Ülkedeki şartları göz önünde bulundurduğumuzda, Yenicami’nin futbolda bu yıl elde ettiği başarı, takdirlerin en büyüğünü hak ediyor.
Bu kadar yıllık spor yaşantımda böyle bir başarıya ilk kez tanık oluyorum. Bir zamanlar Gönyeli Spor Kulübü bir sezonda 7 kupa kazanmıştı. Ancak Gönyeli’nin bu başarısının büyük bir bölümü, A takımın başarısı olarak hatırlanıyor. Kazanılan kupalar A takım kadrosu ile girdiği turnuvalardan elde edilmiş kupalardı.
Bugün Yenicami’nin elde ettiği başarı, sadece A takım kadrosu ile sınırlı kalmamıştır. A takımın kazandığı Süper Lig, Kıbrıs Kupası ve Süper Kupa yanında, A2 takımın lig şampiyonluğu ve son olarak da U15 takımın lig şampiyonluğu olmuştur.
Bu başarı gerçekten küçümsenemez. Çok uzun ve sistemli bir çalışmanın sonucu olarak ortaya çıkan bu başarıda maddi ve manevi emeği geçen herkesi kutluyorum. Gerçekten futbol adına altın bir yıl yaşanmıştır.
Yıllardır altyapılara verdiği önemle kendinden söz ettiren Yenicami’de bugün gelinen noktada elbette ki akademinin büyük rolü vardır. Akademinin temelleri atıldığı zaman fazla uzun ömürlü olmayacağı, hatta yönetim gidince akademinin de kapanacağı söyleniyordu.
Ancak akademide çalışan hocaların özverili gayretleri, zaman zaman A takımda yaşanan olumsuzluklara rağmen hiç etkilenmeden yollarına devam etmeleri, bugünkü başarının gelmesinde önemli rol oynamıştır.
Bu başarı yakalanırken, akademinin temelleri atılırken önemli rol oynayan kililerden biri de Kaan Kaner’di. Bugün kulüp başkanlığında adının geçmesi, sanırım en fazla akademide çalışan hocaların yüzünü güldürmüştür. Çünkü altyapılara büyük önem veren ve Yenicami’nin geleceğini, akademiden yetişecek gençlerde olduğuna inanan bir düşüncenin başkan olması kulübe çok şeyler katacaktır. Umarım Kaan Kaner, başkanlık konusunda ciddidir ve bu önemli göreve taliptir.
Kulüplerin ne kadar zorluklar içerisinde olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Gerek maddi gerekse manevi olarak kulüplere destek atacak kişilere ihtiyaç vardır. Üstelik de kulüplerin altyapısından yetişen, yıllarca sporcu ve yönetici olarak emek veren, ter döken ve içlerinde kulüp aşkı olan kişilere ihtiyacı vardır.
Bugün Yenicami bu kadar başarıya imza atmışsa, kulüp içerisinde doğan, büyüyen ve kulüp sevgisi yüksek olan kişilerin el birliği ile ortaya koydukları özverili çalışmalardandır. Kulüp sevgisi olmadan, kulüpçülük aşkı ile yanıp tutuşmayan kişilerin kulübe katacakları fazla birşey yoktur.
Sadece geçici olarak ve kendi menfaatleri doğrultusunda kulübe hizmet eden kişiler, uzun vadeli projeler üretemezler. Saman alevi gibi kısa süreli parlayıp sönerler. Bu anlayış, kulüplerin yok olması ve yıkılmasına neden olmuştur.
Futbolumuzda bu tür örnekler çoktur. Hatırlatmam gerekirse Akıncılar, GG, Gönyeli ve son yıllarda Çetinkaya’nın içinde bulunduğu durum herkes tarafından çok iyi biliniyor. Bu takımlar gerek lig gerekse Kıbrıs Kupası’nı kazanmış başarılı ve Kıbrıs Türk futboluna önemli hizmetler vermiş kulüplerimizdir. Peki şimdi ne durumdadırlar? Tek kelime ile yürekler acısı bir konumdadırlar.
Bu yüzden altyapılara ve akademik çalışmalara her kulüp için önemli ve gerekli olan bir yatırım olmalıdır.
Kulüplerin yaşaması ve ayakta kalması için gençlere gerekli ilgiyi göstermek gerekir. Çünkü ülke futbolunun geleceği bu gençlerin elindedir.