağırlığındaki topu gözlerinizle takip etmeniz olanaksızdır. Orada ancak ve ancak refleksleriniz devreye girecektir. Aksi takdirde o pin pon topunu geriye çevirmeniz imkansızdır. Ve burada masa tenisinde geliştirmiş olduğunuz refleks günlük yaşantınızda çoğu zaman sizlerin veya yakınlarınızın hayatını kurtaracak derecelere ulaşabilmektedir. 7’den 107’e kadar yaşantınız boyu, risksiz, çamursuz, karsız, yağmursuz, kapalı bir ortamda yapabileceğiniz tek spor branşı masa tenisi spor branşıdır”
Bir dip not daha aktaralım, izlemekten keyif aldığım bu spor dalı ile askerdeyken çok içli dışlı olmuş, bolca vakit bulduğumuz asker (zorunluluğundan) dolayı da bolca oynayıp, o doyumsuz keyfi yaşamıştım. Bu amatör denemeyi yaşarken de, harcanan eforu, dikkati ve kabiliyeti görünce de, bu sporu yapan profesyonel (ülkemiz koşullarında) sporculara da apayrı bir saygı duydum.
Farkındalık ilgiyi, ilgi motivasyonu getirir
Ülkemizde Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi formasını terleten, Bosna Hersek’li başarılı hentbolcu Lamija Borcak, Havadis’e konuştu ve sporcu motivasyonunun artırılması noktasında Hentbol Federasyonu’nun neleri yapması gerektiğini yorumladı.
KTSYD Hentbol Kupası’nın da “En Değerli Oyuncusu” olarak seçilen başarılı kaleci, “Federasyon’un medya aracılığıyla kamuoyunda hentbol konusunda daha fazla farkındalık yaratması bizim için harika olur. İnsanlar hentbolu ilginç bir spor olarak görürlerse, bizi desteklerler ve bize daha fazla ilgi gösterirler, bu da daha iyi çaba gösterme ve motivasyonumuzu artırır” dedi.
Yani farkındalığa vurgu yaparak, bu farkındalıkla, ilginin artması ile birlikte sporcu motivasyonunun eş zamanlı olarak artacağına dikkat çekti Borcak. Olmaz mı? Bugün gelişmiş ülkelerde tıklım tıklım dolu salonlarda oynanan müsabakaları gördükçe, imrenmemek elde mi? Neden bizler de, o düzeye çıkartmayalım sporumuzu? Önümüzdeki engelleri aşmak açısından gerekli adımları “ORTAK AKIL” ile atmalıyız. Tek ihtiyacımız olan bu. Ancak bu da olsa olsa ayrı bir bakanlıkla olur, öyle daire ile olacak iş değil.
Voleybolda hedef Şubat
Voleybol Federasyonu Başkanı Enver Kaya, voleybolcuların parkeye çıkması için Şubat başını öngördü. Önceki gün Sağlık Bakanlığı Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu’nun açıklamış olduğu ek tedbirler kapsamında, “spor müsabakalarının seyircisiz oynanabileceği” açıklamasının ardından yönetim kurulu ile bir değerlendirme yapan Kaya, 2021 sezonu liglerini 1 veya 15 Şubat’ta başlatmayı hedeflediklerini açıkladı.
Kaya açıklamasında, “Zaman sıkıntımız yok. Voleybolu sağlıklı ortamlarda oynatmak istiyoruz. Maçları da seyircisiz başlatıp, sonraki gidişata göre yeniden değerlendirme yapıp, karar alabiliriz” derken, PCR testleri konusunda da “en az 10-12 günde bir testlerin yapılacağını” açıkladı.
Bence müsabakaların başlaması yerinde olacak, tek hassasiyet gösterilmesi gereken nokta, yurt dışında vaka çemberin büyümesiyle birlikte risklerin olduğu gözetilmesiydi, bu noktada da Kaya, “Türkiye’de yıllardır katıldıkları organizasyonlara katılmayı düşünmediklerini söyleyerek” tedbirli olacaklarını da açıkladı.