Hedefleri ve konumları farklı olsa bile, son yılların belki de en çekişmeli geçen, kazanacak takımın maç öncesinden kestirilemeyen, çok eskiye dayanan fakat hep gündemde olan bir lig klasiği, Yenicami ve Doğan Türk Birliği gece maçı Lefkoşa’da başladı.
Doğan Türk Birliği maça çok durgun başladı. Adeta sahaya iş ola çıkmışçasına, rakiplerinin istek ve kazanma arzusuna karşılık veremeden geçirdikleri ilk yarım saatlik süreden sonra özellikle orta sahada pas yapmaya başlayan Doğukan ve Ali, oyunun rakip saha da oynanmasını sağladı. Gime Toure‘nin topla daha fazla buluşmasını sağlamaları hem baskıyı artırmalarına, hem de golü bularak devreye bir farkla girmelerine imkân sundu. Saha içi dizilişlerini, yolladıkları uzun toplar acayip derecede bozuyor. Böylece rakip takıma hem topu veriyorlar, hem de oynayacak alanı bırakıyorlar. Geriden 2 pas yapmadan uzun oynamaları rakipleri için çok büyük avantaj olsa da, bunu ezbere oynamaları, özellikle Sedat hoca sonrası takımın fabrika ayarlarına geri dönmesi belki onlara bir maç kazandırabilir. Fakat ligin genelinde bu görüntüleriyle ceza kesecek birçok takım olduğunu söyleyebilirim. Hüseyin Aşkın Kınacı hocanın takımda geriden oyun kurarak çıkmalarını sağlamalı ve bunu oyun formunda yapacağı çok tekrarlı antrenmanlarla oyuncuların ezberine yerleştirmesi gerekiyor. Oyuncuların atletik yapısı iyi gözüküyor. Topa daha fazla sahip olarak yapacakları hücum organizasyonları sonrasında birçok takıma çok büyük üstünlük kurabilirler. Kadro derinliği eksik olmalarına rağmen oyuna giren oyuncuların takıma ciddi anlamda katkı koymasıyla, maçı yıldız oyuncuları Kenan Oshan’ın çok akıllı gol vuruşuyla kazanmalarına neden oldu. İlk devrenin kalan son maçında şampiyonluk grubuna tutunmalarını sağlayan bu galibiyet çok önemliydi. Özellikle iki fark geriden gelerek bunu başarabilmeleri, haftalardır istikrarsız gidişleri için büyük bir moralle devam edebilmelerine olanak sağlayacak.
Yenicami maça çok hızlı başladı. Hedefli bir takıma karşı oynayacak olmaları maça iyi hazırlanıp, daha iyi motive başlamalarına neden oldu. Takım dizilişleri özellikle Hascan’ın çok öne gitmesiyle sekteye uğrasa da, rakiplerinin orta alanı uzun geçmeleri, kendileri adına büyük bir şans oldu. Kurguladıkları oyun planına sadık kalabilmek için öne geçmeleri çok önemliydi. Çok organize ataklar yapamadan bir karmaşa penaltısı, bir de kaleci hatasıyla iki farklı üstünlüğü buldular. Taktik düşüncesinde önce savunma planlayan Cemal Kır, ilk otuz dakikalık bölümde istediğini alınca, topu daha fazla rakip sahaya taşımaları gereken anlar da takımına uyarılar yapmalıydı. Oyuncu performansları ve moralleri çok düşük olan takımın ilk devreye iki farkla girmesi belki de maçı kazanmalarına neden olacaktı. Fakat devre bitmeden kalelerinde gol görmeleri tüm planlarını bozdu. Bu kadar uzun top oynayan bir takıma karşı hızlı çıktığınız topları sonuçlandırmanız gerekiyor. Bir başka seçenekse, rakibinizi önde basarak, uzun top oynamalarını engelleyebilir, orada kazandığınız toplarla da tehlike yaratabilirdiniz. Sürekli geçiş kovalamak ve ikinci bölge de uzun oynayan takımı beklemek, kazanacağınız birkaç topla belki hızlı geçiş yapmanızı sağlayabilir. Fakat karşılayamadığınız sahipsiz toplarla kalenizi baskı altında bulabilirsiniz. Sonuç olarak takımın özgüven sıkıntısı kazanamadığı her maç için devam edecek. Genç bir takım olmaları, oyuncuların erken kırılmalarına neden oluyor. Bir an önce en azından devreye girmeden son maçı kazanıp, radikal kararlar üreterek gerekli planlamaların devreye girmesi gerekecek.
Hakem değerlendirmesi; Şakir Azizoğlu vermediği birkaç kart dışında iyi bir maç çıkardı. Son gol oturduğum açıdan bana ofside gibi geldi. Yine de tereddüt etmeden yardımcı hakemin orta sahaya koşmasına güvenmek gerekiyor.
Maçın Adamı; lider oyuncular tam da sahne alması gereken anlarda sahneye çıkanlardır. Usta işi bir bitirişle takımına maçı kazandıran Kenan Özhan geceye damga vurdu.