Koşan kazandı

Hüseyin Kıral

Çetinkaya – Binatlı karşılaşmasını başından sonuna kadar birlikte izlediğim teknik direktör Mustafa Özarabacı hocam ve spor yazarı arkadaşım Şükrü Burağan ile ilk yarının ortalarında yaptığımız sohbette “Çetinkaya beraberliğe razı” diye bir görüş ortaya çıktı.

Aslında Çetinkaya oyuna da iyi başladı, ancak ileride tek başına kalan yabancı oyuncu Faye Baptiste fazla etkili olamadı.

Çetinkaya’da koşmayan oyuncu çok. Bir defa Çağdaş’ın ne ofansif ne de defansif anlamda takıma hiç bir katkısı yok. O nedenle hocası Hakan Sermaye, sol bek yerine, orta sahanın solunda da oynattı onu. Yine orta alanda görev yapan yabancı oyuncu Ali Lamine ile Nwachukwu takıma katkı koymayan oyuncular arasında göründü. Orta sahada forvet arkası gibi oynayan Ömer Gül, bu pozisyonun yeri olmamasına rağmen iyi oynamaya çalıştı. Belki de oyundan ilk alınan, Ömer Gül’ün yerine Çağdaş olmalıydı ve oyun içinde değişiklik yapılarak sonuca gidilmeydi.

Defansın güvenilir oyuncuları olan Serkan Önet ile Abbas Osum ilk 45 dakika iyi mücadele sergileseler de ikinci yarının başlaması ile kalelerinde gördükleri golden sonra onlar da çözüldü.

Doğukan Demirman’ı futbola döndürmek için canla başla uğraş verenlerin başında gelen Hakan Sermaye’nin yerinde olsam Doğukan gibi bir oyuncuyu ya oyunun başında oyuna sokarım, oyunda ilk geriye düştüğüm anda. Oyunun 82. dakikasında üstelik karşılaşma 3-0 iken koymam.

Binatlı’ya gelince; özellikle Burak Sarıkaya’nın sakatlığı geçtikten sonra yeniden takımdaki yerini alırken, onunla birlikte Offor ile İsrael de tabir yerindeyse kendine geldi. Bunlara bir de genç Mustafa Süzgen eklenince rakip yarı alanında iyi işler çıkarmaya başladılar.

İlk 45 dakikada istediği pozisyonları üretemeseler de, ikinci yarıya golle başlamaları takıma güven getirdi ve oyuna takım olarak daha fazla ağırlıklarını koydular ve üç farkla üç puanı alan taraf oldular.