YDÜ, MTG ve devlet gerçeği
YDÜ, milyon dolarlar karşılığında Türkiye’de basketbol takımı kuruyor, Kıbrıs Türk sporuna yararı ne diye sorgulanmıyor. KIBTEK’e olan milyon dolar borcunu ödemiyor, üstelik CRATOS Hotel gibi elektirik borcunun bağışlanmasını talep ediyor, sağolsun YDÜ mezunu, masterli, doktoralı veya YDÜ imkanlarından yararlanan gazeteci (!) arkadaşlarımız kalemlerini oynatamıyor. Ama diğer taraftan vatandaşın veya esnafın elektirik kurumuna borcu olsa “tık” diye elektiriği kesilebiliyor. “Aptallar” gibi CRATOS, YDÜ ve diğer yandaşlar için elektirik parası ödeyelim, onlar da bizim sırtımızdan ahkam kessin. “Vergi” işlerine yabeleş, arsa alımlarına girmek istemiyorum. Onları ultra uzman siyasi yazarlar tartışsın. Ne de olsa kalemleri istediklerine sert! İstemediklerine “Light” olur. Bizim şu anda en önemli konumuz ve olmazsa olmazımız, ülkemizdeki bir üniversitenin ismini taşıdığı ancak Türkiye patentli YDÜ basketbol takımının Fransa’dan başarıyla dönmesidir. Elde edilen bir farklı galibiyet bizleri gururlandırdı. Mutlu etti. O kadar mutlu olduk ki, sabaha kadar uyuyamadık. Ancak KKTC’de uyumamak demek, elektirik demektir. Elektirik demek YDÜ ve YDÜ gibilerin ödemediği elektirik borcunun bizlerin sırtından ödenmesi demektir. Varsın bizleri elektirik çarpsın ama YDÜ’müze birşey olmasın. Ne de olsa yegane gururumuz olmuş!
MTG alabora
Dünya futbol litaratüründe şampiyon olup bir diğer yıl küme düşme mücadelesi veren takımlar yalnızca KKTC’de bulunur. MTG son zamanların en güzel örneği. Geçen senenin şampiyonu, bir de bakmışız bu yıl “eli ayağı kırık” alabora olmuş. Yönetim var mı? Yok mu? belli değil. Hesap kitap işine girmek hiç istemem. Ancak geçen senenin lig ve gişe şampiyonuna futbolcusu ve taraftarı sırtını dönebiliyorsa, başkan ve yönetimin istifa kararı tam yerinde. Bir büyük camianın geniyle bu denli oynamak hiç de hoş değil. Taraftar küskün. Futbolcular boykotta, paralarını alamıyor. Başkan ve yönetimin istifa etmesi, kulübe talip olan iş adamlarının önünü de açmış olacak.
Garipler Ülkesi “KKTC”
Devlet yapımız nasılsa futbolumuz ve sporun işleyiş şekli de aynidir. Laubali, denetimsiz, güvensiz, ranta dayalı. Ve ne ilginçtir her geçen gün spor dibe vururken, kimsenin kılı bile kıpırdamıyor. Somut adımı atacak bireyler ne yazık ki beş parmağımı geçmediği gibi susturulmuş, korkutulmuş. Memlekette her şey o kadar “Tıkırında ve sistematik” gidiyor ki, alan memnun, satan da. Bu yüzden gerek YDÜ, gerekse MTG örneğinde toplumun sınıfta nasıl kaldığını, kısa vaadede aldatıldığını, verilen mücadelin toplum için değil de bireylerin çıkarları için olduğunu gözlemliyorum. İşte bu yüzden KKTC dünya üzerinde “garipler ülkeleri” sıralamasında birinciliğini koruyup bir on yıl daha şampiyonluğun en büyük adayıdır. İşte, bu yüzden tanınmamazlık bir ilke haline gelmiş.
Günün sözü: HER TOPLUM LAYIK OLDUĞU GİBİ YÖNETİLİR
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.