Bu yıl bir çok futbolcumuz şanslarını Türkiye takımlarında aramaya başladılar. Bu yaklaşım olması gereken doğru bir yaklaşımdır. Yıllardır dış dünyaya kapalı olmamızın vermiş olduğu özgüven kaybı, bir çok yetenekli sporcumuzun yok olmasına neden olmuştur. Yetenek yönünden hemen hemen her branşta başarılı sporculara sahibiz. Özellikle kapıların açılması ve AB vatandaşlığına kabulümüzden sonra, sporcularımız, yeteneklerini ve şanslarını yurt dışında denemeye başladılar.
Zaman zaman rum tarafı, İngiltere ama daha çok Türkiye’de şanslarını deneyen sporcularımız, kadroya girmekte başarılı olamasalar da, kendi özgüvenlerinin yeniden kazanılması yönünde önemli hamleler başlatmışlardır.
Denenip, geri dönen futbolcularımızın yetenekleri konusunda hiç bir endişem yoktur. Bazı futbolcular yaşlarının ilerlemesi konusunda, bazılarının da ellerinden tutacak birilerinin olmaması nedeni ile sıkıntılar yaşayıp geri dönüyorlar.
Aslında yurt dışında şansını denemek isteyen yetenekli oyuncularımızın 17 yaşına kadar bu fırsatı değerlendirmeleri gerekiyor. 17 yaşına gelmiş yetenekli futbolcularımız vakit kaybetmeden şanslarını yurt dışında denemelidirler. Aksi takdirde yaşları ilerledikçe, şanslarının da azalacağı kesindir.
O nedenle genç ve yetenekli oyuncuların, ülkemeizde var olan manejerler kanalı ile bu işe girişmeleri ve onların kuracağı bağlantılarla denenmeye gitmeleri gerekir. Manejerlik işini ülkemizde yapan Örneğin Tekin Birinci kardeşimiz vardır. Yetenekli futbolcuları genç yaşta tesbit edip, onlar adına sadece Türkiye değil, çeşitli ülkelerdeki takımlarla, temasa geçmesi daha sağlıklı bir yaklaşım olacaktır.
Yetenekli ve umut vaadeden çocuklarımızın, daha ciddi ve daha güvenilir bir biçimde denenmeye gitmeleri ve kendilerini göstermeleri gerekiyor. Büyük ülke takımları, sizi sahipsiz hissedikleri anda , ne kadar yetenekli olursanız olunuz yüzünüze bile bakmazlar.
Zaten gençlerimizin bu noktada fazla tecrübeleri yok. üstelik de Kıbrıs insanının saf ve iyi niyetli olduğu da düşünüldüğünde, bu şartlarda yabancı bir ülkede tutunbilmeniz çok zor olur. O yüzden mutlaka manejerler eşliğinde bu işlerin yapılması gerekiyor.
Bizim nesil futbolcular çok iyi anımsayacak. Rahmetli Mete’yi, Mustafa Denizli elinden tutmasaydı, Türkiyede başarılı olması mümkünmüydü ? O yüzden büyük ülkelerde bir iş yapacaksanız, mutlaka birilerinin sizi elinizden tutması gerekir.
Buraya kadar futbolcularımızın uyması gereken koşullardan söz ettim. Bir de madalyonun diğer yüzü vardır ki, bu transferler gerçekleşirse, mağdur olan kulüplerimizin durumunun ne olacağıdır.
Lisanslı futbolcularının ellerini, kollarını sallaya sallaya denenmeye gitmelerini ve kulüplerinin buna karşılık hiç bir yaptırım gücü ve kazanımlarının olmaması adaletsizliğin en büyük örnegidir.
Kabul ediyorum, tanınmamış bir ülke olmanın yaratmış olduğu anomaliler, sadece kulüpleri değil, her sektörü olumsuz yönde etkiliyor.
Ancak futbolda bunun önüne geçmek mümkündür. KTFF ile TFF arasında yapılacak bir protokolle bu iş çözülebilir ve kulüplerimiz de bu noktada kendi lisanslı futbolcusundan belirli bir miktarda para kazanabilir.
Bir oyuncuya, Kıbrıs şartlarına göre, hatırı sayılır paralar harcayacaksınız ve bir bakacaksınız futbolcunuz bir gün, bir başka ülkede denenmeye gitmiş ve sizin bundan haberiniz olmayacak. Bu adaletsizliğin ve dengesizliğin bir an önce ortadan kaldırılması gerekiyor.
Çocuklarımız gitsin, gitmesin demiyorum, ama kulübünün onayını alarak ve kulübü de bundan menfaat sağlayarak gitsin.
Bunu da yapacak olan Kıbrıs Türk Futbol Federasyonudur. Zaten asli görevi kulüpleri koruma olan federasyon, bu yönde bir çalışma yapmalıdır.
Madem ki, hakem seminerleri, antröner seminer ve kursları, Türkiye Futbol Federsyonuna bağlı kuruluşlarla yapılabiliyor, iki federasyon arasında yapılacak bir protokolle de kulüplerimizin magduriyeti giderilebilir.
Daha önce de bu konuda çeşitli yazılar yazdım. Ama bakıyorum ki hiç bir önlem alınamadı. Kulüplerimizin mağduriyetleri devam ediyor. Bundan sonraki yıllarda da açılan bu kapıyı takip edecek bir çok futbolcu olacaktır. O yüzden bu konunun derhal ve acilen halledilmesi ve kulüplerimizin güvence altına alınması gerekiyor.
Gençlerimiz kazanırken, zorda olan kulüplerimizin de kazanması şattır. Federasyon olarak agırlığınızı koymaz ve bu işi bir protokolle sağlama bağlamazsanız, süreç içerisinde hem yetenekli sporcularımızın ülkeyi terketmesine, hem de kulüplerimizin daha da zor şartlarda futbol yaşantılarını sürdürmesine neden olacaksınız.