T. Ocağı’nın durumu için “Hastamız nasıl” diye soracak sevenlerine söylenecek söz tıp diliyle “Hastamız entübe edildi, stabil durumda” cevabı herhalde cuk oturacaktır.
Hafta içinde teknik adam Mehmet Bolkan’ın ayrılması sorasında, MTG karşısında yenilseler de en azından mücadele ederler diye düşünenler hayal kırıklığına uğradı.
Yani, savunmadan çıkarken iki pas yapamadıkları için topu ileri göndermeyi kurtuluş çaresi olarak gören bir takımın, bu topları kazanarak çok adamla gelen MTG gibi makine düzeni ile oynayan takıma karşı direnmesi zaten eşyanın tabiatına aykırı idi, onu da başaramadılar.
İlk yarıda rakibinden dört gol yiyen T. Ocağı, sadece bir kez MTG kalesine gelebildi, bu pozisyonu değerlendiren Hikmet topu filelere göndererek hamamın namusunu kurtaran futbolcu oldu. T. Ocağı’nın yabancıları iş yapamıyor. Sillah, belki diğerlerinden fazla koşuyor, mücadele ediyor ama rakip sahada çoğalamadıkları için etkili olamıyor.
MTG, elbette T. Ocağı’nın rakibi değil. Yenilgisi çok normal, ancak bu denli ezilmeleri, topu kazandıkları pozisyonlarda bile rakip sahada çoğalamamaları farklı yenilgiyi getirdi.
Gelecek hafta bire bir rakipleri sayılan Gençlerbirliği deplasmanına çıkacaklar. Puan alamamaları halinde bu Lig’de kalabilmeleri mucizelere kalacak.
Tek şansları, devre arasında hastaya organ nakli yapmaları, yani cuk oturacak transferlerle takımın gücünü arttırmaları.
MTG, gerçekten harika bir takım. Rakip sahada ve orta sahada öyle bir baskı kuruyorlar ki, T. Ocağı futbolcuları sahalarından top çıkarmakta zorlandılar. Tüm topları ileri göndererek rahatlamak istediler ama bu topları kazanan Mağusa futbolcuları, T. Ocağı kalesine adeta demir attılar. Arka arkaya attıkları gollere rağmen hiç oyundan kopmadan sanki karşılaşma berabere imiş gibi baskıyı kurarak gol sayısını artırdılar.
Böyle disiplinli oynayan, kaliteli ayaklara rağmen oyundan hiç kopmayan bu futbolcuları kutlamak gerekir.
Ortada Ünal ve Erhun inanılmaz çalıştılar. Erhun, bu çalışkanlığını golle de taçlandırdı. Ünal da sansını denedi ama son vuruşlarda başarılı olamadı. Mustafa Salk’la başlayan gol sağanağı, Dinopeter’in ikisi penaltıdan olmak üzere üç, Şenol, oyuna ikinci yarıda giren Emre Özsin ve Uğur’la devam etti, perdeyi kapayan golü ise günün yıldızlarından Erhun attı.
MTG, izleyenlere keyif veren bir futbol oynuyor. Pas yüzdeleri çok yüksek, kanatları etkili kullanıyorlar, topu kazandıklarında savunmanın da katkısı ile yedi-sekiz futbolcu ile rakip 18 üzerinde gol kovalıyorlar.
Adına Süper Lig diyoruz ama skoreboard’u çalışmayan bir sahada futbol oynatıyoruz. Bu da futbolu yönetenlerin ayıbı olarak tarihe geçti.