Karadağ’da sezonun ilk maçı olunca haliyle daha fazla taraftarı sahada görmeyi umsak da futbolseverlerin maça ilgisiz kalmadığını söylemek mümkün… Sezonun ilk maçında geçen hafta Mesarya’da umduğunu bulamayan Lefke bugün kendi evinde seyircisinin önüne çıktı. Rakibi ise geçen haftayı Çetinkaya önünde iyi bir oyunla ve üç puanla kapatan Göçmenköy’dü.
Geçtiğimiz sezondan farklı olarak Semih ve Kasım artık Lefke’nin kadrosunda yoktu. Geçen sezonun ikinci yarısında olmayan Hermann’ı da eklersek Lefke’nin bu oyuncuların boşluğunu nasıl kapatacağı merak konusuydu. Yeni gelen teknik ekip ileri uçtaki boşluğu yeni transfer Alhassan ile doldurmuş. Ne var ki, hocalar ne kadar doldursa da, Alhassan o boşluğu dolduramamış. Forvet arkasındaki boşluk da takım içinde yer değiştirme ile doldurulmaya çalışılmış ve Rahmi o bölgeye kaydırılmış.
Hal böyle olunca alışılmış Rahmi-Semih ikilisinin oynadığı ön liberoda Yakup ile genç Arda’yı gördük. Yakup hem ön libero, hem sağ bek, hatta ihtiyaç duyulursa stoper bile oynayabilecek bir oyuncu. Bu, Lefke için bir avantaj, ancak Rahmi’nin forvet arkasında ne kadar faydalı olduğu tartışılır. Bir oyuncunun en verimli olduğu bölgede oynatılması esas olmalı. Genç Arda’ya gelince, Allah Galatasaray ve Fenerbahçe’ye birer Arda ihsan etmişken, üçüncü Arda’yı Lefke’ye bahşetmesi büyük bir şans. Şaka bir yana, 16 yaşındaki bir gencin bugün ortaya koyduğu performans oldukça iyiydi. Abisi Semih’in yerinde ileride çok büyük işler başarabilecek kapasiteye sahip biri. Benim üstüme vazife değil ama forvet arkasında Rahmi’nin yerinde onun oynatılması ya da en azından o bölgede denenmesinde fayda olabileceğini düşünüyorum.
Göçmenköy oyuna başlarken oyun üstünlüğünü Lefke’ye kaptırsa da, daha sonra oyunda dengeyi sağladı. Bu bölümde Rahmi, Arda ve Zekai peş peşe net gol pozisyonlarından faydalanamadılar. Göçmenköy bu tehlikeleri atlatıp Lefke üzerinde baskı kurmaya çalışsa da, takımlar birbirlerine beliğin bir üstünlük kuramadılar. İlk yarı boyunca dikkatlerden kaçmayan diğer bir nokta da, ısrarla sağ kanattan gelmeye çalışan Lefke’nin ceza alanı içerisine atılan toplarda hücum oyuncularının bu topları değerlendiremediği yönündeydi. Eğer mazeretleri güneş ise -ki bana öyle geldi, o zaman da sol kanadı niye kullanmadılar diye sormak lazım. Oyunun en çalışkan adamı bana göre Samet Akrep’ti... Sahanın en çok mesafe kat eden oyuncusu olduğunu düşünüyorum. Oyunun son bölümlerinde Kaan’ın yaptırdığı penaltı bana çok acemice geldi. Ceza alanının en uzak köşesinde rakibi düşürmeye hiç gerek yoktu. Göçmenköy son anlarında Lefke kalecisi İrfan’ı da geçmesine rağmen Yılmaz Şipal’ı geçemeyip bir puana razı olurken, Lefke de ilk yarıda maçı koparıp üç gollü bir galibiyet alacakken sahadan iki gollü mağlubiyetle ayrılmaktan kurtulup o da bir puana razı oldu.
Üç puan niyetiyle sahaya çıkan her iki takım da gol atma başarısını gösteremeyince kısmetlerine bir puan düştü.