Sertoğlu'nun açıklaması şöyle;
Spor kamuoyuna;
Değerli dostlar; son günlerde ülke gündemini ciddi şekilde meşgul eden ve de benim tarafımdan gündeme getirilen “futbola bir müddet ara verebiliriz” söylemi üzerinden yaşanan tartışmaları ve yapılan yorumları hayretle izliyorum. Öncelikle bir şeyin herkes tarafından iyice anlaşılması gerek. Bizler, yani Futbol Federasyonu ve kulüplerimiz KTFF kuruldu kurulalı yani 1955 yılından bu güne kadar ülkede futbolun yayılmasını, sevilmesini ve her köyde her kentte futbol oynanabilmesinin önünü açmak için maddi ve manevi anlamda büyük uğraşlar verdik.
Ancak son günlerde özellikle bir kesimin ortalığı velveleye vererek, “Futbol oynamalıyız, futbol olmazsa olmaz, futbolumuza dokunmayın” feryatlarını okurken, futbolu bizden daha fazla seven, oynanmasını isteyen ve emek vermeye hazır birçok kişinin olduğunu görmek de beni sevindirdi.
Ancak işin bir de gerçekleri vardır ve bu gerçekleri kimse konuşmaz. Herkes öncelikle otursun ve bu gerçeklerle yüzleşsin. Peki nedir bu gerçekler, bir bakalım;
1) Dünyada futbol oynanıyor. Ama nasıl oynanıyor? Haftada en az 1 kez, bazı ülkelerde 2 kez PCR testleri yapılıyor. Her maçtan 1 gün önce mutlaka ve mutlaka test yapılıyor. Maç saatine kadar sonuçlar çıkıyor ve pozitif bir kişi olması durumunda o kişi takımdan ayrılıp belli bir süre karantinaya alınıyor. Geriye kalan tüm futbolcu, teknik ekip ve personel de maçını çıkıp oynuyor.
Peki bizde bu testler her hafta yapılabilir mi? Yapılması halinde ülkedeki kurala göre pozitif çıkan bir vaka olması durumunda tüm takımın karantinaya alınması gerektiğini biliyor musunuz? Bu takım karantinaya alındığında 14 gün boyunca oynayacağı maçlar ne olacak? Ülkemizdeki mevcut düzenleme şu anda budur. A Takım, U20, U17 ve U15 kategorilerinde, hakem, gözlemci, saha komiseri, sağlık görevlilerimiz dahil tahmini test sayımız 7.000 adettir. Haftada veya 15 günde bir bu testler yapılabilir mi?
2) Herkes dünyadaki futbolu örnek gösteriyor. Dünyada futbolcu kamptan, antrenmana gider, oradan maça çıkar ve tekrardan evine veya tesislerde kampa gelir. Bizde ise futbolcu evinden antrenmana gider, maça çıkar, tekrardan evine gelir ve ertesi gün işine gider. İşinden de tekrar antrenmana veya eve gider. Yani herhangi bir bulaşta adanın her yerine çok kolay bir şekilde futbol eli ile bu hastalığı yayabiliriz.
3) Normalleşmeli miyiz? Doğrudur normalleşmeliyiz, ancak ekonomik olarak normalleşmeden, ülke normalleşmeden, insanlar evine ekmek götüremezken futbol ve spor nasıl normalleşecek?
4) En önemlisi de bununla yaşamayı öğreneceğiz. Evet çok doğru öğreneceğiz. Ancak hastane kapasitemiz buna yeterli mi? Doktor, ilaç vs. altyapımız bunlara yeterli mi? Herhangi bir yayılmada buna karşı koyabilir miyiz? Doktorlar ve uzmanlar futbolu en riskli spor dalı olarak gösteriyor. Ancak bunu değerlendiren, yorumlayan var mı? Hayır yok... “Birisi böyle bir fikir ortaya attı, biz onu sevmeyiz onun için karşıyız, bizim futboldan gelirimiz var onun için karşıyız, laf olsun diye karşı çıkmış olalım diye karşıyız.”
Hiç kimse kusura bakmasın. Ben kendimi bildim bileli futbola maddi ve manevi olarak hep verdim, benim gibi birçok kulüp başkanımız da hep veriyor, vermeye de devam edecek. Kimse bizden daha fazla futbol aşığı kesilmesin, gerçekleri görsün. Ülkede bir salgın vardır ve de ülkemiz salgınlara karşı hazırlıklı değildir. Bunu biz değil, konunun uzmanları söylüyor. Para, pul bunlar gelir geçer ama hastalık bazen gelir ve götürür, geçmez...
Yani kısacası bu olayı maddiyata bağlayıp basitleştirmek son derece yanlıştır. Olay çok basittir. Bizler ülkede vakalar 75 gün sıfırken nasıl futbol oynanması için mücadele verip oynattıysak, herkes rahat olsun ülkede sağlık koşulları elverişli olduğu gün futbolun tekrar oynanabilmesi için gereken herşey yapılacaktır.
Bu ülkede 75 gün sıfır vaka varken futbol oynatma isteğimizi eleştiren, “KTFF yanlış yapıyor, sağlıktan önemli hiçbir şey yoktur, bu şartlarda futbol oynanmaz, KTFF’nin amacı başkadır” naraları atanların bugün bir haftada 200’ü geçen ve yerel bulaşın hızla artış gösterdiği noktada “futbolumuzu bize geri verin, futbol, spor olmazsa çok geriye gideriz, bu ülkede futbol duramaz” söylemlerini hayretle izliyorum ve fikirlerini neyin değiştirdiğini çok merak ediyorum.
Lütfen herkes kendi menfaatlerini düşünmeyi bıraksın ve sadece gerçekler ile yüzleşsin. Ne ben ne de kulüplerimiz toplum sağlığını tehlikeye atacak hiçbir faaliyette bulunmayacağız.
Saygılarımla,
Hasan SERTOĞLU
KTFF Başkanı