Bogaziçi maçı Yenicami için çok önemliydi. Bu maçta kaybedilecek puan veya puanlar, takımın özgüven bunalımına girmesine neden olacaktı. O nedenle Yenicami bu maça taraftarları ve takım olma ruhu ile büyük önem verdi.

Bogaziçi ise, bulunduğu yeri kabullenmiş ve hatta taraftarı bile takımını yalnız bırakmıştır. Kendi yerinde oynamasına rağmen maça ilgi hayli düşüktü. Yenicami tribünleri daha kalabalıktı.

Durum böyle olunca da, Yenicami’nin korkarak gittiği deplasmanda oyun 20’nci dakikada koptu. Halil Turan ve Erbay'ın golleri ile 2-0 öne geçen Yenicami, üzerindeki stresi atarak daha rahat bir futbol oynadı.
Yenicami son haftalarda olduğu gibi bu maça da önemli eksiklerle çıktı. Serkan, İbrahim Çıdamlı, Behiç, Nevval gibi takımın temelini oluşturan oyunculardan yoksundu. Cezalılar ve sakatlıklar yüzünden beş haftadır takım kurmaktan zorlanırken ideal takım kadrosunu da sahaya yansıtamıyor.

Yenicami’deki en büyük düşüşün bu olduğunu söyleyebilirim. Perşembe akşamı kupa maçında yüz yirmi dakika mücadele eden, cezalı ve sakat oyuncusu normalden fazla olan bir takımın, üstelik de lider olmanın vermiş olduğu stresle, maçlara çıkarak önemli işler yapmasını bekleyemeyiz.

Dünkü maçta da öne geçene kadar, futbolcular büyük bir stres içerisindeydiler. İlk golden sonra rahatlayıp, oyunun kontrolünü ellerine aldıktan sonra kendi insiyatifleri ile maçı tamamladılar.

İşte bir takımda kadro derinliği olmasının en büyük avantajı bu olsa gerek. Lig bir maratondur. Bu maratonu götürebilmek için, her takımın böyle geniş kadroya ihtiyacı vardır. Kadrosu derin olan takımlar avantajı da ellerinde tutmuş olurlar.

Maçın ilk devresi Yenicami’nin kontrolünde oynandı. Rüzgarı da arkasına alarak rakibinin üzerinde önemli baskı kurdu. Ancak ikinci devrede bu kez rüzgarı arkasına alan taraf Yenibogaziçi’ydi. Rakibine baskı kurmaya çalışsa da, günün adamı Ali Duvarcı, en kritik anlardaki kurtarışları ile buna geçit vermedi.

Tansel’in takımı adına attığı üçüncü golden sonra, rahatlayan Yenicami, maçın sonuna kadar oyunu kontrolünde tuttu ve son deplasman maçından üç puan alarak yoluna devam etti.

Dünkü maçta Ali Duvarcı mükemmel oynadı. En kritik anlarda yaptığı kurtarışlarla takımın galip gelmesinde önemli rol oynadı. Erbay her geçen hafta daha da iyi oynuyor. Maçın kahramanlarından biriydi. Çağdaş kendini bulmaya başladı. Uğur çok koştu iyi mücadele etti. Cenker oyuna girdikten sonra takımın hücum gücünü artırdı. Havanın rüzgarlı olmasına rağmen,  Yenicami kontrollü oynadı. Kısacası zayıf rakibi karşısında fazla zorlanmadı.

Geriye üç maçı kalmıştır. DTB, Cihangir ve Küçük Kaymaklı maçları Yenicami için zor maçlardır. Ancak bu maçların tümünü Lefkoşa’da oynayacak olması, seyircisi açısından avantaj sayılabilir. Fakat  en yakın takipçisi K.Kaymaklı ile arasındaki dört puanlık avantaj önemli görünse de, karşılaşacağı takımlar açısından değerlendirdiğimizde, bunun hiç de kolay olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

Bu kadar eksiği olan bir takımın ciddi zaaflar yaşayabilecegi gerçeğini de göz ardı edemeyiz. O yüzden geriye kalan maçlarda, stresten mümkün olduğu kadar uzak olunması gerekiyor. Dün, golü bulana kadar takımın bütün futbolcularında gözle görülür bir stres vardı. Cezalar, sakatlıklar ve stres geriye kalan üç maçın en büyük tehlikesi olacaktır.