15 Kasım 1983 tarihinde, bugün artık dünyadan dışlanmamızın nedeni olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşu ile başlayan Kıbrıs Türk futbolun yok oluş süreci devam ederken, bir çıkış arayan Kuzey Kıbrıslı futbolcular Türkiye liglerin en alt düzeyi olan BAL ligine bedelsiz gitmeye başladı.
Zaten, izolasyonlar altında olan futbolumuza bir darbe de bu şekilde gelince, FIFA dışında bir ülke olduğumuz için bu sporcuları bünyelerinde barındıran kulüpler de kapanma sürecine girdi.
Bu süreci durdurmak için çırpınan Futbol Federasyonu ile kulüpler bir arayış içerisine girerken, Futbol Federasyonu genel kurulu bu gidişe dur denilmezse bir süredir kendisine göre gerekçelerle KOP’a katılma sürecini askıya alan Futbol Federasyonu, bu süreci hızlandırma kararı aldı.
Şöyle ki, Türkiye Futbol Federasyonu ile Türkiye Cumhuriyeti Gençlik ve Spor Bakanlığı 45 gün içerisinde bir önlem almazsa, bugüne kadar çeşitli nedenlerle bekletmeye aldığı KOP’a katılma kararını uygulamaya koyma kararı aldı.
Bu karar karşısında, telaşa kapılan ve KKTC Cumhurbaşkanı Dr.Derviş Eroğlu’nun başını çektiği ama 40 yıldır kimsenin tanımadığı hatta ti’ye aldığı “KKTC sonsuza dek yaşayacak” grubu KOP’a gidişi önlemek için son bir gayretle yeni bir planı devreye soktu.
Bu planın bir parçası olarak, Cumhurbaşkanı Dr. Eroğlu Nisan ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde kendine bir avantaj sağlamak için, bugüne kadar Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nun görmezden gelen hatta, varlığından rahatsız olan Türkiye Futbol Federasyonu başkanı Yıldırım Demirören’i Kuzey Kıbrıs’a davet etti.
Bu davet bağlamında, geçtiğimiz Pazartesi günü Kuzey Kıbrıs’a gelen Demirören, adeta bir devlet başkanı gibi karşılaşırken, verdiği demeçlerle bize günümüzü gösterdi.
Saray’daki toplantı sonrasında medyaya yaptığı açıklamada “bu sorun muhakkak çözülecek ama ne şekilde çözülürse çözülsün, FIFA kuralları çerçevesinde çözülecek” diyerek, statükocu çevrelerin beklentilerini hayal kırıklığına uğratacak bir şekilde FIFA kuralları dışına çıkamayacağını tekrarladı.
Ancak, konuşmasının başında, olmayacağını bile bile “birinci gayemiz Kuzey Kıbrıs’ın FIFA nezdinde tanıması için uğraşmaktır” şeklinde garip bir söylemde bulunması, Cumhurbaşkanı Dr. Eroğlu ve takımını rahatlatmak için verdiği bir mesaj olarak yorumlandı.
Peki, Cumhurbaşkanı Dr.Derviş Eroğlu ansızın neden bu daveti yapma gereğini duydu. Yanıtı çok basit. Çok zor durumda olduğu hatta bazı iddialara göre, ikinci tura kalamayacağı iddialarına göre, Cumhurbaşkanı seçimlerinde kendisine avantaj sağlamak düşüncesi ile bu daveti yaptığı belirtildi.
Bu arada, CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu Salı günkü Bakanlar Kurulu toplantısına girerken, Yıldırım Demirören’in ziyaretini günü kurtarmaya yönelik bir çaba olarak ve günü kurtarmak için yapılan bir ziyaret “umarım yanılırım” şeklinde değerlendiriken, futbol tabiri ile tam doksandan golü atıyordu. Bravo, Yorgancıoğlu, zaten aklın yolu birdir.
YENİDÜZEN Genel Müdürü ve Genel Yayın yönetmeni Cenk Mutluyakalı’nın 18 Şubat 2015 Salı günüYENİDÜZEN’de manşet olan yorumunda belirttiği gibi bu ziyarette “ÇÖZÜM YOK, ŞOV” vardı.
