İlginç bir maç izledik. Doksan dakikanın son 12 dakikası heyecanlı, tempolu ve karşılıklı atılan gollerle geçmeseydi, sıkıcı ve gelişigüzel oynanan bir maçı sizlere anlatmış olacaktım.

Son 12 dakikaya o kadar çok şey sığdı ki, hangisinden başlayacağımı bilemiyorum. Neyse bir yerden başlamak ve futbol adına yaşananları sizlere aktarmak istiyorum. Sakın maçın skoru sizi yanıltmasın.

Dedim ya, oyunun son 12 dakikasını çıkartalım, geriye kalan sürede, göze hoş gelen ne bir organize atak, oyun içerisinde herhangi bir variyasyon, kanatlardan getirilen toplarda yerini bulmayan ortalar, final paslarıdaki isabetsizlikler, kısacası gelişigüzel bir oyun...

Her iki takım kalecilerinin, genç ve tecrübesiz oluşları, skorun büyümesine neden oldu. Yoksa oyun sıkıcı olmaktan kurtulamayacaktı.

BÜY oyuna korkak başladı. Ne de olsa geçen yılın şampiyonu ve bu yıl da şampiyonlukta iddialı Yenicami ile oynuyordu.  Özellikle ilk devre tek adamla hücum etti ve sadece düzgün paslaştıkları tek atakta golü buldular. Bu korkaklığı üzerlerinden ikinci yarı skor 5-2 olduktan sonra atabildiler. Ne zaman korkuyu atıp rakiplerinin üzerine gittiler, skoru 5-4 yapmayı başardılar. Beş dakika daha zaman olsaydı, en azından maçtan berabere ayrılmayı başarabilirlerdi.

Demek ki korkunun ecele faydası yokmuş. Yenicami’nin en büyük sıkıntısı savunmasındadır. Özellikle kaleci Ozan'ın tecrübesizliği (ki ben Ozan’a asla suç bulmuyorum. Eğer geçen yıl Ozan'a görev verilseydi, bugün özgüveni yüksek bir kaleci olmuş olacaktı) ayrıca savunma zaaflarının olması, kolay gol yemelerine neden oluyor. Bunu BÜY önceden farketmiş olsaydı son dakikalarda gelen baskılı oyununu önceden yapabilirdi.

Yenicami’ye gelince, zaman zaman parlayan alev gibiler. Üzerlerinde büyük bir baskı varmış gibi oynuyorlar. Bir an önce golü bulup rahatlamak istiyorlar. Fakat hata üstüne hata yapıyorlar. Halbuki topu yere oturtup pas yaptıkları zaman gol noktalarında çok etkili oluyorlar.

Dünkü maçta özellikle üçüncü golü bulduktan sonra özgüvenleri yükseldi, arka arkaya geliştirdikleri ataklarla bir anda skoru 5-2’ye getirdiler. Herkes farkın açılmasını beklerken, birden sahneye kenar yönetimin hatalı değişiklikleri çıktı. Önce Cemal, sonra John Okoli, arkasından da Göktaş oyundan alındı. Bir anda skor 5-4’e geldi. Demek ki futbolda rahatlayıp gereksiz değişiklikler yapılmaması gerekiyormuş. Cemal'in çıkması ve yerine Emin'in girmesi ne kadar doğru ise, John ve Göktaş’ın oyundan alınması tam bir hataydı.

Özellikle John Okoli oyundan çıkınca Yenicami’nin hücum gücü düştü. Rakip bunu çok iyi değerlendirip baskısını artırdı ve oyunda üstünlüğü yakaladı. Bir anda oyun BÜY leyhine döndü ve iki gol bulup oyuna ortak olmak istedi. Bu arada bir topları da direkten döndü.

Maçın sonunda hakem oyuna 4 dakika ekledi. Ancak uzatmayı 3.40’ta bitirince BÜY oyuncuları buna itiraz etti. Çünkü Yenicami özellikle dördüncü golü yedikten sonra, oyun taktik gereği sakatlanan oyuncular yüzünden durdu. Bu sürenin uzatmaya ekleneceğini düşünen BÜY futbolcuları, itirazlarını sürdürdüler ancak hakemin düdüğü oyunu bitirmiş oldu.

Zor da olsa Yenicami ilk galibiyetini elde etmiş oldu. Üç puanı aldı ancak oynanan futbol umut vermedi. Her zaman söylediğimi yeniden tekrarlayacağım. John'lara iki gözleri gibi bakmaları gerekir...