Hafta arası kupa maçı oynayan iki takım için de yoğun yağmur altında oynanan maç sıkıntı yarattı.
Top kontrolünün zor olduğu, daha çok efor gerektiren maçta pas yapmak da zor oldu. Böyle zeminde pasın şiddetini ayarlamak çok önemli. Lefke bunu daha iyi yapan taraftı.
Lefke’de artık tek bir hedef kaldı. O da lig. Maçlara bu motivasyonla çıkmak çok önemli. Liderle olan puan farkına rağmen motivasyonunu kaybetmemeli. Çünkü ligin geri kalanında konsantrasyon sıkıntısı yaşarlar. Bu durumda teknik heyete ve yönetime büyük iş düşüyor.
Maçın ilk bölümlerinde Gençlik Gücü üçüncü bölgede etkili görünse de bunu maçın geneline yayamadı. Özellikle ikinci yarıda, ikinci golden sonra oyundan düştü. Bloklar arasındaki bağlantıyı sağlayamayan takım top tutamadı, pas yapmakta zorlandı. İkinci ve üçüncü bölgelerde iyice hareketsiz olan takım savunmaya da yardım etmedi.
Defansta yapılan ciddi hatalar, defansın arkasına atılan toplarda seyirci kalmaları, rakip ve top takibindeki sıkıntı farkın açılmasına neden oldu.
Özellikle ilk golde stoperin Kasım’ı kovalaması gerekirdi. Bunu yapmaması pahalıya mal oldu. Kaleci Mustafa Dağman’ın yaptığı birbirinden güzel kurtarışlar olmasaydı fark daha da büyüyebilirdi.
Aslında Gençlik Gücü takımının iyi bir kadrosu var. Deneyimli futbolculara sahip. Hafta arası uzatmalara giden bir maçtan sonra yağmur altında oynanan maç da eklenince istediği tempoyu yakalayamadı.
Lefke takımı rakibine oranla daha istekli ve gayretliydi. Savunmada az hatayla oynadı. Özellikle bireysel olarak yerinde müdahaleler yapıldı. Orta alan üstünlüğünü eline alınca doğru pas ve tercihlerle üçüncü bölgede etkili oldu. Bu toplar Kasım’la buluştu. Kasım’ın top takibi ve kişisel becerisi golleri getirdi.
Lefke’de eksik görünen şeylerden biri iki kenar çizgi oyuncusunun geri dönmeyişleri. Bu maçta rakip o bölgelerden rahatsız etmedi belki ama başka maçlarda sıkıntı yaratabilecek bir durum.