Işıklandırılan ve yenilenen çehresi ile Dr. Fazıl Küçük Stadı’nın güzel zemininde Türk Ocağı ve Yalova takımlarının verdikleri mücadeleden dolayı her iki takımı da kutlarım.
Resmi olarak sezon bu kupa karşılaşması ile tamamlandı ve Koopbank Kıbrıs Kupası’na uzanan taraf Türk Ocağı oldu.
10 yıllık bir aradan sonra Ocak, sezon içerisinde sergilediği performansın meyvesini bu kupa ile toplamış oldu.
Sezon öncesi hazırlık döneminde gördüğüm Türk Ocağı’nın ligde can yakacak bir ekip olacağını belirtmiştim ancak ilk 4 haftalık periyotta kendilerini gösterememişlerdi. Ardından yaşanan değişimle birlikte gerçek kimliklerini kazanmaya başladılar. Haliyle, bu da sahadaki sonuçlara yansıdı. Ligde rahat bir konuma gelinmesinin ardından telaffuz edilen tek bir hedef vardı; O da kupa şampiyonluğu.
Basamakları teker teker çıktılar, şampiyon oldular. Tarihe not düşülecek bir başarıyı elde ettiler diye düşünüyorum. Çünkü lig dibinden çıkarak geldikleri nokta, ardından kupada elde edilen başarı küçümsenemez. Bugüne kadar oynadıkları beş finali de kazandılar. Tebrikler…
Yalova yeniden yükseldiği Süper Lig’de iyi bir sezonu geride bıraktı diye düşünüyorum.
Oluşturdukları kadro ile lige tutunmanın yanında ilk sezonlarında kupa serüvenini her ne kadar mutlu sonla tamamlayamamış olsalar da bu da önemli bir başarıdır. Bardağın dolu tarafını görmeleri gerek. Eğer o açıdan bakarlarsa yeni sezonda bu performansın üzerine çıkma potansiyelleri mevcut.
Maça gelirsek, Ocak sezon içerisindeki karakteristik yapısı olan maçlara arzulu başlayışlarını bu maçta da sergiledi. Bu anlayış Yalova’nın ilk çeyrekte savunma anlamında sıkıntı yaşamasına neden oldu. İrfan’ın kurtarışları takıma direnç katsa da Muhammed’in golü bazı hamlelerin yapılmasını şart koştu. Savunma kurgusunda Derviş Kolcu’nun yaptığı müdahale Ocak’ı ilk devrenin sonuna kadar durdurdu, ikinci yarıda hücuma yapılan müdahale de takımın hareketlenmesine neden oldu. Gel gitlerin yaşandığı ikinci devrede iki kritik yanlış karar da maçın sonucuna etki etti. 60 ve 64’üncü dakikalarda Yunus ve Mustafa Ercan’ın elle müdahaleleri es geçildi. Oyundan kopmayan Ocak da skoru koruyarak kupaya uzandı.
Bir parantez de Mehmet Bolkan’a açmak gerek diye düşünüyorum. İki yılda iki farklı takımla kupayı kazanmak her teknik adamın harcı değildir. O da Türk Ocağı ile ten uyumunu yakaladı diye düşünüyorum.
Karşılaşma öncesi, esnası ve sonrasında zaman zaman yaşanan gerginlikler kupa mücadelesi ile aydınlanan geceye gölge düşürdü. Taraftarlar bir anlık öfkelerinin sonucunun takımlarına yansıyacağının bilincinde olmalılar. Yoksa kulüpleri zarar görecek.
Acısı tatlısı ile uzun bir sezon da bu kupa finali ile tamamlanmış oldu. Yalova’nın 23 yıllık kupa hasreti sonlanmazken, Türk Ocağı 10 yıllık kupa hasretini bu galibiyetle bitirmiş oldu…