Artık, bu olaya ciddi bakmanın ve olumlu sonuç almanın zamanı geldi diye düşünüyorum. Zaten, bu işin çözüm şekli 5 Kasım 2013 günü Zürih’te imzalanan “Geçici Düzenleme Metni”nde hayat bulmuştu.
Bu metnin birinci maddesinde belirtildiği gibi, altı doldurulacak diğer maddelere göre Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu, Kıbrıs Futbol Federasyonu’nun üyesi olacaktı.
Ancak, ne olduysa bundan sonra oldu. Sertoğlu’na göre, KOP üzerinde etkili olan bazı ırkçı kulüplerin baskısı ile KOP Başkanı Koutsokoumnis bu maddelerin içeriklerinin doldurulmasına yanaşmadı.
Koutsokoumnis’e göre ise, KTFF başkanı Sertoğlu tüm iyi niyetine rağmen, siyasi baskılar nedeniyle bu müracaatı yapamadı.
Ne var ki, BAL ligi ile son gelinen noktada sabrı taşan Sertoğlu, bir şekilde bu sorunun çözülmemesi halinde 45 gün içerisinde KOP’a vuracağını biraz da KKTC’deki yetkili makamlara santaj yapacak şekilde dile getirmesi bu başta Cumhurbaşkanı Dr.Eroğlu ile statükocu takımı gerdi.
Bu arada, Güney basınında yayınlanan haberlere göre, Kıbrıs Futbol Federasyonu kendilerinin bu kavgaya taraf olarak çekilmelerine tepki koyarken, FIFA başkanı Blatter’in bir süre önce yaptığı davette belirttiği gibi, Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nun bir an önce, KOP’a üyelik için müracaat etmesi gerektiğini anımsattı.
Ben de, bugüne kadar “Kıbrıs’ta futbolu birleştirme” misyonunda sonuna kadar Sertoğlu’na destek veren biri olarak, “sorunlarımızı çözmezseniz KOP’a gireriz” santajını onaylamadığımı belirtirken, sorun çözülsün veya çözülmesin 45 günlük süre beklenmeden hemen KOP’a müracaat etmesini öneriyorum.
Kıbrıs Türk futbolunun kurtuluşu için tek yol, FIFA kuralları çerçevesinde KOP’a üye olmaktır.
-------------------------------------------------------
Gasp edilen KKTC MOK
Tam iki yıl önce,FIFA sürecinde Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nun, “Kıbrıs’ta futbolu birleştirme” misyonu bağlamında KOP ile birlikte yaptığı girişimi desteklediği gerekçesiyle, Serdar Savim başkanlığındaki KKTC MOK’u bir darbe ile deviren Atila Mahmutoğlu, kendisine “dur” diyecek yasal bir makam bulamayınca, yerini sağlamlaştırmak adına “Genel Kurul” yapma kararı aldı.
Halbuki, kendisinin bir süre önce ara emri için baş vurduğu mahkeme, KKTC MOK sorunu çözülünceye kadar gerek kendisinin, gerekse Savim’in KKTC MOK başkanı olmadığını ve harcama yapamayacağı kararını almıştı.
Ancak, bu kararı takmayan Mahmutoğlu, 28 Şubat 2015 tarihinde genel kurul yapma kararı aldığını açıkladı.
Bu konuda, hemen devreye giren Spor Federasyonları sözcüsü Aşkın Burcu, ara emri sonrası tüm yetkilerin toplandığı Girne Kaymakamlığı’nın devreye girerek, bu genel kurulu durdurma kararı alması gerektiğini açıkladı.
Aşkın Burcu devamla, kendilerinin bu genel kurulu durdurmak için, KKTC MOK’un asil üyeleri olarak 30 federasyonun üye aidatlarını ödeyip, genel kurulda bu genel kurulun geçersiz olduğu kararını aldıracaklarını söyledi.
Bu arada, Demiören’in ziyareti sonrasında, Futbol Federasyonu başkanı Sertoğlu’nun 45 gün süreci devam ediyor mesajına yanıt veren KKTC NOK’u gasp eden Atila Mahmutoğlu ve takımı kendi söylemleri ile Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nun KOP’a yama olmasına izin vermeyeceklerini açıkladı. Hadi, yahu sesiniz “Saray Önünden öte duyulmuyor ki, Saray önünü dünyanın merkezi mi zannediyorsunuz?”