Müsabakanın büyük bölümünde Baf hegemonyası vardı.
Sahanın her yerinde koşan, rakibine göz açtırmayan gencecik futbolcular vardı.
Kalecinin hatasından gelen penaltı golü dahi onları durduramamıştı.
Gol aramaya devam ettiler. Belli ki derslerine çok iyi çalışmışlar. Beraberlik golü ve sonrasında buldukları sayısız pozisyonları cömertçe harcadılar.
Hak vermemek elde değildir. Futbolda tecrübe kolay kazanılmaz… Oynadıkları oyun onlar için bir ışıktır. Rakip kim olursa olsun oynamayı öğreniyorlar.
Takımın iyisi kim yerine, takımın istekli ve arzulu oyunundan bahsetmek daha doğrudur. Kadir hocayı kutlamak gerekir. Güzel bir aşı tutturuyor. Zamanla bu aşı ligin tozunu atar. Bu yıl olmaz ama olur… İki kez geriye düşen bir takımın ayakta kalması, savaşması takdire şayandır. Tebrik etmek gerekir.
Bir puan az gelse de oyun tatmin edici ve izleyenlere keyif vermiştir.
Konuk Yenicami maç öncesinde favori gibi duruyordu. Bana sorsan ben de aynı şeyi derdim ancak maç oynanmadan kazanılmıyor.
Erken buldukları gole rağmen beklenen tempo ve oyun kurgusunu şekillendiremediler. Tecrübeli oyuncuları sahada gezdi durdu. Rakibin daha çok koşmasına karşılık veremediler.
Son bölümde iyi oynamadan öne geçmek, milli piyangodan para çıkmasına benzer. Bu şansı bile teptiler, bir puana razı oldular.
Bana sorarsan bir puan onlar için çok önem arz ediyor. Çok iyi oynamadan dışarda alınan bir puan kazanç…
Gelecek için iyi sinyaller verdiler mi? Hayır.
Tribünde hatırı sayılır taraftarların son dakikaya kadar hop oturup hop kalmasına neden olan Baf’ın gençleri oldu. Resital çektiler.
Son sözüm; statta 46 yıldır miras bulduğumuz tribünlerin üzerindeki amyantlar, kanserojen yaymaya devam ediyor.
Bir de sahadan çıktığımız zaman yoldaki ışıkların yetersiz, karanlık oluşu… İlgililere gitsin.